Erdoğan: Bu ülkede ezanları susturmaya kimsenin gücü yetmeyecek!
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cuma namazını Sultan 2. Abdülhamid tarafından 1885'te mimar Nikolaidis Jelpuylo'ya yaptırılan ve restorasyonu tamamlanan Yıldız Hamidiye Camisi'nde kıldı ve daha sonra caminin açılışını gerçekleştirdi.
Vatandaşlara seslenen Cumhurbaşkanı Erdoğan, inşasının üzerinden 132 yıl geçtikten sonra restore edilen Yıldız Hamidiye Camisi’nin ülkeye ve tüm İslam âlemine hayırlı olmasını diledi.
“YILDIZ HAMİDİYE CAMİİ, İSTANBUL İÇİN MÜSTESNA BİR ESER”
Caminin banisi Sultan Abdülhamid'i rahmetle andığını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, Osmanlı, Selçuklu ve Endülüs mimarisinin özelliklerini bünyesinde toplayan caminin, kendine has güzellikleriyle İstanbul için müstesna bir eser olduğuna dikkat çekti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, inşasından bugüne, caminin yaşatılmasında emeği geçen imam, müezzin, kayyum olarak hizmet veren herkese, yaptıkları ibadetlerle bu eseri mabede çeviren cemaate şükranlarını sunduğunu ifade etti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bilhassa, yine böyle bir cumayı Yahya Efendi Dergâhında kıldığımız, 21 yıl bu caminin mihrabında görev yapan Abdullah Hocamızla orada bir araya gelmiştik. Cumayı orada kıldık. Cumadan sonra sanki bir vedalaşmaydı o. Birbirimizle kısa da olsa ayaküstü muhabbetimiz oldu. Benim bir yurt dışı seyahatim vardı. O seyahatte onun ebedi âleme irtihalini duydum” diye konuştu.
Merhum Abdullah Hatipoğlu'na Allah'tan rahmet dileyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, Hatipoğlu için vatandaşlarla birlikte Fatiha okuyarak, “Biz kendisini İslam ve Kur’an aşığı muttaki bir mümin olarak biliyoruz, Rabbimin katında da inşallah bu şekilde muamele göreceğine inanıyoruz” dedi.
“ÜLKEMİZE VE MİLLETİMİZE SALDIRANLAR ÖNCELİKLE MABETLERİMİZİ HEDEF ALIYOR”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, camiler ve mescitlerin, buralarda beş vakit okunan ezanlar, kılınan namazlar, irat edilen vaazlar, hutbeler ve hıfzedilen Kur'an-ı Kerimler dolayısıyla İslamiyet'in “alametifarikası” olduğunu söyledi.
Millî şair Mehmet Akif Ersoy'un yazdığı İstiklal Marşı'nın, "Ruhumun senden ilahi şudur ancak emeli / Değmesin mabedimin göğsüne namahrem eli / Bu ezanlar ki şehadetleri dinin temeli / Ebedi yurdumun üstünde benim inlemeli" kıtasını okuyan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Mabetlerimizin göğsüne namahrem eli değdirmemek için bu coğrafyada bin yıldır kesintisiz mücadele ediyor, topraklarımızı kanlarımızla suluyoruz. Ecdadımız, Haçlı Seferleri'nden beri devam eden bu mücadelenin kahraman neferleri olma şerefine nail olmuşlardır. Bugün de ülkemize ve milletimize saldıranlar öncelikle dikkat edin, mabetlerimizi hedef alıyor. Hatırlarsanız 15 Temmuz'da Ankara Gölbaşı'ndaki Özel Harekât Başkanlığındaki mütevazı camimiz ve Beştepe Cumhurbaşkanlığı Külliyesindeki Millet Camimiz savaş uçaklarıyla bombalandı. İstanbul'da sela okunan pek çok cami, darbeciler tarafından kurşunlandı. İzmir'de yine sela okunan bir camiye ve oradaki görevlimize hoyratça saldırıldı. Bütün bunlar tesadüfi değildir. Ezanları susturmadan, bayrakları indirmeden ülkemizi işgal edemeyeceklerini bilenler, özellikle bu mekânlarımızı hedef alıyorlar. Allah'ın izniyle Türkiye'de ezanları susturmaya, bayrakları indirmeye kimsenin gücü yetmeyecektir” ifadelerini kullandı.
“İSLAM'IN VE ECDADIMIZIN MİRASI OLAN ESERLER, HOYRATÇA YOK EDİLİYOR”
Irak'ta, Suriye'de, Kudüs'te ve daha birçok yerde medeniyetin saldırı altında olduğunu sözlerine ekleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasına şöyle devam etti: “İslam'ın, bizim ecdadımızın hatta çok daha eski toplumların mirası olan eserler, hoyratça, alçakça, kasıtlı olarak yok ediliyor. Suriye'de bu böyle, Irak'ta bu böyle. Bunu acımasızca yapıyorlar. Türk milletinin en son ferdi nefes alıp verdiği sürece inşallah biz, böyle bir felaketi yaşamayacağız. Ecdadımızdan aldığımız emaneti, 'yürüyeceksin millet yürüyecek arkandan' diyor ya şair, evelallah bu millet buna prim vermeyecek. Yeni nesillere daha güçlü şekilde devretmek için bu mücadeleyi canımız pahasına sürdürmekte kararlıyız. Üzerimizdeki emanete halel getirmek şöyle dursun, burada olduğu gibi dinimizin alameti camilerimizi, mescitlerimizi ihya ediyoruz. Gerek camimiz gerekse şu gördüğünüz saat kulesi, hakikaten bir alametifarika. İnşallah Yıldız Sarayımızı yeniden ihya ediyoruz, her yanıyla dört dörtlük hâle getireceğiz. Bununla da kalmıyor, şimdi Çamlıca sırtlarında artık silueti tamamen ortaya çıkmış olan camimiz gibi tarihe mal olacak yeni abide eserler de inşa ediyoruz. Çamlıca Tepesindeki o camimiz de inşallah Cumhuriyet tarihinin hatta Osmanlı'ya da uzandığımızda belki de bir numara olacak. Cemaati itibarıyla, yoğunluğu itibarıyla bu denli büyük bir eseri inşallah şöyle 1-1,5 yıl içerisinde tamamlayacağız.”
“DİNİNİ, KÜLTÜRÜNÜ VE TARİHİNİ BİLEN KUŞAKLAR YETİŞTİRMEKTE KARARLIYIZ”
Dinini bilen, kültürünü bilen, tarihini bilen kuşaklar yetiştirmekte kararlı olduklarının altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ama bu, benim, hükûmetimizin tek başına işi değil. Hep beraber, anneler, babalar, hep beraber” şeklinde konuştu. Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Kim olduğunu, nereden geldiğini, nerede durduğunu, nereye gittiğini bilen nesiller yetiştirmek için var gücümüzle çalışmaya devam edeceğiz. Bu konuda eksikler olabilir fakat şu bir gerçek ki bizim milletimizin, insanımızın mayası sağlamdır, özü sağlamdır, ruhu sağlamdır. Böyle olduğu için de eksiklerimizi kısa sürede tamamlayacağımıza inanıyorum. Milletimizin ve tüm İslam dünyasının, tüm mazlumların ümidi olacak nesilleri biz yetiştireceğiz, hep beraber yetiştireceğiz. Camilerimizi gençlerimizle dolu olarak görmeye başladığımızda kani olacağız. O zamana kadar hem fiziki hem manevi altyapımızı geliştirmek için durmaksızın çalışacağız. Sadece kendimiz için değil, aynı zamanda gözünü bize dikmiş, kalbini bize yöneltmiş tüm kardeşlerimiz için de bunu başarmaya mecburuz” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasını şu cümlelerle tamamladı: “Yıldız Hamidiye Camisi’nin restorasyonunun hayırlı olmasını dileyerek, hükûmeti, Vakıflar Genel Müdürlüğü’nü, yüklenici firmaları ve emeği geçenleri tebrik ederek, “Rabbimden camimizde kılınacak namazları, edilecek duaları, okunacak Kur'an-ı Kerimleri katında kabul ve makbul kılmasını niyaz ediyorum.”
Kaynak:HÜR24 Haber
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.