Diyarbakır İl Müftüsü: “Kadir Gecesi’ni ailemizle birlikte ibadetlerle geçirelim”
On bir ayın sultanı Ramazan-ı Şerif'in 27'nci gecesine denk gelen ve Kur'an-ı Kerim'in indirildiği gece olarak bilinen Kadir Gecesi hakkında İLKHA'ya konuşan Diyarbakır İl Müftüsü Yavuz Selim Karabayır, önemli tavsiyelerde bulundu.
Kadir Gecesi'nin bin geceden daha hayırlı olduğunu belirten Karabayır, "Rahmeti olan Rabbimiz kullarına merhameti gereği kutsal gün ve geceler ikram etmiş. Kulları kendisine döndüğünde onları rahmetle karşılayacak, affedecek ve ikramına boğacak günler ve zamanlar nasip eylemiş. Ramazan ayını müşahede ettik ve Ramazan ayı içerisinde de Kur'an-ı Kerim’de sabit olan ve hakkında bir sürenin inmiş olduğu geceyi de yarın akşam idrak edeceğiz. Kadir süresindeki ayette bin geceden daha hayırlı olduğu söyleniyor. Buda Rabbimizin rahmeti gereğidir. Bu gecen önemli olduğu özelliği ise, Kur'an-ı Kerim’in nazil olmasıdır.” dedi.
"Bu geceyi bir fırsat bilip, ibadetlerle geçirmemiz gerekiyor"
“Bu geceyi bir fırsat bilip, ibadetlerle geçirmemiz gerekiyor.” diyen Karabayır, şunları söyledi:
“Ramazan ayında zekatımızla oruçlarımızla sadakalarımız ve dualarımızla Rabbimizin rızasını aradık ve istedik. Bu gecede bütün duygularımızla birlikte Rabbimize teveccüh ediyor, İnşallah Kur'an-ı Kerim'in daha iyi anlaşılabilmesi için güzel bir sosyal adaletin sağlandığı, insanların birbirine güvendiği ve kardeş olduğu, huzurun hâkim olduğu, iyiliğin şiar edilmiş olduğu bir toplum oluşturmak için Kur'an-ı Kerim'in düsturlarına ne kadar sahip olduğumuza icabet eder. İslam’ın bize gösterdiği ahlakının gereği çevremizdeki muhtaç insanların, garip insanların gönüllerinden ve yüreklerinden tutulmasını bekleyen insanlarımızın da yüreklerinden ellerinden tutmamız icap ediyor.”
Her gecenin Kadir Gecesi gibi değerlendirilmesi gerektiğinin altını çizen Karabayır, Kur'an-ı Kerim’i sadece lafzen okumak, onu sadece bir sevap makinası gibi görmek, sadece ölülere okumanın doğru olmadığını ifade etti.
Karabayır, “Kur'an-ı Kerim, diriler için nazil olmuştur. Hayatımıza tatbik ettiğimiz kadar onun kıymetini daha iyi anlamaya çalışacağız. Kaldı ki ona uyunca da hayatımızın çok huzurlu olacağını düşüneceğiz. Kadir Gecesi, kısaca kadir bilmek demektir. Rabbimizin, Peygamberimizin ve Kur'an-ı Kerim’in kadrini bilelim. Allah'ın bize bahşettiği bütün milli ve manevi değerlerin değerini bilelim. Her geceyi Kadir Gecesi bilmek şuuruyla Rabbimize kullukta devam edelim.” şeklinde konuştu.
"Camideymiş gibi Kur'an-ı Kerim okuyalım, namazlarımızı kılalım"
Kadir Gecesi'nde yapılması gerekenlerle ilgili Karabayır, şu tavsiyelerde bulundu:
“İnşallah Kadir Gecesi’nde yapacağımız duaların hürmetine bu salgın hastalığa karşı bütün insanlığı ve memleketimizi kurtarır. Bu yıl biraz mahcup ve mahsup olduk. Teravih namazlarımızı camilerde kılamadık. Buradan derler alınması gerekiyor ve bu da bizim için bir nimettir. İnşallah salgından sonra camilerimizi iyi anlamamız ve doldurmamız icap ediyor. Kadir Gecesi’nin hürmetine camilerin kıymetini de bilmiş olduk ama diğer taraftan da evlerimizi cami yapmış olduk, bu da bir ikramdı. Kadir Gecesi’nde yine evimizdeyiz ve Kadir Gecesi’ni bu yıl evimizde ailemizle birlikte karşılayacağız. Bu duruma üzülmeye gerek yok bu da bir nimettir. İnşallah evlerimizden göklere uzanacak olan niyazlar, dualar, bizi tekrar eski huzurlu günlerimize döndürecektir. Kadir Gecesi'ni evimizde dualarla, Kur'an-ı Kerim okuyarak, namazlarımızı kılarak sanki camideymiş gibi ibadetlerimize devam edelim. Bu vesileyle bütün İslam aleminin kadir gecesini tebrik ediyorum.” dedi. (İLKHA)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.