Cumhurbaşkanı Erdoğan selden etkilenen 3 İli afet bölgesi ilan etti

Cumhurbaşkanı Erdoğan selden etkilenen 3 İli afet bölgesi ilan etti
Cuma namazını kıldığı Bozkurt Yeni Camii’nde halka hitap eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Genel Hayata Etkili Afet bölgesi olarak burayı da aynı şekilde ilan ediyoruz. Kastamonu, Bartın, Sinop" açıklamasında bulundu.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, cuma namazını kıldığı Bozkurt Yeni Camii’nde halka hitap etti.

Salı günü başlayan yoğun yağışların, Kastamonu, Bartın, Sinop illerinde büyük sel felaketlerine neden olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kastamonu'da Bozkurt, Azdavay, İnebolu, Küre ve Pınarbaşı ilçelerinin bu yağışlardan en çok etkilenen yerler olduğunu söyledi.

Bartın'ın Ulus, Sinop'un Ayancık ilçelerinin kimi köylerinin de selden ciddi şekilde etkilendiğine işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, "geçmiş olsun" dileklerini iletti.

Selde hayatını kaybedenlere Allah'tan rahmet, yakınlarına ve Türk milletine başsağlığı dileğinde bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bartın'da kaybolan vatandaşımızı arama çalışmalarımız sürüyor. Yaralanan vatandaşlarımızdan ilk müdahaleleri tamamlananlar taburcu edilirken, az sayıda vatandaşımızın tedavisi hâlen devam ediyor. Rabb'imden kendilerine şifalar diliyorum" dedi.

“DEVLET OLARAK, TÜM İMKÂNLARIMIZLA FELAKETİN İLK ANINDAN BERİ SİZLERİN YANINDAYIZ”

Dünyanın birçok yeri gibi Türkiye'nin de bir süredir doğal felaketlerle boğuştuğuna dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bu sadece ülkemizde olan değil, Amerika'sı da böyle, Kanada'sı da böyle, Almanya'sı, Avrupa'nın birçok ülkesi böyle, bu tür felaketlerle şu anda boğuşuyorlar. Bir felakettir gidiyoruz ve temennimiz o ki bunlarla boğuşurken en az hasarla bu felaketleri atlatalım" diye konuştu.

Türkiye'nin güneyinde geçmişte eşi benzeri olmayan orman yangınları yaşandığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, Karadeniz'in doğusunda Rize'de, Artvin'de sel felaketleri yaşandığını anımsattı.

Antalya ve Muğla'daki yangın felaketlerini de hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Hamdolsun bu yangınların hemen hemen hepsini de kontrol altına almayı başardık. Ülkemizin kuzeyinde ise işte burada olduğu gibi sel felaketlerine maruz kaldık. Bir süre önce az önce ifade ettiğim gibi Doğu Karadeniz'de epeyce bir ilçemizde selin yol açtığı sıkıntılarla mücadele ettik" ifadelerini kullandı.

Birkaç gündür de Batı Karadeniz'de yine sel felaketlerinin yaşandığı dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu: "Kastamonu ve çevresindeki illerimizde yaşanan felaketlerde hayatını kaybeden, zarar gören vatandaşlarımızın üzüntüsü, milletimizin ortak üzüntüdür. Devlet olarak tüm imkânlarımızla felaketin ilk anından itibaren sizlerle beraberiz. İçişleri Bakanı'mız, Çevre ve Şehircilik Bakanı'mız Ulaştırma ve Altyapı Bakanı'mız, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı'mız, hep birlikte bölgede şu anda çalışmaları sürdürüyoruz. AFAD başta olmak üzere Kızılay’ımızla birlikte yine bütün araç gereçleri ile buradayız. Aşından yemeğine ne gerekiyorsa hepsini yaptık, yapıyoruz yapacağız. Hâlihazırda 4 bin 760 personel, 19 helikopter, 1 insansız hava aracı, 66 ambulans, 41 UMKE, 630 hizmet aracı, 437 iş makinesi ve diğer pek çok araç gereç şu anda sahada faaliyet gösteriyor."

“BU OPERASYONDA GÖREV ALAN BÜTÜN KARDEŞLERİMİZİ ALNINDAN ÖPÜYORUM”

Güvenlik güçlerinin mahsur kalan vatandaşları helikopterlerle kahramanca kurtardığını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bu kahramanlarımız alnından öpülesi kahramanlarımız. Hiçbir şeyden yılmadan bunu başardılar ve bu yaptıkları operasyonda mağdur durumda olanların yüzde 95'ini kurtardılar. Allah göstermesin aksi olabilirdi, değil mi? Ama bunu başardılar. Bu öyle her kişinin karı değil, er kişinin karıdır. Ben askerimizi, polisimizi, bu operasyonda görev alan bütün kardeşlerimizi alnından öpüyorum. Onları tebrik ediyorum. Milletim adına tebrik ediyorum ve o operasyon bizi rahatlattı" diye konuştu.

Sepetin içerisindeki yeni doğmuş bebeğin kurtuluşunun gözleri yaşarttığını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: "Hamdolsun Allah'a demek ki bizim böyle görevli kardeşlerimiz var. Onların o gayretleri, bu başarının sırrı olmuştur. Selden etkilenen Ayancık Devlet Hastanesi'ndeki hastaların tamamı diğer hastanelere nakledilmiş veya evlerine ulaştırılmıştır. Şehrimizdeki öğrenci yurtları, ihtiyaç hâlinde kullanılmak üzere hazır tutulmaktadır. Yolların ve köprülerin hasar görmesi sebebiyle ulaşımı aksayan yerler için alternatif güzergâhlar üzerinde şu anda Karayollarımız çalışmaktadır. Elektrik kesintisi yaşanan yerlere bir an önce enerji akışı sağlamak için de çalışmalar sürüyor. Aynı şekilde su kesintisi yaşanan yerlerdeki altyapı onarım çalışmaları da hemen başlatılmıştır. Haberleşmenin kesintisiz sürmesi için gereken mobil istasyonlar, ihtiyaç duyulan yerlere gönderilmiştir."

“EVLERİ YIKILAN VATANDAŞLARIMIZI YENİ YUVALARINA KAVUŞTURMAK İÇİN HEMEN KOLLARI SIVIYORUZ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, hasar tespit çalışmalarının üç ilde 120 ayrı ekiple yürütüldüğüne dikkati çekerek, "Kredi desteğinden vergi ertelemelerine kadar tüm acil tedbirleri devreye almış durumdayız. Her bir hizmet alanı ile ilgili ekiplerimizi sel felaketlerinden etkilenen bölgelerde kesintisiz görev yapmaktadır. Sivil toplum kuruluşlarımız da bu çalışmalara katılmıştır. Kurumlarımıza ilk etapta ihtiyaçları olan ödenekler hemen gönderilmiştir. Bölgedeki diğer iller de teyakkuz durumuna geçirilmiştir" dedi.

Sel felaketinde evleri yıkılan vatandaşları yeni yuvalarına kavuşturmak için kolları sıvadıklarını da anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Aynı şekilde sel sebebiyle vatandaşlarımızın zararlarının telafisi için çalışmalara başladık. Hayatını kaybeden insanlarımızı geri getiremeyiz ama devletimiz onun dışındaki her türlü kaybı telafi edecek güce, imkâna, kararlılığa sahiptir, bundan endişeniz olmasın. Bugüne kadar depremden sele ve yangına kadar yaşamış olduğumuz her hadisede Türkiye'de hiç kimsenin sahipsiz olmadığını hamdolsun dosta düşmana gösterdik. Bu arada diğer afet bölgelerinde de ifade ettiğim gibi burada da yine aynısını söylüyorum. Genel Hayata Etkili Afet bölgesi olarak burayı da aynı şekilde ilan ediyoruz. Kastamonu, Bartın, Sinop" açıklamasında bulundu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, tabii felaketlerin ülkelerin ve milletlerin birlik, beraberlik, dayanışma ve paylaşma duygularının öne çıktığı dönemler olduğunu vurgulayarak, şunları kaydetti: "Bu işin siyaseti olmaz ama bakıyorum ki bazı kanallarda siyasetle yakından uzaktan da ilgisi, alakası olmayan tipler çıkıyor. Bütün bu afetlerin neyi, nasıl gelip götürdüğünden haberi olmayanlar çıkıyor, ileri geri konuşuyorlar. Bugüne kadar bir gramlık iş üretememiş olanlar ileri geri konuşuyorlar. Maalesef biz işimize bakacağız ve onların bu şekilde yaklaşımı bizi üzmez. Bizi üzen nedir biliyor musunuz? Böyle bir zamanda bir olmamız lazım, beraber olmamız lazım, iri olmamız lazım, diri olmamız lazım, kardeş olmamız lazım, milletçe bu milleti ayağa kaldırmamız lazım ama onlar bakıyorsunuz hâlâ gelip 'Erdoğan'a ben nasıl vurayım da ona bir yerden yara vereyim' dertleri bu. Yara veremezsin, biz bu milletle beraberiz, milletimizle beraber bu yola devam edeceğiz. Allah'ın izniyle biz bir ölür, bin diriliriz, aşıyoruz aşacağız işte."

“TEK YUMRUK HÂLİNE GELMEYİ HAMDOLSUN BAŞARIYORUZ”

ABD ve Rusya'nın yangınların altından hâlâ kalkamadığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Biz 20 günü bulmadan buralarda, bu afetlerden büyük oranda hamdolsun kurtulduk. Ama gece-gündüz demeden benim tüm bakan arkadaşlarım oralardan çıkmadılar. Bütün kurumlarımız, kahramanlarımız yangın demeden oralarda çalıştılar ve şu anda hâlâ 'aman ha' diyoruz, rehavet yok, devam edeceğiz, çalışacağız ve bu işi bitireceğiz. Millet olarak geçmişte depremler, işte yine yangınlar şimdi de seller vesilesiyle tek yürek, tek yumruk hâline gelmeyi hamdolsun başarıyoruz" diye konuştu.

Her dönemde olduğu gibi bugün de bozguncuların, ülkeyi kötülemek, milletin arasına fitne sokmak için ortaya çıkabildiklerine işaret eden, Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi: "Biliyoruz ki milletimiz, bunların hiçbirine de itibar etmiyor. Yaşadığımız bizim ortak sevinçlerimiz gibi ortak üzüntülerimiz de birliğimizi, inşallah beraberliğimizi, kardeşliğimizi güçlendiren bir etkiye sahiptir. Hayatı acısıyla ve tatlısıyla ne kadar paylaşırsak, önümüzdeki engelleri o kadar kolay aşar, potansiyelleri o kadar hızlı hayata geçirebiliriz. Bunun için hep geçmişten ders alarak geleceğe bakıyoruz. Evlatlarımıza daha iyi, daha müreffeh, daha huzurlu bir ülke bırakmanın, daha güçlü bir devlet teslim etmenin gayreti içindeyiz. Yıkılanın yerine daha iyisini yaparak, yananın yerine daha fazlasını dikerek, eksilenin yerine daha çoğunu koyarak yolumuza devam ediyoruz. Ülkemizi gerçekten çok parlak bir geleceğin beklediğine tüm kalbimizle ve samimiyetimizle inanıyoruz."

“BÜYÜK VE GÜÇLÜ TÜRKİYE’NİN İNŞASI İÇİN HER ZAMANKİNDEN DAHA ÇOK ÇALIŞIYORUZ”

Geçtiğimiz 19 yılda ülkeye her alanda kazandırdıkları sağlam alt yapının üzerinde büyük ve güçlü Türkiye'nin inşası için her zamankinden daha çok çalışıp, mücadele ettiklerini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Ama bakın şunu unutmayın daha da çok çalışacağız. Ormanlarımız yandı bitmedik ki, şimdi 19 senede biz bu ülkede 5,5 milyar fidan değil ağaç diktik. Nasıl diktiysek yine dikeceğiz ve küllerimizden ayağa kalkacağız. Bu işi de biz başaracağız" ifadelerini kullandı.

Alandaki bir vatandaşın, "Onlar bunu hayal bile edemiyorlar" sözleri üzerine Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Edemezler, dikili bir fidanları yok onların bu ülkede, şimdi ise konuşuyorlar. Ne yangın bölgelerine giderler ne sel bölgelerine giderler sadece rahat rahat oturdukları yerden gazel okurlar. İçinden geçtiğimiz şu kritik dönemi başarıyla geride bıraktığımızda artık bu ülkenin ve insanlarının önünde yepyeni bir dönem başlayacaktır" dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: "Türkiye olarak, biz hedeflerimize yaklaştıkça maruz kaldığımız saldırıların çapı da büyüyor. Ülkemizin kutlu yürüyüşünü baskıyla, terörle, tuzakla, kumpasla engelleyemeyenler, son günlerde kin ve nefret siyasetiyle bizi birbirimize düşürmeye çalışıyorlar. Bugüne kadar nice oyunları bozmuş millet olarak inşallah bu kirli senaryoyu da çöpe atacağız, çöpe. Bir olarak, iri olarak, diri olarak, kardeş olarak hep birlikte Türkiye olarak önce 2023 hedeflerimize ulaşacak, ardından gençlerimizle birlikte 2053 vizyonumuza yöneleceğiz. Unutmayın, sahabenin, şühedanın, âlimlerin şehri Kastamonu, her dönemde istiklal ve istikbal mücadelesinde hep en önde yer almıştır. Nasrullah Camii, bunun en önemli şahididir. Kiminle? Mehmet Akif Ersoy'la. Çanakkale'nin, İstiklal Harbi'nin, 15 Temmuz'un o kahraman şehrinin, Türkiye'nin bu büyük dönüm noktasında da ben yine en önde yer alacağına inanıyorum."

Hep birlikte el ele vererek, bugünleri de en kısa sürede geride bırakacaklarını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, sel felaketinde hayatını kaybedenlere Allah rahmet dilerken, onlar için Fatiha okunmasını istedi.

Hasarların onarılması ve zararların telafisi için yapılan çalışmaları yakından takip etmeyi sürdüreceklerini bildiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, DSİ'nin bölgedeki çalışmasına yarın başlayacağını kaydetti.

KEMER KÖPRÜ TALİMATI

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bunlar bizim işimiz, siz rahat olun. Gelirken helikopterde de Adil Bakanıma söyledim, 'artık düz köprü değil, kemer köprü.' Kemer köprü yapmak suretiyle, bütün bu ağaçlar geliyorlar buraları tıkıyorlar. Mümkün olduğunca da betondan öte taş köprü olarak da bunları, kemer köprüyü yapıp bunların köprü altından gitmelerini sağlamış olacağız. Bunun proje çalışmalarını da bakanlık şu anda yürütüyor" diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bakanlarımızla, valilerimizle, kaymakamlarımızla, ilgili kurumlarımızla hep yanınızda olacağız. Rabbim yar ve yardımcımız olsun. Milletimizi daha beterinden korusun. Çevre ve Şehircilik Bakanım burada. Yani burayı da diğer afetlerde olduğu gibi Allah'ın izniyle fevkalade bir durum olmadıktan sonra, Antalya'da verdiğimiz söz, Rize'de verdiğimiz söz gibi inşallah bir yıl içerisinde burada da bu konutları bitireceğiz. Tabi Ulaştırma Bakanlığımızın çalışması ayrı bir alan, onlar da alt yapıyla ilgili çalışmaları süratle inşallah bitirecekler, öbür tarafta Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığımızın çalışmaları var. Onlar biliyorsunuz süratle elektrik vermeye başladılar, birçok yerde elektrik verildi. Su konusunda da, su verilmeye başlandı. Hamdolsun durmuyoruz, çalışıyoruz, çalışmaya da devam edeceğiz."

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Bozkurt ilçesinde vatandaşlara hitap ettikten sonra Jandarma Genel Komutanlığı Mobil Harekât Merkezi'ne geçti. Burada düzenlenen koordinasyon toplantısına başkanlık eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, bölgedeki çalışmalar ve son duruma ilişkin yetkililerden bilgi aldı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, ayrıca afette hayatını kaybedenlerin yakınlarıyla bir araya gelerek, kendilerine başsağlığı dileğinde bulundu.

CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN, SELDE HAYATINI KAYBEDEN FATİH KEŞAPLI’NIN CENAZE NAMAZINA KATILDI

Cumhurbaşkanı Erdoğan, sel ve su baskınlarının meydana geldiği Kastamonu'nun Bozkurt ilçesinde hayatını kaybeden Fatih Keşaplı için kılınan cenaze namazında saf tuttu.

Selde hayatını kaybeden 44 yaşındaki Keşaplı için Bozkurt Yeni Camisi'nde cenaze namazı kılındı. Namaza, Keşaplı'nın ailesi ve yakınlarının yanı sıra Cumhurbaşkanı Erdoğan, Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Ticaret Bakanı Mehmet Muş, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu da katıldı.

Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş tarafından kıldırılan cenaze namazı ve edilen duaların ardından konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Her nefis ölümü tadacaktır" ayetini hatırlatarak, şunları kaydetti: "Bunun nerede, nasıl olacağı belli değil. Tıpkı, Fatih kardeşimizde de olduğu gibi. Şöyle bir sorulsa 'böyle bir şey olur mu?' diye, kimse nerede, nasıl olacağını veya hocamızın da okuduğu ayette ifadesini bulan, 'ne zaman olacağına dair', bunu ifade etmek mümkün değildi. Netice itibarıyla böyle bir sel afeti ve bu sel afetinin neticesinde de Fatih kardeşimizi Hakk'a uğurluyoruz. Rabbim inşallah mekânını cennet eylesin ve sevgili Habibi'nin Liva-ül hamd ismiyle müsemma sancağı altında bizleri haşru cem eylesin. Zaten hocam helalliklerimizi de aldı. Tekrarına da gerek yok. Benim de Fatih'le ilgili arkadaşlardan aldığım bilgiler onun ne denli samimi olduğunu, Sırat-ı Müstakim üzere olduğunu öğrendim. İnşallah mekânı cennet olsun."

Konuşmasının ardından Fatih Keşaplı için Fatiha okuyan Cumhurbaşkanı Erdoğan, tabutun taşınmasına da omuz verdi.

Resimleri büyütmek için üzerine tıklayınız...

Kaynak:HÜR24 Haber/ tccb.gov.tr

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.