Adanalılar İsveç'te Kur'an-ı Kerim'e yapılan alçakça saldırıya tepki gösterdi

Adanalılar İsveç'te Kur'an-ı Kerim'e yapılan alçakça saldırıya tepki gösterdi
İsveç`te bir milletvekilinin Türkiye Büyükelçiliği'nin önünde Kur`an-ı Kerimi yakma girişimine, Adana'da vatandaşlar tepki gösterdi.

Danimarkalı aşırı sağcı Sıkı Yön Partisi (Stram Kurs) lideri Rasmus Paludan, Türkiye'nin Stockholm Büyükelçiliği önünde Kur'an-ı Kerim'i yakma hadsizliğinde bulundu.
Sözde siyasetçinin eylemine İsveç makamlarının izin vermesine tepki gösteren vatandaşlar kutsallara yapılan hiçbir saldırının özgürlükler kapsamında olamayacağını belirtti.

"Bu eylem özgürlük değildir"
Kur'an'a karşı yapılan alçakça saldırının dinsiz bir kişi tarafından yapıldığını ifade eden Hatice Vural, "Dinsiz olduğu için İslam'a ve Kur'an'a hürmet etmiyor. O yüzden Allah ıslah etsin. Biz onların kitabını yakıyor muyuz? Kurban olduğum Allah bunlara o fırsatı bir daha vermesin. Bu çağda, bu eylem özgürlük değildir. Bir insanın kutsal kitabını yakmak özgürlük değildir. Buna karşı konulacak tepki barbarlıkla değil uzlaşarak, tatlı dille, İslam'ı anlatarak, yayarak, onlara güzel konuşarak yapılmalı." dedi.

"Bunun normal bir davranış olmadığını karşı tarafa hissettirmek gerekiyor"
Bu tarz saldırıların tarih boyunca Hilal ile Haç arasında yaşandığına ve devam ettiğine vurgu yapan Mücahid Öztürk, bu tür saldırıların kabul edilemez ve tepki gösterilmesi gerektiğini kaydetti.
Öztürk, "Bir Müslüman'ın, bir Hristiyan'ın kutsalına saygısızlık etmesi ve tam tersi başkalarının da bizim kutsallarımıza saygısızlık etmesi tasvip edeceğimiz bir şey değildir. Kişisel özgürlük dediğimiz zaman aklımıza gelen her şeyi, hele ki bu milyarlarca temsilcisi olan bir dinin kutsalına olduğu zaman, burada kişisel haktan veya özgürlükten bahsetmek mümkün olmasa gerek. Tepki koymadığımız zaman bu bir yerden sonra alışılmış bir hal alıyor ve normalleşiyor. Bunun normal bir davranış olmadığını karşı tarafa da hissettirmek gerekiyor. Bunu da haddi aşmadan veya karşı tarafa kendimizi haksız göstermeyecek şekilde yapılması gerekiyor." şeklinde konuştu.

"Örnek yaşantımızla tepki koymalıyız"
Bu saldırı yapanın hem dünyada hem de ahrette yaptığının cezasını fazlasıyla çekeceğini vurgulayan Mehmet Aslan, "Allah'ını tanımayan bu kişiye kul olarak bizim yapmamız gereken Allah'a havale etmektir. Allah onu kahr-u perişan eylesin. O kişiye diyecek bir söz bulamıyorum. Bir Müslüman olarak şuna inanıyorum: 'Gücümüzün yetmediği şeyi kime havale edeceğiz? Sahibimize havale edeceğiz. Ben onu Allah'a havale ediyorum. Örnek yaşantımızla tepki koymalıyız. Kınamamızı gözlerinin içine bakarak yapacağız ama biz yakmayacağız, toparlayacağız ve biz örnek teşkil edeceğiz; işimizle, duruşumuzla, üretkenliğimizle, iyiliğimizle, ibadetimizi doğru-düzgün yaparak…" ifadelerini kullandı.

"Bu konuda Ümmeti Muhammed'in ayaklanması lazım"
Tevrat, İncil, Kur'an-ı Kerim veya Zebur olsun fark etmez, bunlara hakaret etmek hiçbir zaman özgürlük değildir diyen Bekir Kaya ise şunları kaydetti:
"Kimse kimsenin kutsal kitabını yakamaz. Biz buna karşıyız. Gerek miting yaparak gerekse büyükelçiliğin önünde toplanarak protesto yapılması lazım. Gerekirse de bu konuda Ümmeti Muhammed'in (sallallahu aleyhi ve selem) ayaklanması lazım." (İLKHA)

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.