FETÖ mağdurlarından İlim Yayma Cemiyeti'ne ziyaret!
28 Şubat ve FETÖ mağduru ailelerin hak arayışı devam ediyor. 1990'lı yıllardan günümüze çeşitli komplo ve kumpaslar sonucu cezaevine konulan İslami kimlikli mahkûmların ailelerinin bir araya gelerek oluşturduğu “28 Şubat ve FETÖ Mağduru Aileleri İnisiyatifi” İlim Yayma Cemiyeti Batman Şubesi'ni ziyaret etti.
İlim Yayma Cemiyeti Batman Şube Başkanı Davut Okçu tarafından karşılanan aileler, yaşadıkları mağduriyetleri anlatarak destek talebinde bulundular.
Ailelerin sıkıntılarını dinleyen Okçu, ailelerin hak arayışını bir hukuk mücadelesi olarak niteledi.
İnsan hürriyetinin kısıtlanmasının hiçbir anayasada mevcut olmadığını söyleyen Okçu, "28 Şubat’ta bir darbedir. Her ne kadar 82 anayasasını tamamen lav etmemiş olsa bile özellikle dindar insanlara yönelik bir darbedir. Ne yazık ki 28 Şubat darbesinin ayaklarından birisi de Gülen cemaatidir. Gülen cemaati faaliyetlerine başladığı günden bu yana Müslümanlarla, muhafazakârlarla bir ve beraber olmamıştır. Kendi dindarlığını da bizim topraklarımıza ait bir dindarlık olarak ifade etmemiştir. Batının kabul edeceği, Batının ittifak edebileceği bir dindarlık olarak kabul etmiştir ve Türkiye’ye bunu dayatmaya çalışmıştır." dedi.
"Gülen hareketi faaliyete başladığı günden bu yana tamamen dindarlara yönelik bir çaba içerisinde olmuştur"
Son 15 Temmuz darbesinin de yine dindarlara, muhafazakârlara yönelik yapılmış bir darbe teşebbüsünün olduğuna işaret eden Okçu, "Gülen hareketi faaliyete başladığı günden bu yana tamamen dindarlara yönelik bir çaba içerisinde olmuştur. 28 Şubat’ta da yaptıkları dindarlara yöneliktir, 15 Temmuz’da yaptıkları da dindarlara yöneliktir. Bugün 15 Temmuz’a destek veren hakimlerin, savcıların, askerlerin ve emniyet güçlerinin büyük bir kısmı içerdedir. Bunların muhafazakâr düşmanı, hukuk düşmanı olduğu ortaya çıkmıştır. O halde tekrar 15 Temmuz’dan sonra bugün meşruiyet, hukuk, adalet düşmanı olan bu kesimlerin verdiği bütün kararlar tekrar masaya yatırılmalı ve yok hükmünde sayılmalıdır." diye konuştu.
"FETÖ tarafından verilen hükümler, davalar tekrar gözden geçirilmelidir"
Konuşmasının devamında Okçu, şunları söyledi: "Çünkü o insanlar bugün devlet, hukuk, demokrasi düşmanı olarak yargılanıyor. Görevden atılan bu insanların verdiği kararların hiçbirinin meşruiyeti de kalmamıştır. Bunların verdiği bütün hukuki, siyasi kararlar masaya yatırılmalı, bütün o kararlar bozulmalı ve adil mahkemelerde FETÖ bağlısı, mensubu yargıçlar tarafından verilen, FETÖ mensubu emniyet güçleri tarafından düzenlenen o raporlar tekrar masaya çıkarılmalı, tekrar gözden geçirilmelidir. Bunun yapılması hukukun gereğidir. Kimseye bir minnet olarak yapılmamalı. Nasıl ki gün verilen Balyoz kararları yeniden masaya çıkardılarsa, yeniden onlara yargılanma hakkı verdilerse, muhafazakârlara yönelik 28 Şubat’tan bugüne kadar FETÖ tarafından verilen hükümler, davalar tekrar gözden geçirilmelidir. Bunu hükümetin çok kısa süre içerisinde gündeme taşıması, gerekli hukuki düzenlemeyi yapması gerektiğine inanıyorum."
"FETÖ’nün mağdur ettiği Müslümanların yeniden yargılanmalarını talep ediyoruz"
Mağdur aileler adına konuşan Hüseyin Olam ise 28 Şubat ve FETÖ mağduru mahkûmların aileleri olarak bir inisiyatif kurduklarını belirterek, amaçlarının hem 28 Şubat’ın darbecileri tarafından hem de 15 Temmuz FETÖ darbecileri tarafından mağdur edilmiş mahkumların tekrar, yeniden yargılanabilmelerini sağlamak olduğunu söyledi.
FETÖ’nün yargıçları, hakimleri, savcıları tarafından verilen kararlarla on binlerce Müslüman’ın cezaevine girdiğini hatırlatan Olam, "Cezaevinde olan kardeşlerimizin sayısı 700’e yakındır. Bunların en azı 15 yıldır cezaevindedir. 25 yıla yakın cezaevinde olanlar da vardır. FETÖ’nün yargıçları tarafından haksız yere, uydurulmuş delillerle bunların cezalandırıldığını düşünüyoruz. Bunların yeniden yargılanmalarını talep ediyoruz. Sayın Cumhurbaşkanı Mısır ile durumların normale dönebilmesi için bir şart koşmuştu. ‘Mısır’ın darbecileri eğer tutukladıkları Mursi ve arkadaşlarını bırakırlarsa, durumlarımız normalleşebilir’ demişti. Mısır’ın darbecileri, oradaki Müslümanları tutuklayıp, cezaevine koydu, onlara ağır işkenceler yaptılar, çok sayıda insan katlettiler. 15 Temmuz darbecilerinin de onlardan aşağı kalır yanı yoktur." ifadelerini kullandı.
Mısır darbecileri gibi 15 Temmuz darbecilerinin de eliyle mağdur edilmiş Müslümanların olduğunu dile getiren Olam, "İstiyoruz ki sayın Cumhurbaşkanı 15 Temmuz darbecilerinin eliyle cezaevine konulmuş Müslümanları da görmesi, bunların mağduriyetini giderebilmek için olması gereken ne varsa onları yapmasıdır." dedi.
"Çocuklarımızı cezaevi yollarında büyüttük"
Daha sonra söz alan FETÖ mağduru ailelerden Hanife Çelik, eşi Mehmet Ali Çelik’in 19 yıldır cezaevinde olduğunu söyledi. FETÖ’nün gerçek yüzünün 15 Temmuz darbe girişiminden sonra ortaya çıktığını belirten Çelik, "FETÖ’nün vermiş olduğu kararlar açığa çıktı. Bu bizim gibi ailelere umut oluşturdu. Belki bizim gibi mağdur edilmiş aileler için bir adım atılır diye. Bunun için STK’ları ziyaret ediyoruz, desteklerini istiyoruz. Aileler olarak çok zorluklar çektik. Eşim 19 yıldır cezaevindedir ve haksız bir şekilde cezaevinde olduğunu düşünüyorum. Çocuklarımızı cezaevi yollarında büyüttük. Madem artık FETÖ’nün haksızlıkları konuşuluyor, bizde istiyoruz ki eşlerimiz için de yeniden yargılanma yolu açılsın. Zaten geçen geçti, onu geri döndüremeyiz ama en azından bundan sonrası için bu mağduriyetler devam etmesin." şeklinde konuştu. (İLKHA)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.