Altan'ın tutukluluk haline yapılan itiraz reddedildi

Avukatları 28 Eylül’de İstanbul 2. Sulh Ceza Hakimliği’ne verdikleri ekleri hariç yirmi sayfalık dilekçede, Ahmet Altan'ın 'silahlı terör örgütü üyeliği' ve 'Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs' suçlarından tutuklanmasına itiraz etmişlerdi.

Altan’ın tutukluluğuna son verilmesi talebini içeren dilekçe, İstanbul 2.Sulh Ceza Hakimi Durmuş Karaçalı tarafından, itirazdan on gün sonra tek cümlelik bir gerekçeyle reddedildi. Hakim Karaçalı, ret gerekçesini, "Tutukluluk kararında usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığından itirazın reddine" ifadesiyle açıkladı.

NE OLMUŞTU?

15 Temmuz darbe girişimi öncesinde kardeşi Mehmet Altan'la katıldığı televizyon programında 'subliminal mesaj' vererek darbeye zemin hazırlama suçlamasıyla 12 gün gözaltında kaldıktan sonra adli kontrol şartıyla serbest bırakılan gazeteci-yazar Ahmet Altan,  savcılığın itirazı üzerine "darbeye teşebbüs ettiği" iddiası ve 'FETÖ üyeliği' suçlamasıyla tutuklanarak Silivri Cezaevi'ne gönderilmişti.

 İstanbul 1. Sulh Ceza Hakimi Bekir Altun, tutuklama kararında, Ahmet Altan'ın Taraf gazetesi genel yayın yönetmenliği döneminde yaptığı yayınlarla 'TSK'yı itibarsızlaştırma yönünde manşetlere yer verildiği' ve 'FETÖ'nün gayesine hizmet ettiği' iddiasına yer vermişti. Kararda, Ahmet Altan'ın darbeden haberdar olduğu ve 14 Temmuz'da katıldığı yayında 'askeri darbe girişimine zemin hazırlamak', 'kamuoyunun algısını şekillendirmek amacıyla' hareket ettiği öne sürülmüştü. Altun, Altan'ın 12 Mayıs 2016'da yayımlanan "Mutlak Korku" ve 27 Haziran 2016'da yayımlanan "Ezip Geçmek" başlıklı yazılarında da darbeden haberdar olduğunu ve darbeye zemin hazırladığını iddia etmişti.