Cumhurbaşkanı Erdoğan: Söz konusu israil olunca uluslararası yapıların ne kadar işlevsiz olduğunu gördük

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Söz konusu israil olunca uluslararası yapıların ne kadar işlevsiz olduğunu gördük
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Gazze'deki katliamlara karşı dünyanın acizliğine işaret ederek, "Söz konusu israil olunca bize örnek gösterilen, güvenmemiz, itibar etmemiz gerektiği söylenen yapıların ne kadar aciz ve işlevsiz olduğunu hep birlikte gördük." dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, NEST Kongre Merkezi'nde düzenlenen 3. Antalya Diplomasi Forumu'nun resmî açılışında konuştu.

Üçüncü yılına giren Ukrayna krizinde Antalya'daki başlayan İstanbul süreciyle bir üst seviyeye çıkan barış umutlarının, gerekli destek verilmediği için akim kaldığını aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, "On binlerce insanın hayatını kurtaracak, yaşanan acının yıkımının önüne geçecek tarihî bir fırsat heba edildi, daha doğrusu sabote edildi. Ancak kural temelli uluslararası düzenin iflas bayrağını asıl çektiği yer Gazze olmuştur." ifadelerini kullandı.

"Milyarca insanın uluslararası sisteme, adalete ve hukuka dair inancı da yok edildi"

Gazze'de 7 Ekim 2023'ten bu yana yaşanan barbarlığı ve katliamları herkesin içi kanayarak takip ettiğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: "israilin sivil yerleşim yerlerini hedef alan kasıtlı saldırıları sonucunda bugüne kadar çoğu çocuk ve kadın 30 bin Gazzeli şehit edildi. 70 binden fazla Filistinli yaralandı ve yaklaşık 2 milyon insan evlerinden göçe zorlandı. Burada bir hususu çok açık ve net ifade etmek isterim; Gazze'de sadece çocuklar, kadınlar ve siviller canice katledilmedi. Aynı zamanda milyarca insanın uluslararası sisteme, adalete ve hukuka dair inancı da yok edildi. Söz konusu israil olunca İnsan Hakları Evrensel Beyannamesinin, görevi küresel barışı temin olan Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin, Avrupa Birliği'nin sürekli hak ve hukuktan bahseden kurumlarının tarafsızlıktan dem vuran uluslararası basın yayın organlarının hâsılı yıllardır bize örnek gösterilen, güvenmemiz, itibar etmemiz gerektiği söylenen yapıların ne kadar aciz ve işlevsiz olduğunu hep birlikte gördük."

"Gazze'de yaşananlar kesinlikle bir savaş değildir, bir soykırım girişimidir"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: "Gazze'de yaşananlar kesinlikle bir savaş değildir, bir soykırım girişimidir. Çünkü savaşın bile uyulması gereken bir ahlakı, adabı ve hukuku vardır. Ana kucağındaki yavruları açlığa ve susuzluğa mahkûm eden, hastaneleri, kiliseleri, camileri, okulları, üniversiteleri, mülteci kamplarını, ambulansları bombalayan dün olduğu gibi gıda yardımı almak için sırada bekleyen sivilleri kalleşçe, onursuzca hedef alan bir barbarlıktan bahsediyorum. Ailesiyle güvenli bir yer ararken araçları israil güçleri tarafından vurulan ve tüm ailesini kaybeden 6 yaşındaki Hind Receb'in hikâyesi, trajik bir hikayeye dönüşmüştür. Aslında Gazze'de öldürülen 15 bine yakın masum çocuğun da hikâyesidir o. 'İnsanlık olarak beni almaya gelecek misiniz? Korkuyorum' diyen 6 yaşındaki bir kız çocuğunun hayatını, 12 gün boyunca kurtarmayı başaramadık. Maalesef Hind'le birlikte diğer Gazzeli çocuklara karşı sorumluluklarımızı da tam manasıyla yerine getiremedik."

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "israilin Gazze'ye yönelik saldırılarının ilk gününden itibaren Türkiye olarak ortaya koydukları çabalara, bölgeye gönderilen 37 bin tona varan insani yardımlara, küresel ölçekte yürütülen tüm diplomatik temaslara, refakatçileri dâhil 900'den fazla Gazzeli hastanın Türkiye'ye getirilmesine rağmen, bunun mahcubiyetini iç dünyalarında yaşadıklarını" söyledi.

"Uluslararası toplumu, gazze'ye ve filistin davasına sahip çıkmaya davet ediyorum"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Uluslararası Adalet Divanının, işgalci "israilin soykırımı önlemesi yönünde aldığı ihtiyati tedbir kararı ortada olmasına rağmen", Netanyahu yönetiminin işgal, yıkım ve katliam politikalarını dün olduğu gibi pervasızca sürdürebildiğini anlattı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü: "israile ilk günden beri koşulsuz destek veren Batılı güçler ise 'tazıya tut, tavşana kaç' diyen ikiyüzlü politikalarıyla dökülen kana ortak oluyor. Sözler eylemle desteklenmedikçe ne Filistin'deki zulmü durdurmak ne de uluslararası sisteme güveni yeniden inşa etmek mümkündür. Uluslararası toplum, Filistin halkına olan borcunu ancak Filistin Devleti’nin kurulmasıyla ödeyebilir. Bunun için 1967 sınırları temelinde, başkenti Doğu Kudüs olan bağımsız, egemen ve coğrafi bütünlüğü haiz Filistin Devleti’nin teşekkülü şarttır."

"Bu maksatla garantörlüğü de içerecek şekilde sorumluluk almaya Türkiye olarak hazır olduğumuzu belirttik" diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: "Gelecekte de Filistinli kardeşlerimize gereken desteği verecek, Gazze'nin yeniden toparlanmasına da elimizden gelen katkıyı sağlayacağız. Buradan bir kez daha uluslararası toplumu, Gazze'ye ve Filistin davasına samimiyetle sahip çıkmaya davet ediyorum. Dünyanın dört bir yanında hemen her hafta meydanları dolduran, zulmü lanetleyen, tüm baskılara rağmen gerçekleri cesaretle dile getiren tüm Filistin dostlarına şükranlarımı sunuyorum. Forumumuzun, bir daha benzer katliamların yaşanmaması için neler yapabileceğimiz noktasında verimli tartışmalara vesile olmasını diliyorum." (İLKHA)

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.