Halkın Portalı'ndan stratejik bir analiz

Nusaybin hezimetinden sonra, PKK'den, "Sivillerin katledilmemesi için devreye girilmesi", siyasi kanadı HDP'den ise şu açıklama yapıldı: "Biz yaşatmak için mücadele ediyoruz ve yaşatacağız."

Evet, biz sizin "yaşatmak" sözünüzden ne kastetmek istediğinizi anlıyoruz.
Birçok kavramı dejenere ettiğiniz gibi, "yaşatmak" kavramını da ne şekilde dejenere ettiğinizi çok iyi biliyoruz.

Sizler, "yaşatmak" derken "ölümü", "barış" derken "savaşı" kastediyorsunuz.

Halktan "oy" istediniz, "bomba" ile iadesini yaptınız.

"Özyönetim" dediniz, Kürtlere "özyıkımı" yaşattınız.

Kürtlerin tarihinde yaşamadığı zulüm ve acılara müsebbip oldunuz.

Bunca ölüm, zulüm ve acılardan sonra hala "yaşatmak"tan mı söz ediyorsunuz?

"Hendekler onurumuzdur", "Savaşa savaşa kazanacağız", "Direneceğiz, kazanacağız" sözlerinizi unuttuk sanmayın!

"Türk solunun şeytani fantezileri"ni gerçekleştirmek için kandırdığınız ve iradelerini ellerinden aldığınız Kürt gençlerini Sur, Cizre, Nusaybin, Silopi, Yüksekova ve Şırnak'ta bile bile ölüme göndererek kurban ettiniz.

YPS adı altında "komun yaşam"a alıştırılan gençler pisi pisini ölürken, sizler deri koltuklarınızda ve kiminiz de güvenilir mekanlarda ellerinizi sinsi sinsi ovuşturarak ve şeytanca gülerek yeni yeni "şeytani stratejiler" belirlediniz.

Şimdi kalkıp "barış"tan, "savaşın sona ermesi"nden söz etmeyin.

Kandıramazsınız; sizler, asla savaşın sona ermesini istemiyorsunuz.

Sizler "akan kanlar" ve "ölen canlar" üzerinden "siyasi rant" devşiriyorsunuz.

Çekin kirli ellerinizi, defolun gidin, bırakın bu murdar emellere ulaşmayı...

Ulaşamayacaksınız, gerçekleştiremeyeceksiniz ve asla başaramayacaksınız!

HALKIN PORTALI