Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan altılı masanın "Cumhurbaşkanı modeline" tepki
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ATO Congresium’da düzenlenen “Yüz Yüze Türkiye Esnaf Buluşması” programına katılarak bir konuşma yaptı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, dünyanın her yerinde esnafın bulunduğunu ama Türkiye'nin esnafının ve onların misyonunun çok farklı olduğunu belirtti.
Son 20 yılda, esnafa verilen destekleri saymanın saatler hatta günler süreceğine dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi: "Mesela, esnafımızın Halkbank'tan kullandıkları faiz indirimli kredi limitini 5 bin liradan 500 bin liraya çıkardık. Yatırımlardaki kredi limitini 1,5 milyon liraya yükselttik. Politika faizindeki düşüşe paralel olarak esnafımızın kullandığı kredilerdeki hazine sübvansiyonunu yüzde 50'ye kadar artırdık. Son olarak esnafımıza tahsis ettiğimiz 100 milyar liralık kaynak için Halkbank kredilerinin faiz oranını yüzde 9,5'tan yüzde 7,5'a indirdik. Hazinemiz, esnafımızın kredi indirimlerini desteklemek için geçtiğimiz yıl 10 milyar liralık bir kaynak kullandı. Cumhuriyetimizin 100'üncü yılında 100 milyar lira esnaf kredisi parolasıyla hayata geçirdiğimiz destek paketinden şimdiye kadar 136 bin esnafımız faydalandı. Yaklaşık 3 ay gibi kısa sürede, toplam 45 milyar liraya ulaşan kredi kullanım miktarı günden güne artıyor. Esnafımızın çok büyük teveccüh gösterdiği bu destek paketinin limitini 50 milyar lira ilaveyle toplamda 150 milyar liraya çıkartıyoruz. Ayrıca birinci ve ikinci risk grubunda bulunan ve hâlihazırda esnaf başına 500 bin lira olan kredi üst limitinden diğer risk gruplarındaki esnaflarımıza da haziran ayı sonuna kadar yararlanma imkânı getiriyoruz. Böylece, binlerce esnafımızın daha yüksek tutarda finansmana erişmesini temin ediyoruz."
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Halkbank'tan Paraf TROY Esnaf Kredi Kartı bulunan esnafın, kredi kartı harcamalarına 3 ay ödemesiz olmak üzere toplam 12 ay vadeli ve yüzde 9,75 gibi düşük faiz oranıyla taksitlendirme yapabileceğini ifade etti.
Paraf TROY Esnaf Kredi Kartı olan esnafın ham madde, malzeme ve benzeri alımlarında kullandığı kredi kartı üst limitini de yüzde 50 oranında artırarak 100 bin liradan 150 bin liraya yükselttiklerini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, şu değerlendirmelerde bulundu: "Yeni müjdelerimizin esnaf kardeşlerimize hayırlı olmasını diliyorum. Ülkemizdeki 2,1 milyon esnaftan 1 milyonunun ortağı olduğu kredi ve kefalet kooperatiflerimizin sayısını 932'ye çıkartarak, hizmet ağını genişlettik. Geçtiğimiz yıl, esnafımızın sadece bu kooperatiflerimiz vasıtasıyla kullandığı kredi bakiyesi 123,2 milyar lirayı bulmuştur. Bunun da 90,5 milyar lirası faiz indirimli kredidir. Cumhuriyet tarihinin en büyük sosyal konut hamlesinin bir ayağını da 'İlk İş Yerim' projesi oluşturmaktadır. Özellikle genç girişimcilerimizi İlk İş Yerim projesiyle uygun şartlarda iş yeri sahibi yapıyoruz. Aynı şekilde 1 milyon altyapılı arsa kampanyamızdan en başta esnafımızın yararlanacağını düşünüyoruz. Birlikte üreterek, çalışarak, ülkemizi hedeflerine ulaştırana kadar bize durmak, dinlenmek yok. Geçtiğimiz dönemde sadece küresel krizlere karşı insanımızı korumakla kalmadık, ekonomi programımızı hem önümüzdeki engelleri aşacak hem de daha büyük hedeflere yönelebilmemizi sağlayacak şekilde yeniden oluşturduk."
"Altı kaptan bir gemiyi batırır"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: "Yeni yönetim sistemimize göre seçimlerde cumhurbaşkanı ayrı, Meclis'te görev yapacak milletvekilleri ayrı seçiliyor. Biz Cumhur İttifakı'nın adayı olarak aylardır milletimizin huzurundayız. Bir yandan bugüne kadar yaptıklarımızı anlatıyor bir yandan Türkiye Yüzyılı vizyonumuzla geleceğimize ışık tutuyoruz. Ama er meydanı olan seçim meydanında mücadele tek kişiyle olmuyor. Daha önceki Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde karşımıza adaylar çıkmıştı. Onlarla yarışmış ve milletimizin teveccühüyle sandıkta ipi göğüslemiştik.
Şimdi seçime kaldı şurada 4-5 ay ama hâlâ karşımıza çıkabilen veya çıkartılabilen bir aday yok. Gerçi haklarını yemeyelim, bir masa kurmuşlar, etrafında altı kişi gözüküyor. Bir de gözükmeyen var yedi. Tabii bunun dışında kimler var bilmiyoruz. Ha bire toplanıp duruyorlar. Her defasında millet bekliyor ki aday çıkarsınlar da ülke ve millet için hayırlı bir yarış başlasın. Herkes bir aday ismi beklerken masadan çıka çıka ülkeyi altı kişiyle yönetecekleri kararı çıktı. En iyi siz bilirsiniz, altı kaptan bir gemiyi batırır. Tek kaptanla bir gemi gider. Yedekler ayrı. İki şoför bir arabaya muhakkak kaza yaptırır. Bunlar ise görünürde altı kişiyle, Allah bilir aslında kaç kişiyle ülkeyi yönetmeye talibiz diyorlar."
Muhalefetin, "Parlamenter Sisteme tekrar geçeceğiz" diyerek çıktığı yolda dönüp dolaşıp "sonunda dünyada eşi benzeri olmayan" bir sistem icat ettiğini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Biliyorsunuz ülkemizde cumhurbaşkanı için en az her iki kişiden birinin oyunu almak gerekiyor ama bunların seçtiği cumhurbaşkanı, oyunu aldığı en az iki kişiden birine değil masadaki altı kişiye karşı sorumlu olacakmış" dedi.
Güven ve istikrar kavramlarının çok önemli olduğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: "Ülkenin ve halkın hiçbir hayati meselesinde kendi özgür iradesiyle karar alamayacak birini millet niye cumhurbaşkanı diye başına geçirsin ki? Oyu millet verecek, ülkeyi altı kayyum yönetecek. Bırakın davulun başkasının, tokmağın başkasının elinde olmasını bir tane davula altı tokmak birden inecek. Bir yanda 25-30 milyon insanın oyunu alan cumhurbaşkanı olacak, diğer tarafta çoğu birkaç yüz bini bile bulmayan oy gücüyle onu yöneten 6 kişi olacak. Bu modeldeki cumhurbaşkanının Anadolu'daki insanımızın kargaları uzak tutsun diye tarlasına koyduğu bostan korkuluğundan daha fazla iradesi, daha fazla şahsiyeti, daha fazla iktidarı olabilmesi mümkün mü?
Millet ülkeyi yönetecek cumhurbaşkanı arıyor, bunlar cumhurbaşkanını yönetecek, altı kişinin derdine düşmüş. Bu çarpıklığın, bu akıl tutulmasının, bu ihtiras kumkumasının bedelini de millet ödeyecek. Yok öyle. Bu millet bu oyunu bozar arkadaş. Bu millet seçim meydanlarında hiçbir projeyi, verdiği hiçbir sözü kifayetsiz muhterislerin kurduğu masadaki ağa babalarından izin ve icazet almadan gerçekleştiremeyecek kişiyi oraya çıkarmaz. Yıllarca istikrarsızlıktan, yürütmedeki çift başlılıktan çok çekmiş, bizim gibi ülkeye böyle bir model önermek en başta millete hakarettir."
Daha önce Türkiye'de 6 ayda, yılda ve 1,5 yılda seçimler yapıldığını anımsatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "İstikrar diye bir şey kalmış mıydı? Hayır. Meselenin çok daha vahim yanı 'mutabakata vardık' dedikleri bu sistemin mevcut anayasamıza alenen aykırı olmasıdır. Anayasanın vermediği bir yetkiyi kullanmaya çalışmanın adı demokrasi değil sivil darbe teşebbüsüdür. Milletimiz nasıl bürokratik vesayete, sokak vesayetine, terör örgütleri eliyle koparılmak istenen silah vesayetine boyun eğmemişse altılı masadaki muhterislerin sivil vesayetine karşı da dimdik duracaktır" diye konuştu.
"Uzaktan kumandayla hareket edecek bir cumhurbaşkanı adayına oy verin" demenin milletin aklıyla alay etmek olduğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "85 milyon yerine altılı masadaki genel başkanlara hizmet edecek bir kuklayı 'aday' diye millete dayatmak, kibrin ve bencilliğin dik alasıdır. Milletimiz ne böyle bir adaya oy verir ne de bu adayın iradesine ipotek koyan vasilerine itibar eder" dedi.
"Horozun çok olduğu yerde sabah olmazmış" diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bu kadar çok cumhurbaşkanı silüetinin olduğu yerde eser de olmaz, hizmet de olmaz. Daha da önemlisi ülkemizin, dünyanın ve bölgemizin içinde bulunduğu fırtınalı sularda böyle bir yönetimle yol alması, savaşlardan krizlere uzanan gerilimleri başarıyla yönetmesi mümkün değildir. Esnaf ve sanatkârlarımızın her zaman olduğu gibi 2023'te de ülkesi ve kendileri için en doğru, en hayırlı olanı yapacaklarından şüphe duymuyorum" ifadelerini kullandı. (İLKHA)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.