​Aile Platformu: "Aileyi yıkan yasalar kalksın"

​Aile Platformu Genel Başkanı Adem Çevik, bugün yürürlükte olan kanunların, uluslararası sözleşmelerin, uygulanan ulusal eylem planların değiştirilmediği takdirde, Türkiye'nin, toplumun temel yapı taşı olan aileyi kaybedeceğine dikkat çekti.

Yürürlüğe girdiği 2012 yılından bu yana kadına şiddeti önleyemeyerek daha hazin vakaların meydana gelmesine yol açan 6284 sayılı "Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun" mağduriyetlere yol açmaya devam ediyor.

Kanuna dair İLKHA'ya açıklamalarda bulunan Aile Platformu Genel Başkanı Adem Çevik, Batman’da 24 Kasım’da ‘önce aile’ şiarıyla bir çalıştay tertipleyeceklerini söyledi.

Bu çalıştayın Batman Barosu veya Memur-Sen Batman Şubesinde, söz konusu tarihte 13.00 ila 15.00 saatleri arasında yapılacağını belirten Çevik, önümüzdeki günlerde Diyarbakır ve Mardin'de program yapacaklarını söyledi.

Çalıştaya, konusunda uzman çok sayıda kişinin katılacağını aktaran Çevik, "Aile çalıştayına tüm sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri davetlidir ve çalıştayımız halkımıza da açık olacaktır. Konuşmacılar ise gazeteciler, yazarlar, ilim adamları, müftülük, aile il müdürleri, İttihad-ul Ulema, TESSEP yetkililerinden olacaktır. Toplantımızın ailenin yıkılmasını durdurma temennisinde bulunuyoruz." dedi.

6284 sayılı kanunun Türkiye’de aile kurumunu bitirme hedefini güttüğünü belirten Çevik, "Ayrıca ‘toplumsal cinsiyet eşitliği’ adı altında eşcinsellik reklamı ve teşviki yapılıyor. Bugün yürürlükte olan kanunlar, imzalanan uluslararası sözleşmeler, uygulanan ulusal eylem planları değiştirilmediği takdirde, Türkiye, toplumun temel yapı taşı olan aileyi kaybedecek. Türkiye’de son 15 yılda 10 milyon evlilik var. Yaklaşık 2 milyon da boşanma var. Bu bir afet durumudur. 6284 Sayılı kanun boşanmalara sebep oluyor. İftira kanunudur. Kadının delilsiz, şahitsiz beyanıyla evden babalar uzaklaştırılıyor ve bu iftiranın hiçbir cezai müeyyidesi yok." dedi.

"Neslin devamı için bu kanunlar kalkmalı"

Gündemdeki konulardan birinin de çocuk haczi olduğunu ve çocuk haczinin zulüm, insanlık suçu olduğuna vurgu yapan Çevik, "Boşanan babalar çocuğunu göremiyor ve anne, babayı kötülüyor. Bu Ebeveyn Yabancılaşma Sendromudur. Bu da cinnet ve cinayetlere sebep oluyor. Örneğin, sürekli nafaka var. Bir gün veya bir yıl evli kalmış, ayrıldıktan sonra adam 20-30 yıl nafaka ödüyor, ikinci yuvasını kuramıyor. Bu bir nevi soykırım da oluyor aslında. Neslin devamı için bu kanunların kalkması lazım." ifadelerini kullandı.

"Sessiz olursak bu ateş hepimizi yakar"

Aileyi yıkan kanunların kalkmasını istediklerini kaydeden Çevik, "Genç evliliklerimiz var. Avrupa’da, Amerika’da genç evlilikler teşvik edilirken fuhuş, Komünist ülkelerde yasakken Türkiye’de maalesef serbest; hiçbir yasak yok, cezai müeyyidesi yok. 13-15 yaşında fuhuş yaparsa serbest ama evlenirse cezai müeyyide var. 3 bin 830 genç evlilik mağdurunun 9 bin çocuğu yetim büyüyor. Dolayısıyla bu konulara sessiz kalmamamız lazım. Allah-u Teala Kur'an-ı Kerim'de ‘Aileni ateşten koru’ diye buyuruyor. Biz de bu duruma sessiz kalırsak bu ateş hepimizi yakar. O yüzden aileyi yıkan kanunlar kalksın diyoruz." değerlendirmesinde bulundu. (İLKHA)