Ev Hemodiyalizi yaygınlaşıyor
Geçtiğimiz günlerde Bursa, Türk Nefroloji Derneği Bursa Şubesi’nin düzenlendiği “2016 Yılı Eğitim Toplantısı”na ev sahipliği yaptı. Toplantıda,“Evde Diyaliz” tedavisi masaya yatırıldı.
Toplantıya ilişkin açıklamalarda bulunan Ege Üniversitesi Nefroloji Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ercan Ok, “Ev Hemodiyalizi, böbrek yetmezliğinin tedavisinde oldukça başarılı bir yöntem. Bu tedavinin Türkiye’de uygulanıyor olması da büyük şans. Öyle ki, böbrek yetmezliği nedeniyle klinik ortamında diyaliz tedavisini sürdüren hastalar, Ev Hemodiyalizini tercih etmeleri halinde hem bedensel hem de ruhsal açıdan tatmin olup, yaşamdan keyif almaya başlıyorlar. Klinik diyalizine oranla daha uzun süre diyalize girme imkanı sunan Ev Hemodiyalizi, diyaliz esnasında ve sonrasında yaşanan problemleri büyük ölçüde ortadan kaldırıyor. Hastalar katı perhizler uygulamak zorunda kalmıyor. Ayrıca uyku esnasında diyalize girerek zaman kısıtlamasına maruz kalmayan hastalar, sosyal yaşam düzeninden de mahrum olmuyor” dedi.
Ev Hemodiyalizi tedavisinin böbrek dışındaki organlara etkisine vurgu yapan Prof. Dr. Ercan Ok, “Ev Hemodiyalizi, böbrek ile ilgili problemlerin yanı sıra kalp, zihinsel, üreme-cinselfonksiyonlarda da iyileşme sağlıyor. Bu sayede anne ve baba olan hastalarımızı görmek mutluluk verici” diye konuştu.
“Bursa’da 20’ye yakın Ev Hemodiyalizi hastası var”
Ev Hemodiyalizi tedavisinin Sağlık Bakanlığı ve Sosyal Güvenlik Kurumu’nun destekleriyle, ücretsiz olarak sunulan bir tedavi olduğunu belirten Prof. Dr. Ercan Ok, “2010 yılında ülkemize gelen Ev Hemodiyalizi,Türkiye çapında yaygınlaşmaya başladı.Bu hizmetten yararlanan hastaların sayısı ise 400’e ulaşmak üzere.Bursa’daise 20’ye yakın hasta, diyaliz tedavilerini evlerinde uyguluyor.
Böbrek yetmezliğinin tüm dünyada giderek büyüyen önemli bir sağlık sorunu olduğuna vurgu yapan Prof. Dr. Ercan Ok, “Tıp doktorları olarak üç temel hedefimiz var. Önceliğimiz hastaların yaşam süresini uzatmak, yaşam kalitelerini arttırmak ve bunu da en ekonomik şekilde yapmak. Evde diyaliz olan hastalar, sekiz saat diyalizle daha iyi temizlenmenin bir sonucu olarak daha az ilaç tüketiyorlar. Daha da önemlisi bu hastaların yarıdan fazlası aktif çalışıyor, ekonomiye katkı sağlıyor. Hastaların üreten pozisyona geçmesi ve ilaç kullanımlarının azalmasıyla birlikte ülkeye olan sağlık maliyetlerinin önemlioranda azalıyor.Bu durum, hastaların kendi yaşamlarına olduğu kadar ülke ekonomisine de katkı sunuyor” diye konuştu.
“Bazı ülkelerde her dört diyaliz hastasından biri evde hemodiyaliz, yine dörtte biri de evde periton diyalizi tedavisi görüyor.Evde diyaliz olan hastaların yaşam kalitesi artıyor.Hastaların iş yaşamında faal olarak yer almaları iki kat artış gösteriyor” diye konuşan Prof. Dr. Ok, “Böbrek naklinin mümkün olmadığı durumlarda, böbrekleri henüz tam olarak fonksiyonunu yitirmemiş olan hastaların periton diyalizi ile tedaviye başlamaları, böbrekler fonksiyonunu tamamen yitirdiğinde ise ‘Ev Hemodiyalizi’ tedavisine geçiş yapmaları ideal olacaktır” dedi.
Kaynak:HÜR24 Haber
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.