Erdoğan'dan Suriye mesajı: Başlattığımız süreci farklı bir aşamaya geçireceğiz

Erdoğan'dan Suriye mesajı: Başlattığımız süreci farklı bir aşamaya geçireceğiz
​Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Müttefiklerimizin ağır silahları ile büyütülen bu yapı ortadan kalkmadıkça Türkiye kendini emniyette hissedemez. Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalıyla başlattığımız süreci inşallah çok yakında farklı bir aşamaya geçireceğiz." dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 11. Büyükelçiler Konferansı’na katılan büyükelçilere Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde öğle yemeği verdi.

Yemekte bir konuşma yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan, gelenekselleşen Büyükelçiler Konferansı’nın hariciye teşkilatıyla beraber diğer kurumlar için de geniş bir istişare zemini sunduğunu söyledi.

Yeni dönemde uluslararası sistemin çok merkezli bir yapıya doğru evrildiğine dikkat çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan şunları kaydetti: "Bu değişim öngörülemezliği artırmakta, karar alıcılar bakımından yeni riskleri beraberinde getirmektedir. Siyasi ve ekonomik kırılganlıkları dikkate aldığımızda, aslında sistemden ziyade ‘sistemsizlikle’ karşı karşıya kaldığımızı söylemek durumundayız."

"Suriye’de, Myanmar’da, Libya’da, Yemen’de çocuklar ölmeye devam ediyorsa burada gerçekten bir sistem sorunu var demektir" diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "İnsana sadece ve sadece insan olduğu için değer vermeyen bir anlayışın, küresel güvenliği ve huzuru sağlaması söz konusu olamaz" değerlendirmesinde bulundu.

Erdoğan, Türkiye'nin etrafı ateş çemberi ile kuşatılmışken asırlardır sürdürülen diplomasi geleneğinin dış politikaya kılavuzluğa devam edeceği belirterek Türkiye'nin 60 yılı aşkın NATO'ya üyeliğini, Avrupa Atlantik savunmasının temel taşı ve güvenlik politikasının ana sütunu olarak gördüklerini belirtti.

Erdoğan, "Özellikle NATO'ya bakışımızın esasını güvenliğin bölünmezliği, ittifak dayanışması, adil risk ve külfet paylaşımı teşkil ediyor. NATO müttefikimiz ve stratejik ortağımız ABD'den de bu çerçevede gerçek bir müttefike yaraşır adımlar atmasını bekliyoruz." dedi.

"Bu yapı ortadan kalkmadıkça Türkiye kendini emniyette hissedemez"

Bu kurumlarla ilişkilerde bugüne kadar samimi bir çaba harcadıklarını; üzerlerine düşeni fazlasıyla yaptıklarını belirten Erdoğan, "Angajman ve diyalogda ısrarcı olduk. Bununla birlikte Türkiye, müttefikleriyle veya müttefikleri olmadan milli bekasına yönelik her türlü tehdidi bertaraf etme hakkına sahiptir. Suriye'nin kuzeyindeki terör bataklığını kurutmak ülkemizin en öncelikli meselesidir. Güney sınırımızda adeta kanser hücresi gibi büyüyen, müttefiklerimizin ağır silahları ile büyütülen bu yapı ortadan kalkmadıkça Türkiye kendini emniyette hissedemez. Şayet bugün gerekeni yapmazsak, Allah korusun yarın bunu da ağır bedeller ödeyerek yapmak zorunda kalırız. Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı harekatlarıyla başlattığımız süreci inşallah çok yakında farklı bir aşamaya geçireceğiz. Böylece Suriyeli kardeşlerimizin huzur, esenlik, güven içinde yaşayacağı bir barış koridorunu kurmuş olacağız. Atılacak bu adımla hem Türkiye'yi hem de Avrupa'yı Suriye kaynaklı düzensiz göç baskısından kurtarmayı hedefliyoruz. Böylece 8 yıldır vatan hasreti çeken Suriyeli muhacirlerin ülkelerine geri dönüşlerini de hızlandırmayı amaçlıyoruz." diye konuştu.

"S-400'ler meselesinde Türkiye tamamen ticari bir tercihte bulunmuştur"

"S-400'lerin NATO'ya ve F-35'lere zarar vereceğine dair hiçbir somut veri yoktur." vurgusunda bulunan Erdoğan, şöyle devam etti:

"Kimse kimseyi aldatmasın. Nitekim daha önce NATO ve Avrupa Birliği üyesi birçok ülke Rusya'dan benzer hava savunma sistemleri satın almışlardır. Sesleri çıkmadı. Bu ülkeler için sorun olmayan bir konunun Türkiye için kriz haline dönüştürülmesini biz iyi niyetli görmüyoruz. Hele hele S-400'ler üzerinden Türkiye'nin Batı ile olan ilişkilerinin sorgulanması kesinlikle yanlıştır. S-400'ler meselesinde Türkiye güvenliği ile ilgili stratejik değil, tamamen ticari bir tercihte bulunmuştur. Ülkemizi bu tercihe zorlayan da müttefiklerinin uzlaşmaz tavrıdır. Biz, baştan beri bu meselenin suhuletle çözüme kavuşturulması için ortak komite dahil her türlü gayreti sergiledik. Ancak çabalarımızın ya yokuşa sürüldüğünü, ya da bürokratik ayak oyunlarıyla çıkmaza itildiğini gördük. ABD Başkanı Donald Trump'ın G-20 Osaka Zirvesi'nde, 'Türkiye'ye adil davranılmadığına' dair yaptığı açıklama bu gerçeğin en üst düzeyde teyididir. Trump'ın bu doğru yaklaşımını sürdürerek S-400 konusunun Türk-Amerikan ilişkilerini esir almasına müsaade etmeyeceğine inanıyorum."

"Avrupa Birliği'ne tam üyelik hedefimizi koruyoruz"

Amerika'dan gerek FETÖ elebaşlarının Türkiye'ye iadesi, gerek PKK/YPG'nin silahlandırılmasına son verilmesi konularında da net adımlar beklediklerinin altını çizen Erdoğan, "Bu vesileyle Avrupa Birliği'ne tam üyelik hedefimizi koruduğumuzu ifade etmek istiyorum. Avrupa Birliği küresel bir aktör olmak istiyorsa, öncelikle Türkiye'yi kazanmalıdır. Türkiye'nin üyeliği birkaç ülkenin ihtiraslarına kurban edilmemelidir. Biz, her şeye rağmen yarım asırlık tam üyelik mücadelemizi pozitif gündemle sürdürmeye çalışıyoruz. Vize serbestisindeki kalan son 6 kriteri de süratle çözerek vatandaşlarımızın hak ettiği kolaylığı sağlamak istiyoruz. Yargı reformu stratejimiz bu bağlamda çok önemli bir adım olacaktır. Yeni yasama döneminin başlamasıyla Meclisimizin yargı paketindeki reformlarla ilgili gerekli çalışmayı yapacağına inanıyorum." ifadelerini kullandı.

"Kudüs’ü işgalcilerin insafına asla terk etmeyeceğiz"

Türkiye'nin Filistin meselesinde sonuna kadar adalet ve hakkaniyeti savunmaya devam edeceğini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan şunları kaydetti: "İlk kıblemiz, göz bebeğimiz Kudüs’ü işgalcilerin insafına asla terk etmeyeceğiz. Orta Doğu, Kuzey Afrika ve Avrupa’nın güvenliği için Doğu Akdeniz’in istikrarı da önemlidir. Kıbrıs ve Doğu Akdeniz’de istikrar, ancak Türkiye’nin ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin hak ve çıkarlarının gözetilmesiyle mümkündür." (İLKHA)

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.