Fransa'daki OHAL Türkiye'deki gibi mi?

Fransa'daki OHAL Türkiye'deki gibi mi?
BM Genel Kurulu için ABD’ye giden Cumhurbaşkanı Erdoğan, Reuters’a demecinde, gerekmesi halinde OHAL’in uzatılabileceğini belirterek, "Üç aylığına veya daha fazla uzatılabilir" dedi.

İlk ilan edildiğinde 3 aydan daha kısa sürebileceği söylenen OHAL'in uzatılması Fransa'dan örneklerle açıklanıyor.

RS FM'de Yavuz Oğhan'ın hazırlayıp sunduğu 'Bidebunudinle' programında konuşan Arzu Çakır Morin, Fransa'da parlamentonun OHAL sürecinde her konuda hesap sorduğunun ve her terör gelişmesinde hükümetin parlamentoyu bilgilendirmekle yükümlü olduğunun altını çizdi.

Fransa'daki OHAL uygulamalarını anlata Morin "Şu ana kadar hiçbir yasa parlamentodan geçmeden kabul edilmedi. Burada 49/3 adı verilen KHK'ler var. Bu Cumhuriyet tarihinde çok az kullanılmış. En son kullanılma örneği son Çalışma Yasası'ndaydı. İşçiler direndi, muhalefet de onlara destek vermişti ve yasa senatodan geçmedi. Bunun üzerine hükümet KHK ile bir yasa getirdi. Bunun dışında, Fransa'da OHAL ile ilgili bir KHK getirilmedi. Ayrıca sivillere ve şüphelilere gözaltı yok. Sadece terör şüphelilerinin gözaltı sürelerinin uzatılması söz konusu. Ama o da ancak hakim karşısına çıkarıldıktan, avukatıyla görüştürüldükten sonra uzatılabilir. Her şey hukuka uygun devam ediyor. Ayrıca terör suçluları ile ilgili kesinlikle suçlu ifadesi kullanılmıyor, zanlı ifadesi kullanılıyor. Ciddi terör suçu işleyenlere bile diğer suçlulara uygulanan yasaların dışında bir uygulama yapılmıyor" diye konuştu.

'OHAL DEVLET İŞLEYİŞİNİ ETKİLEDİ'

Gazeteci Morin, OHAL'in 26 Temmuz günü Fransa'da kalkacağını ama o gün gerçekleştirilen saldırı nedeniyle Cumhurbaşkanı François Hollande'ın kararı uzattığını belirtti.

Fransa'daki uygulamaların zanlılar üzerinden değil devlet üzerinden gittiğini söyleyen Morin, devletin yaklaşımını örneklerle açıkladı:

"Bugüne kadar polisin sabah saat altıdan önce gece baskını yetkisi yoktu. İnsanlar kalp krizi geçiriyor, kendini camdan atıyor, polis bu şekilde bir sürü sorumuluk alıyor ve dava ile uğraşmak zorunda kalıyordu. Bunu saat dört olarak indirdiler, polisin artık istediği zaman baskın yapma yetkisi oldu. Yani, polisin ve idarenin işleyişine kolaylık getirildi. Ama insanların olağanüstü bir şekilde yakalanması, yargısız bir şekilde hakim karşısına çıkarılmadan aylarca tutulması gibi uygulamalar mümkün değil. 72 saatten fazla kimse tutulamaz, onun için mutlaka hakim kararı gerekir."

'POLİSİ DE İKTİDARI DA DİNLEMEYEN ÇOK SAYGIN BİR YARGI SİSTEMİ VAR'

Direkt suça bulaşmamış insanları cezevine tıkmaktansa ara yöntemler arandığını vurgulayan Morin, her şeyin hukuka uygun yürütüldüğünü söyledi.

Fransa'nın OHAL sürecinde de sosyal haklarla bu işi götürmeye çalıştığını ifade eden Morin, "Yargı denetimi çok güçlü. Polisi de iktidarı da dinlemeyen çok saygın bir yargı sistemi var. Herkesin en büyük vurgusu hukuk. Hukukun temel ilkesidir; iddia makamı suçlunun suçlu olduğunu ispat edecek. Kişi masum olduğunu ispat etmeyecek. Yargı hep 'bana delil getir' diyor. Özetle, insan haklarına dayalı sağlam bir sistem kurulduğunda, terör sorununu bile aşabilecek bir ortam yakalanabiliyor" dedi.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.