Diyet beyinde başlar!
Medamerikan Tıp Merkezi Beslenme Uzmanı Müge Arslan beslenmedeki temel sorunların yetersiz, dengesiz ve sağlıksız beslenme olduğuna dikkat çekiyor. Arslan; “Diyet kavramının oluşmasındaki en önemli etken; toplumun yanlış, yetersiz ve dengesiz beslenmesi ve beraberinde getirdiği; başta obezite olmak üzere, kardiyovasküler hastalıklar, diyabet, hipertansiyon gibi birçok sağlık sorunu olduğunu görüyoruz. Diyete başlarken beyni hazırlamak çok önemli. Kişinin öncelikle diyette aç kalacağını, sevdiği lezzetlerden uzak durması gerektiğini düşünmesi doğru değil. Diyet; uzun dönemde davranış değişikliği yaratabilmektir” dedi.
Medamerikan Tıp Merkezi Beslenme Uzmanı Müge Arslan, diyetin beş ilkesi olduğunu söylüyor ve bunların; sevgi, güven ne inanç, hedefi doğru belirleme, emek ve azim ile başarı olarak sıralıyor.
Arslan, insanların diyete başlamadan önce ve başladıktan sonra yaşadıkları endişeleri aktarıyor. Arslan, “Belli bir süre kilo verdim ve sonra tekrar verdiğim kiloları geri aldım, eyvah diyete başlıyorum, pasta, makarna, pilav ve lahmacuna veda etmek zorundayım, aç kalacağım, sebze ve meyveyle hayat geçmez” gibi endişe ve soru işaretleri taşıdıklarına vurgu yapıyor. Oysaki diyet hiç de düşünüldüğü gibi; sevilen yiyeceklerden uzak kalınan, sadece sebze ve meyve tüketilerek geçirilen bir süreç değildir. Diyet; kişilerin yaşam tarzlarına adapte edilmiş listelerle, sevilen yiyeceklere de yer verilerek, sosyal yaşantı kısıtlanmadan, uzun dönemde davranış değişikliği yapmaktır. Aslında diyet; uzun dönemde davranış değişikliği yaratabilmektir. Diyete başlamadan önce öncelikle beyin diyeti yapılmak önemli.
Beyin diyetinin 5 ilkesini uyguladıktan sonra diyet sürecinin başladığına dikkat çeken Arslan, beyin diyeti sayesinde diyete bakış açısını öğrenmek ve beraberinde getirdiği başarıya daha kısa sürede sahip olmanın mümkün olduğunu aktarıyor.
BEYİN DİYETİNİN 5 İLKESİ NEDİR?
SEVGİ
Hayatın her evresinde ve her şeyde olduğu gibi işe kendinizi sevmekle başlayacaksınız.
Kendinizi seveceksiniz ki; içinizdeki potansiyelin ve gücün farkına varabilin.
Sevmekten korkmayın, çünkü unutmayın ki sevgi paylaştıkça çoğalır.
GÜVEN VE İNANÇ
Güven ve inanç birbiriyle kardeş kavramlardır. Yaşamda elde edilen tüm başarılar ve gerçek diye tabir edilen her şey güven ve inanç üzerine kuruludur. Bu nedenle hayatta başarılı olmak için öncelikle kişi kendine güvenmelidir. Başarıya ulaşmak için en önemli unsurlardan biri şüphesiz inanmak ve güvenmektir. Diyet sürecinde; kişinin hem kendisine hem de bu süreçte yol gösterecek diyetisyenine güveni ve inancı tam olmalıdır.
HEDEFİ DOĞRU BELİRLEMEK
Hedefiniz geçici başarılar olmamalıdır; asla kısa sürede çok kilo kaybetmek hedeflememeli. Hedefi her zaman uzun kalıcı başarılar üzerine belirlemeli, uzun dönemde sağlıklı kilo kaybını ve kaybedilen kiloların geri alınmaması hedeflemeli.
EMEK VE AZİM
Hayatın her evresinde olduğu gibi bu evrede de, geçirilen bu süreçte de emek vermek gerekiyor. Diyet sürecinde; her zaman aynı hızla ve aynı miktarda kilo kaybı olmayabilir. Dönemsel olarak metabolizmada yavaşlamalar hatta duraksamalar olabilir. Fakat bu dönemde diyetisyenin önerilerine uyarak, gösterdiği yolda emin ve vazgeçmeden ilerlemek, başarıya olan inancı kaybetmek ve diyetisyen tarafından düzenlenen listeyi özenle uygulamaya devam etmek önemli.
5. BAŞARI
Sevgi, inanç, doğru belirlenen hedef ve emek sonrasında elde edilen başarı, yeterli ve dengeli beslenerek, aç kalmadan, yaşam tarzına adapte edilmiş ve sosyal yaşantının kısıtlanmadan yaşanan kalıcı kilo kaybı başarıyı getiriyor.
Kaynak:HÜR24 Haber
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.