Patlamanın detayları Köylüler yakınlarının parçalarını arıyor

Diyarbakır’ın Sur ilçesine bağlı Dürümlü mezrasında bomba yüklü kamyonun infilak etmesi sonucu meydana gelen patlamanın detayları ortaya çıkmaya başladı.

İLKHA’nın yerel kaynaklardan edindiği bilgilere göre, bomba yüklü kamyon önce Tanışık köyüne yaklaşık 3 kilometre uzaklıkta bir grup evin bulunduğu yerde park etti. Durumdan şüphelenen ev sakinlerinden bazıları kamyondakilere aracı buradan kaldırmasını istedi. Bunun üzerine PKK’li oldukları belirtilen kamyondakiler, silahlarını çıkartarak tehditler savurdu. Olayın büyümesi üzerine kamyondakiler araçlarıyla hızla uzaklaşmaya başladı.

Durumu Tanışık köyündeki yakınlarına haber veren ev sakinleri, yakınlarından kamyonun önünü kesmelerini istedi. Tanışık köyünden hızla geçen patlayıcı yüklü kamyonu, köy sakinleri de bindikleri araçlarla takip etmeye başladı.

7 araç patlayıcı yüklü kamyonu takibe aldı

Yaklaşık 7 araç ve içerisindeki yaklaşık 17 kişi tarafından takip edilen patlayıcı yüklü kamyon, Dürümlü mezrası Dicle Nehri tarafındaki girişinde durduruldu. Kamyondaki kişilerin ateş etmesi üzerine kısa süreli bir çatışma yaşandı. Çatışma sonrası patlayıcı yüklü kamyon büyük bir gürültüyle infilak etti. Patlamanın, kamyona isabet eden mermilerden mi kaynaklı olduğu yoksa PKK’lilerin infilak ettirmesi sonucu mu meydana geldiği ise henüz bilinmiyor.

Patlamada, kamyon ve takip eden araçlardan bazıları tamamen tahrip olurken araç parçalarının yüzlerce metrelik alana dağıldığı görüldü. Kamyondakilerin ve takip eden araçtaki kişilerin tamamının öldüğü belirtildi. Ölü sayısı hakkında kesin bir bilgi olmazken en az 15 kişiden haber alınamıyor.

Hayatını kaybeden 8 kişinin isimleri belli oldu

Şu ana kadar, Orhan Yakar, Seyithan Yakar, Remzi Yaman, Uğur Yaman ve Tevfik Yaman, Ahmet Yaman, Hasan Aşrak, Mustafa Yakrak’ın öldüğü ve cenazelerin Dicle Üniversitesi Araştırma Hastanesi morguna kaldırıldığı belirtildi. Patlamada diğer ölen kişilerin kimliği hakkında henüz bir bilgi yok.

UMKE ve sağlık ekipleri dün akşam olay yerinde parçalanan ceset parçalarını toplarken sabah saatlerinde de köy halkı arama çalışmalarına devam etti.

50 kişi yaraladı

En az  50 kişinin yaralandığı bu yaralılardan  Fatma Özçelik, Askeri Özçelik, Hacı Özçelik’in durumun ağır, diğerlerinin durumunu ise iyi olduğu öğrenildi. Diğer yaralılardan bazılarını isimleri ise şöyle: “Musa Yaman (32), Tarık Yaman  (29), Hüseyin Yaman (12), Fatma Yaman (26), Mehmet Raif Yaman (23), Ragıp Yaman (36), Sedat Yaman (22), Fehmi Özçelik (17), Askeri Özçelik (29), Bedia (31), Ayhan Özçelik (15), Mehmet Özçelik  (14), İdris (10),  soyadı Özçelik olan ismi beli olmayan kadın  (36), Hacı Özçelik (18), İbrahim Özçelik  (11), Hasan Özçelik (16), Fatma Özçelik (41), Mahmut Özçelik (3), Oktay Özçelik (12), Mustafa Özçelik  (1), Oya Özçelik (31), Abdulkadir Yakrak (29)”

Patlamanın şiddetiyle bir çok ev ve araç hasar görürken mezranın camisi ve Kur’an kursu kullanılamaz hale geldi. Patlama sonrası kesilen elektrik halen mezraya verilemezken DEDAŞ ekiplerinin çalışmaları sürüyor.

Köy halkı patlama anını anlattı

Konuyla ilgili İLKHA’ya açıklamalarda bulunan Sarıkamış Mahallesi muhtarı Abdulmenaf Karakaş, patlama sonrası yaşadıkları dehşetti anlattı. Karakaş, “Dün akşam patlamadan sonra birkaç yeri aradım bir türlü sağlıklı bir bilgi alamadım. Köyden birini aradım bana köyün yerle bir olduğunu belirtti. Köye geldiğimde gerçekten çocuk ve bayanların çığlığı, yıkıntı, etrafa yayılmış kan ve insana ait el ve et parçaları ile karşılaştım.” dedi.

Karakaş şöyle konuştu: “Mezradakilerine sordum, bana bir kamyonun geldiğini ve arkasından 7-8 aracın gittiğin söylediler. Kamyonun arkasından gelen araçlar kamyona ateş etmiş. Keleş sesinden sonra birkaç el tabanca sesi gelmiş. Mezradakiler silah sesleri üzerine evden çıkarak duruma bakmak istemiş, bu sırada patlama olmuş.”

“15 kayıp var”

Tanışlı köyü sakinlerinden bazılarının kendisine 15 kaybının olduğunu aktaran Karakaş, “Karşı köy 15 kaybının olduğunu söylüyor. Dün akşam 5 tane ceset bulundu, bunlardan 4’ü tespit edildi daha diğeri tespit edilmemiş. Bu sabahta 6-7 el ve kol parçası gönderdik. Bu parçaların kaç cesette ait olduğu halen araştırılıyor, henüz bir şey belli değil.” diye konuştu.

Patlamanın etkisiyle birçok evin hasar gördüğünü söyleyen Karakaş, “Her bir evin bir tarafı zarar görmüş. Ayrıca yaralılarımız da çok. Şu an 3 ağır yaralımız var. Hastanede tedavileri devam etmektedir.” ifadelerine yer verdi.

“Ceset  parçaları köyün her tarafına dağılmıştı”

Dürümlü mezrası sakinlerinden Mehmet Özçelik ise patlamanın olduğu akşam yaşadıklarını şöyle anlattı: “Akşam saatlerinde misafirler vardı. Evin içerisinde oturuyorduk, silah sesleri geldi. Tanıdıklarımızın olduğunu zan ettik. Tam dışarı çıkacaktık ki patlama sesi geldi. Bombanın patlamasıyla yaşanan panikte insanlar bağrışmaya çocuklar ağlamaya başladı. Herkes bir anda kendini dışarı attı. 60 kişiden fazla yaralı vardı, ambulansı aradık yolu tarif ettik. Daha sonra geç geldiler. Bazı yaralıları kendi araçlarımızla götürdük. Jandarmayı aradım bana olayı anlatmamı istedi. Patlamada kiminin eli ayağı kopmuştu. Ceset  parçaları köyün her tarafına dağılmıştı.”

“Kim hakkımıza girmişse Allah hakkımızı bırakmasın”

Patlamada 3 çocuğu yaralanan Hamdiye Özçelik ise “Evde oturuyorduk, silah sesleri geldi. Ardından  büyük bir patlama oldu ve elektrikler kesildi. Herkes çocuklarıyla ilgilendi daha sonra bir şey görmedik. 3 çocuğum yaralandı, hastaneye kaldırdık. Patlamada arabamız da hasar görmüştü. Çocuklarımdan birinin durumu ağır, diğer 2’sinin ise iyi olduğunu söylediler.  Ben ne diyeyim, kim hakkımıza girmişse Allah hakkımızı bırakmasın.” diye belirtti.

Bu tür olayların tasvip etmediklerini söyleyen Veli Aktaş ziyaret amaçlı geldikleri Dürümlü mezrasında patlama anına yakalandıklarını söyledi. Aktaş, “Büyük bir ses geldi, pencereler açıldı. Korktuk. Çocuklar ağladı. Ardından dışarı kaçtık baktık ki mezranın bizar uzağından dumanlar yükseliyor. Bomba olduğunu tahmin ediyorduk.  Kimse böyle olayların olmasını istemez isteyen varsa Müslüman değildir. Bir insanın ölmesi bütün dünyadaki insanların ölmesi gibidir.” diye konuştu. (M. Hüseyin Temel, Emrah Deniz- İLKHA)