"Halep'e Ses Vermesen Her Yer Halep Olacak"
Davet ve Kardeşlik Vakfı Batman Şubesi Halep'te yaşanan katliam nedeniyle yazılı açıklamada bulundu.
Açıklamada, bugün Halep’te, tarihin görebileceği en acımasız ve vahşi katliamlardan biri yaşandığına dikkat çekilerek, "Efsane Sultan Nureddin Zengi’nin inşa ettiği ve yüzyıllarca şifa dağıtan Hastaneler şimdi Halep halkına mezar oluyor. Dün kâfirlerin bile, sığındığında güven içinde oldukları Camilerde bugün ev sahipleri dahi güven içinde olamıyor. HALEP YANIYOR!" denildi.
Suriyeli kardeşlerimiz tam altı yıldır dünyanın gözü önünde sistematik katliamlara, kıyımlara maruz kalındığına değinilen açıklamada şu ifadelere yer verildi: "Her gün içimizi parçalayan onlarca, yüzlerce görüntüyle karşılaşmaktayız. Bizim üç beş saniyeden fazla bakamadığımız fotoğraf karelerini, Halepli kadınlar, çocuklar, yaşlılar olarak topyekûn bir halk yaşamakta. Bombalanmayan tek bir hastanenin dahi kalmadığı Halep’te ise yaralanmak ölmekten daha trajik bir hale gelmiş bulunmakta. Gıda yardımının ulaştırılamadığı Halep’in yavruları “cennette yemek yiyebileceğiz” diye ölüme kucak açıyor."
Açıklamanın devamında şöyle denildi: "Zalim Baas Rejimi, Emperyalist Rusya ve İran hiçbir hukuk gözetilmeden işlenen bu zulümlerin ve ölümlerin müsebbibi ve failleridir. BM, AB ve ABD ise yaşananlar karşısında kamuoyu önünde adeta üç maymunu oynayan arka planda ise çıkarları için Müslüman kıyımına ve katliamlarına ortaklarıdır. Bu şer ittifakı, ancak Halep’i insansızlaştırarak zafer elde edebileceklerinin farkına varmışçasına bir soykırım gerçekleştiriyor."
Halep’te 15 Kasım’dan bu yana rejim ve müttefikleri tarafından iki binden fazla hava saldırısı, yedi binden fazla top atışı yapıldığı belirtilen açıklamada, " Zalimler bilinçli bir şekilde fırınları, hastaneleri, okulları, camileri ve halkın temel ihtiyaçlarını karşılamak için çıktığı toplu mekanları vuruyor. Halep’e deprem etkisi yaratan sığınak delici bombalar atılıyor ve enkazların altından her gün onlarca kadın ve çocuk cesedi çıkarılıyor. Bu ağır saldırılar altında kalan 300 bin sivil insan en temel ihtiyaçlarını dahi karşılayamayacak hale gelmiş durumda ve ölümle, açlıkla pençeleşmektedir." ifadelerine yer verildi.
Yaşananlar karşısında kulakları sağır eden bir sessizlikle karşı karşıya olunduğuna vurgu yapılan açıklamaya şöyle devam edildi: "Halepli kardeşlerimizi ağır bombardımanlar, sistematik katliamlar kadar insanların sessizliği de yaralıyor. Batının ve işbirlikçilerinin insafsız ama bilinçli sessizliğini anlamlandırabiliyoruz. Onlar kimliklerinin ve düşmanlıklarının gereğini yapıyorlar. Ne yazık ki İslam alemi de bu sessizliğin bir parçası olmuş durumda. Bir vücudun azaları gibi olması emredilen müminlerin, kardeşleri ateş altındayken sessiz kalmasını ise idrak etmekte zorlanıyoruz. Dört koldan kuşatılmış, nefessizliğe mahkûm edilmiş Halep’te, öz be öz kardeşlerimiz katlediliyor. Zulüm karşısında susmanın suça iştirak olduğunu haykıran bir Peygamberin ümmeti olarak kardeşlerimizin katledilmesine sessiz kalmayı vicdanımız ve inancımız nasıl kabul edebilir? Ahlak ve inanç bütün siyasi dengelerden önce gelir."
Açıklama sonunda, "Bu alçak zulmü yapan zalimleri lanetliyor, “HALEP’E SES VERMESEN HER YER HALEP OLACAK” diyor ve tüm ümmeti Halep için ayağa kalkmaya davet ediyoruz… Bugün Halep’e ses vermezsek yarın Batman, Ankara, Antep, İzmir, İstanbul Halep olacak…” denildi.
Kaynak:HÜR24 Haber
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.