Ankara Ulus Meydanından "Refah Sınır Kapısı Açılsın" talebi
Siyonist rejimin Gazze'de insanlık dışı katliam ve soykırımı 142 gündür devam ediyor. 2 buçuk milyona yakın Gazzeli, katliamların yanı sıra yardım malzemeleri sağlıklı ulaşamadığı için her türlü insani ihtiyaçtan mahrum çaresiz bir şekilde bekliyor.
Tüm insani ihtiyaçların ve yardım malzemelerinin Refah Sınır Kapısı üzerinden Gazze'ye gitmesi gerektiğini haykırmak Refah Sınır Kapısı açılsın ve Mısır Gazze'de devam eden katliam ve soykırıma daha fazla ortak olmasın demek için Ankara Ulus Meydanında Filistin'e Destek İnisiyatifi öncülüğünde basın açıklaması yapıldı.
Ulus Meydanına bir araya gelen öfkeli kalabalık, sık sık tekbir getirip sloganlar attı. Program, Filistin'e Destek İnisiyatifi Sözcüsü Kemal Kemahlı tarafından yapılan bilgilendirmenin ardından inisiyatif adına Mavi Marmara Gazisi Mehmet Tunç, tarafından basın açıklaması okundu.
"Korsan israil Gazzeli Müslümanları saldırı, hastalık ve açlıktan oluşan ölüm üçgenine hapsetti"
Yaklaşık 5 aydır Gazze’de tüm dünyanın gözleri önünde bir soykırım yaşandığını hatırlatan Tunç, "Siyonist israil; büyük şeytan ABD ve batılı devletlerin desteğiyle çoğunluğu çocuk ve kadınlardan oluşan 30 binden fazla Gazzeli kardeşimizi hunharca katletti ve katletmeye de devam ediyor. Hastaneler, alt yapı tesisleri ve fırınlar vuruluyor. Yüzbinlerce Müslüman başını sokacak bir çadır bile bulamıyor. Korsan israil Gazzeli Müslümanları saldırı, hastalık ve açlıktan oluşan ölüm üçgenine hapsetti. Gazze’de şu anda 17 bin çocuk yetim ve öksüz. 11 bin yaralının durumu ağır. 10 bin kanser hastasının ve 60 bin hamile kadının hayatı tehlikede. Büyük şeytan ABD, Gazze’deki Dünya Gıda Programı’nın faaliyetlerini askıya aldırttı. 360 bin konut siyonist rejimin saldırıları sonucu yıkıldı. Öte yandan İnsan Hakları Yüksek Komiserliği’nin yayınladığı raporlara göre, siyonist askerler Filistinli kadın ve kızlara burada söylemekten haya ettiğimiz insanlık dışı muamelelerde bulunmakta ve beyaz bayrak taşıyan sivilleri keskin nişancılar vasıtasıyla katletmektedir." dedi.
"Zalim israil, bu mazlum kardeşlerimize karşı açlığı da bir silah olarak kullanmaktadır"
Tunç, "Bu küçücük kara parçasına sıkışıp kalan 2 milyon 200 bin Gazzeli kardeşimiz ölümün yanında açlık ve salgın hastalıklarla da pençeleşmektedir. Zalim israil, bu mazlum kardeşlerimize karşı açlığı da bir silah olarak kullanmaktadır. Özellikle Gazze’nin kuzeyindeki bölgelerde artık açlıktan ölümler başlamıştır. Kuzeyde 700 bin Müslüman yardım ulaşmaması nedeniyle ölümle yüz yüzedir. Hayvanlar bile aç kaldıkları için, şehit olan kardeşlerimizin etini yemektedir. Ateşkes ilan edilse bile Ağustos’a kadar 12 bin kişinin salgın, hastalık ve yaralanmalardan dolayı öleceği öngörülmektedir. Tüm dünya devletlerinin liderleri ise bu içler acısı durumu sadece izlemekle yetinmektedir. Özellikle Gazze’nin tek umut kapısı olan Refah sınır kapısı hala kapalıdır. Maalesef Mısır yönetimi bu konuya duyarsız kalmakta ve soykırıma ortak olmaktadır. Mısır hükümeti, Gazze’ye yardım götürmek isteyen binlerce tırı Refah kapısında aylardır bekletmektedir. 2 milyon 200 bin Gazzeli Müslümanın çok acil gıda, su, ilaç ve yakıta ihtiyacı vardır. BM’nin acil yardım çağrılarına tüm dünya kulak tıkamaktadır. Bu arada Refah bölgesine sıkışan yüzbinler, katliam tehlikesiyle karşı karşıyadır. Mübarek Ramazan ayının yaklaştığı bu günlerde ırkçı israil Refah bölgesine saldırı hazırlığında olduğunu duyurmuştur. Katil Netanyahu açlık, cinayet ve soykırım politikasını sürdüreceğini deklare etmektedir." ifadelerine yer verdi.
"İşgalciler Ramazan ayında Müslümanların Mescid-i Aksa’ya girişini yasaklayacağını açıklayarak gerilimi daha da tırmandırmaktadır"
Açıklamasının devamında Tunç, şunları aktardı:
"Ateşkes görüşmeleri ise, ABD’nin himayesi altındaki Netanyahu hükümeti tarafından sürekli olarak sabote edilmektedir. Netanyahu koltuğunu korumanın peşindedir. Siyonist halka yalan söylemektedir. Anlaşma konusunda ciddi değildir. HAMAS’ı yok etmek istemektedir. İşgalci israil Gazze’den geri çekilmeyeceğini ve esirleri serbest bırakmayacağını ilan etmiştir. Hatta Ramazan ayında Müslümanların Mescid-i Aksa’ya girişini yasaklayacağını açıklayarak gerilimi daha da tırmandırmaktadır."
"Siyonistlerin ihtiyacı olan ürünler Hindistan’dan kalkan gemiler aracılığıyla Birleşik Arap Emirlikleri’ne geliyor"
İşgalcilerle işbirliği içinde olan Arap krallıklarına tepki gösteren Tunç, "Bu arada Yemen Ensarullah Hareketinin Kızıldeniz’i gasıp israile dar etmesinin ardından siyonistlerin ihtiyacı olan ürünler Hindistan’dan kalkan gemiler aracılığıyla Birleşik Arap Emirlikleri’ne geliyor, buradan Suud ve Ürdün üzerinden karayoluyla korsan israile ulaştırılıyor. Bu yola Dubai-Hayfa hattı deniyor. Maalesef BAE, Suudi Arabistan ve Ürdün siyonistlere bu karayolunu açarak Gazzeli Müslümanların katledilmesine ortak oluyor. Bu işbirlikçi Arap krallıklarını şiddetle lanetliyoruz. Siyonistlerin bu saldırganlığı karşısında HAMAS, İslami Cihad ve diğer direniş grupları Gazze’yi kanlarının son damlasına kadar savunmakta kararlıdır. Onların bu şanlı direnişine Lübnan Hizbullahı, Yemen Ensarullahı ve Irak İslami Direnişi düzenledikleri askeri operasyonlarla destek vermektedir. Biz Ankara’dan HAMAS’ı, İslami Cihad’ı, Lübnan Hizbullahı’nı, Yemen Ensarullahı’nı ve Irak İslami Direnişi’ni selamlıyoruz. Sonuna kadar Direniş Cephesi’nin yanındayız. Onlarla iftihar ediyoruz." şeklinde belirtti.
"Korsan israil rejiminin çok yakında tarihin çöplüğüne atılacağına ve Kudüs ve Mescid-i Aksa’mızın özgürlüğüne kavuşacağına inanıyoruz"
Son olarak Tunç, "Biz, direniş sayesinde korsan israil rejiminin çok yakında tarihin çöplüğüne atılacağına ve Kudüs ve Mescid-i Aksa’mızın özgürlüğüne kavuşacağına inanıyoruz. Başta Türkiye ve Mısır olmak üzere tüm İslam ülkelerinin yöneticilerinden gasıp israil ile her türlü ilişkiyi kesmelerini talep ediyoruz. Azerbaycan’dan Bakü-Ceyhan boru hattı üzerinden ve Kuzey Irak’tan limanlarımıza gelen petrolün siyonist israile sevkiyatı bir an önce durdurulmalıdır, İncirlik ve Kürecik üsleri derhal kapatılmalı, Antalya, Mersin, Kocaeli ve İskenderun limanlarından işgalci israile gıda ve meyve-sebze ihracatı sonlandırılmalıdır. Hükümet için artık icraata geçme vaktidir. Türkiye, Yemen ve Malezya’yı örnek almalıdır. Filistin davasına ihanet etmekten vazgeçmelidir. Mısır yönetimi de Refah Kapısını hemen açmalı ve Gazzeli kardeşlerine karşı tarihi sorumluluğunu yerine getirmelidir." dedi. (İLKHA)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.