BM: Gazze'de en büyük bedeli kadın ve çocuklar ödüyor

Gazze'de insani dram her geçen gün daha da derinleşirken, BM Dünya Gıda Programı, elde kalan son gıda stoklarını sıcak yemek mutfaklarına ulaştırdığını ve birkaç gün içinde bu yardımın tamamen duracağını bildirdi. Bu mutfaklar nüfusun yalnızca yarısına ulaşıyor ve günlük gıda ihtiyacının sadece yüzde 25'ini karşılayabiliyor olsa da milyonlarca insan için hayati öneme sahipti.

WFP, "Gazze yeniden çöküşün eşiğinde. Yardım koridorları açılmazsa, desteğimizi sonlandırmak zorunda kalabiliriz" uyarısında bulundu.

Siyonist rejim abluka, açlık ve salgın tehlikesini derinleştiriyor

BM İnsan Hakları Ofisi, siyonist rejimin Gazze'ye uyguladığı "tam ablukanın" sekizinci haftasına girdiğini, yakıt ve un eksikliği nedeniyle fırınların kapanmaya başladığını, balıkçılığın çökertildiğini, temel gıdaların ise ulaşılamaz hale geldiğini bildirdi.

Yardım tedariki neredeyse tamamen durmuş durumda; kalan az miktardaki gıda stoku hızla tükeniyor. Özellikle çocuklar ve savunmasız gruplar için durum kritik.

İnsani altyapıya sistematik saldırı

Siyonist işgal ordusunun son günlerde Gazze'nin üç bölgesinde koordineli saldırılar düzenlediği ve belediyelere ait 36 ağır iş makinesini hedef aldığı bildirildi. Bu araçlar arasında su tankerleri, vidanjörler ve enkaz kaldırma makineleri bulunuyordu.

Bu saldırılar; yaralıların enkaz altından çıkarılmasını, su teminini ve kanalizasyon sisteminin işleyişini ciddi oranda sekteye uğratıyor. BM, bu durumun ciddi bir salgın hastalık riski yarattığını vurguladı.

"Sivillere yönelik temel yaşam altyapısının kasten hedef alınması, savaş suçu kapsamına girer" denildi.

Kadın ve çocuklar en büyük bedeli ödüyor

BM Nüfus Fonu, Gazze'de yerinden edilenlerin yarısının kadın ve kız çocuklarından oluştuğunu, Ekim 2023'ten bu yana şehit olanların yüzde 70'inin kadın ve çocuk olduğunu bildirdi.

Batı Şeria'da da zorla göç ve siyonist terör artıyor

BM İnsan Hakları Ofisi, siyonist rejime bağlı yerleşimcilerin ve güvenlik güçlerinin Batı Şeria'da uyguladığı sistematik şiddet ve tehcir politikalarının da tehlikeli boyutlara ulaştığını açıkladı.

Cenin ve Tulkerem mülteci kamplarında yolların yıkılması, kontrol noktaları kurulması ve günlük baskınlarla Filistinliler evlerinden uzaklaştırılıyor. BM, bunun kalıcı zorunlu göç anlamına geldiğini ve uluslararası hukukun ağır ihlali olduğunu belirtti.