Başkan Türel: Güçlü Türkiye için evet

Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel, Servisçiler Odası’nda servisçi esnafıyla buluştu. Antalya’nın hangi sorunu varsa, esnafla birlikte çözme tarafında olduklarının altını çizen Türel, “Bunun için gereğini yapıyoruz. Zaman zaman, eleştirilmiyor da değilim. Başkan herhangi bir sorun olduğunda oda başkanlarının ağzına bakıyorsun ama senin de kendine göre belediye olarak bir irade, bir tavır koyman gerekiyor eleştirileri alıyorum. Bizim yerimiz milletin yanıdır, esnafın yanıdır onun safında yer almaktır. Onlarla birlikte yürümek ve yola devam demektir. Kim ne derse desin biz yaptığımız işten eminiz. Biz esnafımızla odalarımızla kol kola birlikte omuz omuza yürümeye devam edeceğiz. Yeter ki bizim gösterdiğimiz samimiyet aynı şekilde karşı tarafta da söz konusu olsun” dedi.

Koalisyon dönemlerinde fakirleştik

Referanduma değinen Başkan Türel, Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi ile artık koalisyonların tarihe karışacağını belirtti. Türkiye’nin son 14 senedeki kalkınma hamlesine dikkat çeken Başkan Türel, şunları söyledi: “2002 yılında 3 bin dolar civarında olan kişi başına gelir, bugün 11 bin dolara yükselmiştir. Ama Sayın Cumhurbaşkanımızın Antalya mitinginde söylediği önemli bir söz var. Dediler ki bu 22 bin dolar da olurdu. Yazık değil mi benim esnafıma. Türkiye koalisyon dönemlerinde hep sıkıntı yaşamış, küçülmüş, halk fakirleşmiş, devlet güçlenmemiş. Şimdi evet çıktığı takdirde Türkiye’de koalisyon dönemleri tarihe karışıyor. Artık Türkiye’de Cumhurbaşkanları 50 artı 1 oyla seçilecek. İlk turda yüzde 50’liyi geçen olmazsa, ikinci turda en çok oy alan iki aday yeniden yarışacak. İki adaydan yüzde 50’den bir fazlasını alan Cumhurbaşkanı olacak, gelecek hükümetini kuracak. Aynı gün milletvekilleri seçimleri yapılacak. Aynı sandıkta iki pusulayla Cumhurbaşkanına ayrı oy atacaksınız Meclise ayrı oy atacaksınız. Tabi koalisyonlar tarihe karışıyor ama sistem uzlaşmaya zorluyor.”

Tarafsızlığa Konyaaltı örneği

Cumhurbaşkanı partili olursa taraflı olur söylemlerinin doğru olmadığını ifade eden Başkan Türel, “Bunu en iyi Antalya’da siz yaşıyorsunuz. Bugün ben bir parti mensubuyum. Ama seçildiğimiz gün, parti rozetimizi kapıda bıraktık ve belediyeden içeri öyle girdik. Yani bir parti mensubuyum ama tarafsız belediye başkanıyım. Dün Konyaaltı İlçemizde birçok mahallemizde toplantılar yaptık. Konyaaltı mahalli seçimlerde bana en az oy veren ilçelerden bir tanesi ama bakın arkadaşlar, bugün Konyaaltı sahil projesini ben yapıyorum, Boğaçayı projesini ben yapıyorum, Teleferik projesini Konyaaltı’nda ben yaptım. Üstelik dünyada herkesin kartpostalların süsleyecek bir tesis yapıyorum Tünektepe’ye. Saklıkent’te asfalt bizim dönemimizde yapıldı. Dolayısıyla ne oldu, ben partili belediye başkanıyım diye, Konyaaltı bana az oy verdi diye tarafsızlığımı kaybedip Konyaaltı’na sırtımı mı döndüm. O yüzden eğer ki tarafsızlığınızı koruyamıyorsanız geçmişte birilerinin yaptığı gibi hala parti mensubu olarak taraf oluyorsanız. O zaman millet zamanı gelince pasaportu verir hadi kardeşim güle güle der” ifadesini kullandı.

Cumhurbaşkanı iki kez seçilebilecek

Yeni sistemin Türkiye’nin omzundaki yükleri, ayağındaki prangaları atarak çok daha hızlı koşmasını sağlamak için olduğunu vurgulayan Başkan Türel, "Devletin zirvesindeki artık iki başlılık bu sistemle son bulacaktır. Yetkiler böyle ikili değil, bir otorite altında toplanırsa o zaman bu ülkenin güçlenmesi daha da kolay olur. Efendim iyi güzel de bu tek adamlık mı? Hatta hızını alamayan bu diktatörlük diyor. Dünyanın hangi ülkesinde diktatörü halk seçiyor? Diktatör silah zoruyla gelir. Zalimdir. Koltuğa oturur, millete zulmeder. Ölünceye kadar da orada kalır. Başına gelecekleri oradan inerse bildiği için kalacağım diye uğraşır. Onun eli kanlı başka bir diktatör indirir. Peki, hangi diktatör beni iki defa seçin daha fazla seçmeyin der? Bu sistemde evet dersek iki kere seçilecek üçüncüsü yok. 2002’de Cumhurbaşkanımız bu sistem olsaydı, cumhurbaşkanı seçilseydi, 2012’de görevinden ayrılmıştı” şeklinde konuştu.

Yalan rüzgarı

Yalanlarla milletin aklının karıştırılmak istendiğini belirten Başkan Türel, şunları aktardı: “İnanılmaz yalanlarla milletin aklını karıştırmaya bayılıyorlar. Neymiş muhtarlıkları kapatacakmışız. Nereden çıktı bu? Muhtarların Ankara’dayken maaşları 7 misli biz arttırdık. Sosyal haklarıyla artık muhtarlık yapısını daha da güçlendiriyoruz. Cumhurbaşkanımız her hafta kapatacağı muhtarlıkları acaba kendi külliyesinde ağırlar mı? Hızlarını alamamışlar. Dün Dışişleri Bakanımızdan duyduk. Türk-Rus Kültür Derneği’ne gitmişti. Orada Ruslar Dışişleri Bakanımıza efendim evet çıkarsa burada yaşayan Rusların başını örtecekmişsiniz demişler. Yalana onlar da inanmışlar. Freni patlamış kamyon gibi gidiyorlar. Dün bir ablamız geldi ‘Benim oğlan evde işsiz ama siz Suriyelilere evet çıkarsa vatandaşlık verecekmişsiniz’ dedi. Ben de ‘Abla sen o 18 maddeyi okudun mu? İçinde Suriyelilere vatandaşlık verilecek diye bir cümle var mı?’ dedim. Yok ablam dedi. Nereden çıkıyor dedim. Öyle diyorlar dedi. Ne diyeyim şimdi. Milleti bu yalanlarla kandıracaklarını zannediyorlar.”

Yüksek yargı seçimi

“Tek adam olacak, yargıyı ele geçirecek” iddialarına da tepki gösteren Başkan Türel, yeni sistemdeki HSYK seçimini şöyle anlattı: “13 tane yüksek yargı üyesi var. Bunun ikisi bakan ve müsteşar. Onun dışındaki 11 kişinin 4’ünü Cumhurbaşkanı, 7’sini meclis seçiyor. Meclis de üçte iki çoğunlukla seçiyor. Hani diyoruz ya Cumhurbaşkanın partisi çoğunluğu alırsa hepsini seçecek. Yok öyle bir şey. Bugüne kadar bugün de dahil hiçbir siyasi parti mecliste üçte iki çoğunluğu bulamamıştır. Yüksek yargı üyelerini de iki parti, üç parti oturacak mecliste uzlaşarak seçecek. Uzlaşamadılar o zaman Cumhurbaşkanı mı belirleyecek. Hayır Cumhurbaşkanı belirlemeyecek, o zaman kura çekilecek. Şimdi size soruyorum 13’te 7’yi meclis bütün partiler anlaşarak seçmek zorundayken bunun bir kişi tarafından ele geçirilebileceği iddiası kuyruklu yalandan başka ne olabilir.”

Vicdan muhasebesini iyi yapın

Avrupa’nın, PKK’nın hayır dediğine dikkat çeken Türel, “Almanya, Hollanda, bütün Avrupa hayır propagandası yapıyor. Almanya Hollanda biz çok güçlü olalım aman Türkiye çok gelişmiş olsun çok zenginleşsin diye mi hayır aklı vermeye kalkıyor bize. Benim milletim sizin hepinizden akıllı. Sizin aklınıza falan da ihtiyacımız yok. Senelerdir bu ülkeyi arkadan yönetmek istemişsiniz, çekin elinizi bizim üstümüzden. Öbür tarafta Kandil hayır diye yırtınıyor. Türkiye çok güçlü olsun, bölünmesin, parçalanmasın diye mi uğraşıyor dağdaki terörist 40 senedir. Avrupa'da Cumhurbaşkanımızın fotoğrafının yanına şakağına dayanmış bir silahla iki gün önce İsviçre'de propaganda yapıyorlar. Ama bizim bir bakanımız oraya gidip konuşma yapmak istediğinde oraya sokulmuyor. Batsın sizin demokrasiniz diyorum ben buna. Eli kanlı teröriste hayır propagandası için izin ver ama bir devletin bakanına evet propagandası yapacak diye ülkene sokmamaya çalış. Dışişleri Bakanımıza uçuş izni verme. Kimin ne tarafta olduğu belli. Kimin ne için evet, kimin ne için hayır diyeceği belli. Ben demokrasiye inanmış bir kişiyim. Bir demokrasi şehidinin adını şerefle taşıyorum. Özellikle ifade edeyim evet diyene de hayır diyene de saygımız sonsuzdur hiç problem yok. Ama hayır diyecek vatandaşlarımıza şunu hatırlatıyorum bunun vicdanı muhasebesini lütfen yapın. Hayır dediğinizde siz kimlerle aynı safta duruyorsunuz bunun bir vicdani muhasebesini yapın.”

Gelişmiş ülkelerin sistemi başkanlık ya da yarı başkanlık

Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin amacının ülkenin geleceğini, bütünlüğünü, birliğini sağlamak, daha çabuk gelişmesini daha çabuk zenginleşmesini sağlamak olduğunu vurgulayan Başkan Menderes Türel, sözlerini şöyle tamamladı: “Bunu başardığımızda biz çok iyi biliyoruz ki Cumhuriyetimizin 100. yılında 2023’de Türkiye dünyanın 10’uncu büyük devleti olacak. Bugün bize akıl veren G20 üyesi içinde olan ülkelere bakın. Biz 16-17’nci sıradayız. 7 tanesi başkanlık veya yarı başbakanlık sistemi içerisinde yönetiliyorlar. Bunlar aynı sigara içen doktor gibi diyorum. Doktorların ilk söylediği şey sigarayı bırakın ama kendisi içiyor diyorsunuz, sen benim dediğimi yap yaptığımı yapma diyor. Onların yaptığını yapmayacağız ama dediğini yapacağız. Bu ülkenin gerçek doktoru sizlersiniz. Biz milletimize güveniyoruz. Allah’ın izni ile evet çıktığında çok daha güçlü bir şekilde yolumuza devam edeceğiz ama hayırda çıktığında saygımız sonsuz bunu ifade edeyim. O yüzden 2023’te güçlü bir Türkiye için, tek vatan için, tek bayrak için, tek devlet için, tek millet için kararımız evet diyoruz.”