Bakan Yumaklı “Anadolu Soruyor” programının canlı yayın konuğu oldu
Anadolu Yayıncılar Federasyonu Genel Başkanı Sinan Burhan’ın moderatörlüğünü yaptığı programda Bakan Yumaklı, TV Genel Müdürü Hasan Yavuz Bakır ve Kanal Fırat ve Kanal E Televizyonu Genel Yayın Yönetmeni Zeki Akbıyık’ın sorularını yanıtladı. Yumaklı “ Yanan bir yer imara açıldıysa bize göstersinler, ormanlar anayasal teminat altındadır” dedi.
Anadolu Soruyor programına katılan Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı Anadolu Yayıncılar Federasyonu Genel Başkanı Sinan Burhan, Hasan Yavuz Bakır ve Zeki Akbıyık’ın sorularını cevapladı.
YANAN YERLERİN İMARA AÇILDIĞI YALAN
Bakan Yumaklı şu açıklamalarda bulundu:
“Ormanlar anayasal teminat altındadır. Bunun teminatı anayasadır. Yanan orman olup da oranın başka bir amaçla imara açıldığını varsa göstersinler. Sürekli kaldırıp bir tane konuyu söylüyorlar. O da şu: “ 90'lı yıllarda birisi bir tahsis almış ,ama almış olduğu tahsisi yapmamış. Orada da zaman içerisinde ağaçlar bitmiş ve yangında bu alanda yanmış. 1990’lı yıllara ait tahsisi var. Gösterdikleri sadece o. Diyoruz ki burası ormanlık alanın yapılaşmaya tahsisi değil. Adam 90'lı yıllarda almış yapmamış, ağaçlık bir alan oluşmuş orada. Yandığı zaman yapmaya karar vermiş. İndirip kaldırıp onu söylüyorla.r Ben de hodri meydan diyorum. Buyursunlar göstersinler, desinler ki; şurası yandı siz de burayı imara açtınız. Öyle bir şey yok, neden yok biraz önce söylediğim gibi anayasal teminat altındadır. Zaten biz her sene yanmış olan bir alanı, bir sonraki yıl mutlaka ağaçlandırırız. Bu yalan, söylenmeye devam edilecek, biz de bıkmadan usanmadan bunun böyle olmadığını söyleyeceğiz.
Ayrıca bir yangın demek sadece milli servetin yok olması demek değil, bir yangın demek bir ekosistemin yok olması demek. İlk defa burada söyleyeceğim. Bakın Eceabat yangınında en son tilkiler asfalta çıkmıştı,size yalvaran gözlerle bakıyorlardı buna can mı dayanır? Kim bilir orada hareket edemeyen nice canlılar yanında gitti. Yangınları %90'ı insan hatası.
Bakan Yumaklı sözlerine şöyle devam etti:
SADECE KİRALANACAK…
“BURASI MUZ CUMHURİYETİ Mİ?
“Bir kesim var ki Türkiye'de okuduklarını zannetmiyorum, dinlediklerini hiç zannetmiyorum. Onlar için Türkiye'deki çiftçilerle alakalı, üreticilerle alakalı konular siyasi malzeme yapılmak içindir. Zerre kadar umurlarında değil, eğer öyle olmuş olsa bunu bu şekilde değerlendirmezlerdi. Kullanılmayan araziler var değil mi? Mülkiyetle ilgili hiçbir şeyimiz yok, mülkiyeti sizin ancak burayı boş bırakmayalım, bu arazileri eğer 2 yıl üst üste ekmezse bulunduğu bölgeden başlayarak halkayı genişleterek kiralama talebinde olan birisini bulana kadar emsal kira bedelleri ile ki detayları da var, bununla beraber biz bunu kiralayalım insanlar burada üretim yapsın buradan elde edilen kirayı da size, 3 ortaksanız 3 ortağı eşit olarak bölünsün. Arazinin mülkiyeti ile ilgili hiçbir tasarruf yok. Şimdi tabii okumayınca, dinlemeyince, anlamayınca sadece manipüle etmek kafada olunca, şuna peşkeş çekilecek, onu bilmem ne yapılacak deniyor. Ya burası Muz Cumhuriyet mi? Kimin mülküne böyle bir tasarrufta bulunabilir? Ssaçma sapan iş. Cevap verirken bile zorlanıyorum. Bir zahmet okusunlar, ondan sonra onlarla da gerekiyorsa da konuşuruz.
KADINLARA VE GENÇLERE İLAVE DESTEKLERİMİZ VAR. BAZI GENÇLERİMİZ TARIMDA ÇALIŞMAYI İSTEMİYOR…
“Burada şu konuya bakmak lazım bu işi yapmak için isteği olan cesareti olanların yanında olmamız gerekiyor. ikincisi genç kardeşlerimin kendi işlerini patronu olma konusunda cesaretlendirmemiz gerekiyor. bu işi yaparsa Kendi işinin patronu olacak. üçüncüsü bu işi gerçekten sevmezse yapamaz”
Üretim yapan özellikle tarımsal üretim yapan, soframıza bir şeyler koyan herkes başımızın üzerindedir . Bütün dünyanın problemi olan tarımsal üretimin başka yerlere kayma konusu, bizde de var ancak bizi sevindiren başka bir husus var. O da pırıl pırıl gençlerimiz var bizim. Mesela bir gençlik konseyimiz var. Bunlar 20'li yaşlarda, Türkiye'nin dört bir tarafına tarım yapıyorlar bunlar bizim kutup yıldızlarımız onlarla kendileri gibi arkadaşlarını bu işi nasıl yaptıkları konusunu anlatıyorlar biz de devlet olarak yanlarında oluyoruz bazı konularda gençlere ve kadınlara ilave desteklerimiz var.
CHP TARIM ÜZERİNDEN MANİPÜLE YAPMAYA ÇALIŞIYOR
CHP'nin stratejisi tarım üzerinden çok daha kolay. Burada manipüle edilebilir bir ortam gördüler sanırım. CHP milletvekilleri toplantılar, gösteriler organize etmeye çalıştılar. Bursa'da harekete geçtiler. Oradakilerin hepsi üretici midir bilmiyorum, olabilir ancak bizim buradaki çabamızı sözleşmeli olmayan sorunlu alanlardaki çalışmalarımızı bir kenara bırakıp, sanki hiçbir şey yapılmıyormuş gibi bu kısmı manipüle etmek üzere CHP milletvekilleri farklı farklı illerde sanki Türkiye'de böyle bir Avrupa'daki gibi bir şey varmış gibi imajını vermeye çalışıyorlar.
Ben buradan minnettarlığımı ifade ediyorum. Hayırlı çiftçilerimiz, gerçek üreticilerimiz buna prim vermiyorlar. Bunların bir CHP strateji olduğunu şöyle anlıyorum: çay mitingi, fındık mitingi bilmem ne mitingi. Burada insanların sanki bir problem varmış gibi algıya kapılması için ellerinden ne gerekiyorsa yapıyorlar. Yani lütfen çiftçiler üzerinden siyaset yapmasınlar.
Kaynak:HÜR24 Haber
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.