47 yıl sonra okuluna kavuştu

1975 yılında kazandığı İslami İlimler Fakültesi'ni eşinin hastalığı nedeniyle bırakmak zorunda kalan Recep Sevinç, 47 yıl sonra çok istediği fakültesine kavuşmanın sevincini yaşıyor.

47 yıl sonra gelen bir afla okuluna dönen Sevinç, Adıyaman Üniversitesi İslami İlimler Fakültesi'ne yaptırdığı kayıtla yeniden okuyabilmiş olmanın verdiği mutluluğu yaşadığını dile getirerek Allah'a şükretti.

"Derslere düzenli olarak geliyorum"

Diğer bütün arkadaşları gibi elinde kitaplarıyla okulun yolunu tutan Sevinç, "Eğitim hayatım köyümüzün ilkokulunda başladı. Sonra Nizip Ali Alkan Ortaokulu'na gittim. Ali Alkan Ortaokulu'ndan Adana Tarım Meslek Lisesi'ne gittim. Liseyi bitirdikten sonra Tarım Bakanlığı'nda görev aldım. Emekli olduktan sonra çeşitli işlerde çalışmaya başladım. Yalnız bu çalışmalar beni tatmin eden çalışmalar değildi. Meslek hayatım devam ederken 1975 yılında İslami İlimler Fakültesi'ne girdim. O süreçte eşim rahatsızlandı ve hastalığı yaklaşık üç yıl sürdü. Ben de bundan dolayı okulu bırakmak zorunda kaldım. Okulu terk edince evraklarımı da istettim. Tabi bu günlerin geleceğini ve yeniden okula devam edeceğimi bilemezdim. Daha sonra af çıktı. Aftan yararlanan birçok arkadaşımız oldu. Ben de bu arkadaşlar gibi aftan yararlandım ve yeniden İslami İlimlere dönmek için müracaatta bulundum. Evraklarımı üniversitesiteye götürdüm. Yakınlarda benim istediğim bir yer olmadığı için yatay geçişle beni buraya yolladılar. Derslerden sorumlu değilim ama kulağım ve dilimin kıyam, kıraate aşina olması ve unutmaması adına derslere düzenli olarak geliyorum." ifadelerini kullandı.

"Küçüklüğümden beri istediğim şey böyle bir ortamda bulunmaktı"

İslami İlimler Fakültesi'nde okumanın en büyük bir gayesi olduğunu dile getiren Sevinç, "Neden İslami İlimler diye sorarsanız, bunun manası bende çok derindir. Küçüklüğümden beridir istediğim şey böyle bir ortamda bulunmaktı. İslami İlimler okumayı çok seviyordum. Halen de çok seviyorum. Yeniden burada oluşum Allah'ın bana bir lütfudur. Başarılı olup olamayacağımı ya da mezun olup olamayacağımı yalnızca Allah bilir. Geceleri de çalışarak elimden geleni yapacağım. İnsanın zihni dolu ve yorgun olmadığı sürece insan çalışmakla yorulmaz. Bizden sonra gelen arkadaşlara da tavsiyemdir, bol bol çalışsınlar. Torunlarım da benimle birlikte üniversite okuyorlar. Bazen bana takılıp 'Dede gel seni bu sıkıntıdan kurtaralım derslerine yardımcı olalım.' diyorlar." dedi. (İLKHA)