AB'den Türkiye'ye idam cezası uyarısı!
Alman hükümetinin sözcüsü Steffen Seibert, idam cezası çıkarılmasının Türkiye'nin Avrupa Birliği üyeliği yolunu tıkayacağını söyledi. Seibert, "bir değerler topluluğu olan Avrupa Birliği'nin idam cezasına kesinlikle karşı olduğunu" vurguladı. Hükümet sözcüsü, “İdam cezasının uygulandığı ülke Avrupa Birliği'ne üye olamaz. Dolayısıyla Türkiye'de idam cezasının yasalaştırılması tam üyelik müzakerelerinin sonu olur” dedi. Almanya Dışişleri Bakanı Frank-Walter Steinmeier, hadiselerin değerlendirilmesinde demokrasi ve hukuk devleti ilkelerinin yol gösterici olması gerektiğini vurguladı.
Hükümet sözcüsü Seibert, seçilmiş Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı devirmek amacıyla başlatılan darbe girişimini en sert şekilde kınadıklarını ve Alman hükümetinin demokrasinin temel ilkelerini savunan iktidar ve muhalefet mensuplarının yanında olacağını belirtti. Seibert darbe sorumlularına yapılacak muamelede hukuk devleti ilkelerine ve orantılılığa bağlı kalınması gerektiğini söyledi. Darbenin püskürtülmesinden sonra askerlere yapılan keyfi ve intikam amaçlı muameleyi esefle izlediklerini belirten Alman hükümeti sözcüsü darbeden bir gün sonra 2 500 hakim ve savcının açığa alınmasının da akla bir takım soruları getirdiğini ifade etti.
Steffen Seibert, Avrupa Birliği ile Türkiye arasındaki mülteci geri kabul anlaşmasının Türkiye'deki hadiselerden ayrı olarak ele alınması gerektiğini ve yükümlülüklerini yerine getiren AB'nin aynı şeyi Türkiye'den de beklediğini söyledi. Anlaşmanın her iki tarafın da çıkarına olduğunu vurgulayan Seibert, vize kolaylığının yürürlüğe girmesinin Türkiye'nin bütün şartları yerine getirmesine bağlı olduğunu belirtti.
Seehofer: Erdoğan devlete daha fazla hakim olacak
Hristiyan Sosyal Birlik (CSU) partisinin genel başkanı ve Bavyera Eyalet Başbakanı Horst Seehofer de devletin darbe girişimine gösterdiği sert tepkinin hukuk devleti ilkelerine zarar verdiğini belirterek “Erdoğan'ın üslubu önümüzdeki ay ve haftaların zor geçeceğine işaret ediyor” dedi. Bavyera Başbakanı partisinin Türk vatandaşlarına vize muafiyeti tanınmasına karşı olduğunu da tekrarladı.
Almanya Meclis Dışişleri Komisyonu Başkanı Hristiyan Demokrat Norbert Röttgen ise Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın muhalefeti susturarak ve kontrol altına alarak devletteki ağırlığını daha da arttıracağını tahmin ettiğini söyledi. Sosyal Demokrat Parti Milletvekili Rolf Mützenich de Başbakan Angela Merkel'den, "Cumhurbaşkanı Erdoğan'a geçmişte olduğundan daha açık konuşması gerektiğini" belirtti. Alman Sanayi ve Ticaret Odaları Birliği, darbe teşebbüsünün ikili ekonomik ilişkileri zarar vermesinden endişe duyulduğunu ve Alman şirketlerindeki güvensizliğin arttığını duyurdu. Odalar Birliği Başkanı Eric Schweitzer, seyahatler iptal edildiği yada ertelendiği için iş bağlantısı kurmanın zorlaşacağını, Türkiye'den sermaye çıkışı başladığını ve turistlerin de Türkiye dışındaki tatil beldelerini tercih ettiklerini söyledi.
AB'den uyarı
Brüksel'de biraraya gelen AB dışişleri bakanları da Türkiye'de darbe girişimi sonrası yaşanan gelişmeleri ele aldı. AB Dış Politika Yüksek Temsilcisi Federica Mogherini, "İdam cezasını uygulayan hiçbir ülke AB üyesi olamaz" dedi. Mogherini, darbe girişiminin temel haklar ve huku devleti ilkesinin ihlal edilmesine gerekçe oluşturamayacağını ifade etti. AB Konseyi de Türkiye'nin idam cezasını geri getirmesi halinde Konsey'den çıkartılması gerektiğini açıkladı.
AB'ye üye ülkelerin dışişleri bakanları da Türkiye'de yaşanan gelişmelerden kaygı duyduklardını açıkladılar. Fransa Dışişleri Bakanı Jean-Marc Ayrault, Türkiye'de otoriter bir yönetimin hakimiyeti konusunda uyarında bulunurken Almanya Dışişleri Bakanı Frank-Walter Steinmeier de idam cezasının kaldırılmasının Türkiye'nin AB ile müzakelerinin önünü açtığını hatırlattı.
DW
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.