Elazığ'da "Dünya Kudüs Günü" açıklaması

​Elazığ Yeni İhya-Der tarafından "Dünya Kudüs Günü" dolayısıyla basın açıklaması düzenlendi.

Kur’an-ı Kerim tilavetiyle başlayan basın açıklamasına HÜDA PAR Elazığ milletvekili adayları Avukat Mahmut Şahin, Yusuf Yüksel ve vatandaşlar katıldı.

Basın açıklamasını okuyan Yeni İhya Der Başkan yardımcısı Mehmet Zülfü Öztürk, Kudüs’ün sadece bugün değil, İslam tarihi boyunca tüm zamanların gündeminde olduğunu belirtti.

Kudüs’ün, vahye dayanan tüm zamanlar için mukaddes bir şehir olduğunu belirten Öztürk, "Müslümanların ilk kıblesi olan Mescid-i Aksa'yı bağrında barındırması ve Peygamberimizin isrâ ve Mirac mucizesine şahid olması bu üstünlüğünün sebeplerinin başında gelir. Evet, bugün günlerden Kudüs. Bugün Kudüs'ü konuşmamızın, gündemimizde tutmamızın tek bir sebebi var. Barbar Siyonistlerin, mukaddes topraklarda işlediği katliamlar, vahşet ve süregelen işgal . İslam coğrafyasındaki acıların ana merkezi olan Siyonist işgal sonlanmadıkça acılarımız dinmeyecek, tefrika ve fitne son bulmayacaktır." dedi.

"Bugün günlerden Kudüs ve bizler unutmadık!"

Geçmişte yaşanan katliamları hatırlatan Öztürk, "Ne 1948'deki Deir Yasin katliamını, ne 1981'de Beyrut, ne 1982’de Sabra-Şatilla katliamını, ne 1994'te El-Halil katliamını, ne Cenin, ne Gazze ve ne de Mavi Marmara katliamını unutmadık, unutmayacağız. Bugün günlerden Kudüs! İhanetin bedelinin ödetildiği Hayber'i, 2006’da 33 gün savaşını, 2009’da Furkan savaşı zaferini unutmadık, unutmayacağız. Milyonlarca Müslüman kanının akmasında direk veya dolaylı olarak pay sahibi olan Siyonist teröristler şunu bilsin ki, akıbetleri geçmişlerinden farklı olmayacaktır. İşledikleri her cürmün hesabını hem dünyada hem ahirette ödeyecek, akıttıkları kanda boğulacaktır." şeklinde konuştu.

"Artık siyonistlerle olan askeri ve ekonomik iş birliklerini sonlandırın."

Son olarak İslam ülkelerinin yöneticilerine seslenen Öztürk, şunları söyledi: "Nedir bu zillet haliniz? Artık prangalarınızdan ne zaman kurtulacaksınız? Esareti bu kadar mı kabullendiniz? Neden idare ettiğiniz toplumların sesini duymuyorsunuz? Neden müntesibi olduğunuz İslam'ın izzetine göre hareket etmiyorsunuz? Neden hâlâ siyonistlerle ve onun topraklarımızdaki uzantılarıyla askeri ve iktisadi iş birlikleri yapıyorsunuz?

Daha önceleri defalarca taleplerimizi dile getirdik. Bunları yineliyoruz; Artık siyonistlerle olan askeri ve ekonomik iş birliklerini sonlandırın. Kudüs'ü Filistin'in başkenti ilan edin ve buna ilişkin pratik adımlar atın.  Yıllardır büyük sıkıntılar çeken, saldırılara uğrayan Gazze'nin üzerindeki ablukanın kalkması için her türlü baskıyı oluşturun.  Siyonist sermayenin ülkenizde ticaret yapmasına izin vermeyin. Filistin topraklarını işgal altında tutan siyonistlerin meşru olmayan rejimini tanımaktan da vazgeçin. Kudüs ve Mescid-i Aksa'nın özgür kalmasında samimi olanlar, bu pratik adımları atmalıdırlar. Şikâyet ve sitem, icra makamında olanların işi değildir. Hükümet edenler bunun gereğini yapmakla mükelleftir. Yoksa bu mazlum halkın eli hem dünyada hem de ahirette siz yöneticilerin yakasında olacaktır." (İLKHA)