Erbaş: Milletimiz bu yıl 745 bin 535 hisse kurbanını bize emanet etti

Erbaş: Milletimiz bu yıl 745 bin 535 hisse kurbanını bize emanet etti
Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, “Milletimiz bu yıl 745 bin 535 hisse kurbanını bize emanet etti. Bunu yurt içinde ve yurt dışında şöyle kaba taslak düşündüğümüz zaman 35 milyon insana ulaştırıyoruz ve bu çok büyük bir iyilik hareketidir.” dedi

Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş’ın daveti üzerine "İslam Ülkeleri Hac Organizasyon Başkanları Bayramlaşma Buluşması" Mekke’de yapıldı.

Programın açılış konuşmasını yapan Erbaş, katılımlarından dolayı davetlilere teşekkür ederek, "Haccımızın makbul ve mebrur olmasını Yüce Allah’tan niyaz ediyorum." ifadelerini kullandı.

Erbaş, haccın her yönüyle büyük bir ibadet olduğunu belirterek, "Her bir menasiki ile bizlere İslam’ın temel ilke ve değerlerini öğretir, varoluşumuzun hikmetini, yaratılışımızın gayesini hatırlatır, güzel ahlakı gösterir." diye konuştu.

"Hacda, yeryüzünün her yerinden gelen kardeşlerimizle bir ailenin fertleri gibiyiz"

Müslümanlar açısından hayatın iki vazgeçilmez ilkesi olduğuna işaret eden Erbaş, "Birincisi bizi Allah’a imanda buluşturan tevhit, ikincisi ise bizleri kardeşlik şuurunda buluşturan vahdettir. Hac, tevhit ve vahdeti bir arada ve en güçlü şekilde yaşadığımız bir ibadettir. Tevhit inancının ve ümmet bilincinin yeryüzüne ilanıdır. Aynı inanç, aynı duygu ve aynı amaç doğrultusunda evrensel kardeşlik buluşmasıdır. Burada yeryüzünün her yerinden gelen kardeşlerimizle bir ailenin fertleri gibiyiz." dedi.

Başkan Erbaş, "Müminler ancak kardeştirler." ayet-i kerimesini hatırlatarak, bu kardeşlikte asabiyetin, dillerin, renklerin, statülerin önemi, mezhebin, meşrebin, doğu-batı ve kuzey-güney ayrımı olmadığına işaret etti.

"Hac, ahlakı bize hatırlatan ve canlı tutan büyük bir imkan ve ibadettir"

Müslümanların bir vücudun azaları gibi birbirine duyarlı olduğunu belirten Erbaş, "Bir binanın tuğlaları gibi birbirine bağlıdır, bir tarağın dişleri gibi yan yanadır. Hac, bu bilinci ve ahlakı bize hatırlatan ve canlı tutan büyük bir imkan ve ibadettir. Bize düşen, burada yaşadığımız kardeşliği ve vahdeti gittiğimiz her yere götürmektir, buradan döndükten sonra da omuz omuza, yan yana kıyama durmaktır." diye konuştu.

"Müslümanlar aralarındaki iletişimi ve vahdet bilincini en güçlü hale getirmek zorundadır"

Erbaş, dünyanın küresel sorunların kuşatması altında olduğuna dikkati çekerek, şöyle konuştu:

"İnsanlık, İslam’ın hak, hukuk, rahmet ve merhamet ilkelerine muhtaçtır. İnsanlığı muhtaç olduğu değerlerle buluşturmak ise Müslümanların iman ve kulluk sorumluluğudur. Ancak, bu sorumluluğu gölgede bırakan çok ciddi tehdit unsurlarının Müslüman coğrafyadaki varlığını hepimiz görüyoruz. Özellikle dini değerler istismar edilerek üretilen korkunç bir fitne, tefrika ve anarşi, hayati bir sorun olarak önümüzde duruyor. Bunun için Müslümanlar aralarındaki iletişimi ve vahdet bilincini en güçlü hale getirmek zorundadır."

"İslam’ın en güzel ve doğru şekilde öğrenilmesi için ortak projeler geliştirmeliyiz"

Müslüman toplumların dini teşkilatlarının daha çok bir araya gelmesi gerektiğini belirten Erbaş, "Ortak çalışmalarımızı geliştirmeli güçlendirmeliyiz. Bilhassa din eğitimi ve öğretimi alanında güçlü çalışmalar yapmalıyız. İslam’ın en güzel ve doğru şekilde öğrenilmesi için ortak projeler geliştirmeliyiz. Din hizmeti, aile ve gençlik hizmeti gibi alanlarda beraber çalışmalıyız. Gittikçe yükselen İslam düşmanlığı-İslamofobya karşısında ortak tedbirler almalıyız." değerlendirmesinde bulundu.

Konuşmasının sonunda temsilcilerin Kurban Bayramı'nı tebrik eden Erbaş, "Buradaki hacılarımızın sağlık ve selamet içinde ülkelerine dönmelerini Yüce Allah’tan niyaz ediyorum." dedi. (İLKHA)

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.