HÜDA PAR Bingöl İl Başkanlığı: Ey dünya devletleri neredesiniz!
HÜDA PAR Bingöl İl Başkanlığı, siyonist işgal rejiminin Gazze'ye yaptığı soykırım ve vahşeti telin etmek için her hafta düzenlediği etkinliklerine bu hafta da devam etti.
7 Ekim 2023'te başlayan Aksa Tufanı'nı desteklemek, Gazze'de yaşanan vahşeti kınamak ve tepki göstermek için HÜDA PAR Bingöl İl Başkanlığı kitlesel basın açıklaması düzenledi.
Bingöl Merkez Ulu Camii önünde gerçekleştirilen basın açıklamasını, HÜDA PAR Bingöl İl Başkanlığı adına Şefik Börü okudu.
Basın açıklamasına "Ey iman edenler! Yahudi ve Hristiyanları dost ve sırdaş edinmeyin. Çünkü onlar birbirinin dostudur. Sizden kim onları dost edinirse, kesinlikle onlardan olur. Şüphesiz ki Allah, zalimler topluluğunu doğru yola erdirmez." (Maide 51) ayetini okuyarak başlayan Börü, "Zalimlerin karşısında dik duranlara selam olsun. Mazlumların safında yer alanlara selam olsun. İzzeti kuşananlara selam olsun. Gazze'de yaşanan soykırıma seyirci kalmayanlara selam olsun. Selahaddin-i Eyyubi ve Abdülhamid Han'ın torunlarına selam olsun." dedi.
"Bunca vahşete karşı gücü elinde bulundurup sessiz kalanlara yazıklar olsun"
Toplanan kalabalığa seslenen Börü, "Hiçbir kural, kaide ve ölçü tanımayan siyonist işgal rejimi sivillere saldırmaya, yerleşim yerlerini tahrip etmeye devam etmektedir. İnsanlığa karşı suç işleyen siyonist rejim, çocuk, kadın ve sivilleri katletmesine dünya seyirci kalmaktadır. Uluslararası toplum, dünya devletleri ve uluslararası aktörler neredesiniz. Kürsü konuşmalarıyla, kınama mesajlarıyla, uluslararası konferanslarla siyonist vahşet durmamaktadır. siyonist vahşeti durduracak başka yollar ve seçenekler gözden geçirilmelidir. siyonist işgal rejimi, kardeşlerimize yağdırdıkları bombalarla çocuk, kadın ve sivilleri diri diri yakmaktadırlar. Gazze'de insanlar bombaların alevlerinde yanarken, asıl yanan ve yok olan insanlığın vicdanı olmaktadır. Bunca vahşete karşı gücü elinde bulundurup sessiz kalanlara yazıklar olsun. Gazze için yanmayan vicdanlara yazıklar olsun. Zorla yerinden edilen bir halkın çadırlarından başka bir şeyleri mi kaldı. Gözleri kan bürümüş siyonist barbarlar, çadır kentlere de saldırmaktadır. Çadır kentlerde her gün canlı yayınlarda yağdırılan bombalarla çocuk, kadın ve siviller katledilmektedir." ifadelerini kullandı.
"Gazze son model teknoloji silahların denendiği test alanına dönüştü"
siyonistlerin kullandıkları silahların uluslararası kuralları ihlal ettiğini belirten Börü, "Gazze son model teknoloji silahların denendiği test alanına dönüştü. Siyonist işgalciler, son model silahlarını Gazze'de kardeşlerimizin üzerine yağdırmakta, kardeşlerimizi kobay olarak görmektedirler. Atılan bombalarla ateş lavları arasında çocuk, kadın ve sivil insanlar diri diri yakılarak katledilmektedirler. Uluslararası kuralları ihlal eden siyonistler, tüm kırmızı çizgileri aşmaktadır. siyonist işgal zindanlarında on binlerce kardeşimiz en ağır işkencelere maruz kalmaktadırlar. İşkenceler altında onlarca kardeşimiz şehit olmaktadır. siyonist zindanlarında her türlü hak ihlalleri yapılmaktadır. Dünya engelliler gününü kutlayıp, siyonist saldırılarından dolayı engelli duruma gelen masumları görmeyenlere yazıklar olsun. Gazze'de bir yıl içinde siyonist saldırılarında 105 binden fazla kardeşimiz engelli durumuna gelmiştir. Cehennemi andıran bombaların tahribatlarından dolayı 105 binden fazla sivil mutlaka bir uzvunu kaybetmiştir. Dünya nüfusu oranına göre en fazla ampute çocuk Gazze'de bulunmaktadır. Bu çocukları engelli durumuna getiren siyonist vahşete dur demenin vakti çoktan gelip geçmiştir." şeklinde konuştu.
"Bir halk zorlu ve soğuk kış şartlarında ölüme terkedilmektedir"
Gazzeli Müslümanlara karşı sorumluluklarının yerine getirilmesi gerektiğine değinen Börü, "Gazze'de hastanelere ilaç ve yakıtın girişine engel olunmuştur. Başta çocuklar olmak üzere uzuvlarını saldırılarda kaybedenlerin ameliyatları anestezi olmaksızın yapılmaktadır. Birçok hasta ameliyat esnasında baygınlık geçirirken bazı hastalar ise kan kaybından ve çektiği acılardan dolayı şehit olmaktadır. Gazze'de evler yıkıldı, yerleşim yerleri tahrip edildi. Bir halk 7 defadan fazla zorla yerinden edildi. Zorla yerinden edilen halkın çadırları kullanılamaz hale gelmiştir. Kullanılamaz hale gelen çadır sayısının 110 bin çadır olarak belirlenmiştir. Siyonist rejim, 250 bin çadır ve karavanın Gazze'ye girişine engel olmuştur. Bir halk zorlu ve soğuk kış şartlarında ölüme terkedilmektedir. Buna müsaade edilmemeli, gerekli yardımlar ivedilikle ulaştırılmalıdır. Gazzeli kardeşlerimize karşı sorumluluklar yerine getirilmelidir. Bireysel, toplumsal ve ülke olarak, zorlu kış şartlarında Gazzeli kardeşlerimizi unutmamalıyız." ifadelerine yer verdi.
"Müminler, sakın müminleri bırakıp da kâfirleri dost edinmesinler. Kim böyle yaparsa, artık onun Allah ile irtibatı tamamen kopmuş olur…. Allah sizi azabından sakındırıyor. Çünkü sonunda dönüş, yalnız Allah'adır." Ali İmran: 28 ayetini okuyan Börü, son olarak dünyanın özgür halklarından ve vicdan sahibi devlet liderlerinden taleplerini şöyle sıraladı:
Dünyanın özgür halklarından ve mazlumların safında yer alan devlet liderlerinden talebimiz şudur:
- Gazze'deki soykırımı durdurmak için İslam ülkeleri ve vicdan sahibi devletler, acil harekete geçmeli, İslami, siyasi, askeri ve insani sorumluluklarını yerine getirmelidir.
- Uluslararası toplum ve devletler, tüm baskı araçlarını kullanarak siyonist rejimin katliamlarını durdurmalıdır.
-Siyonistlerin yayılmacı ve işgalci politikalarına karşı bölgesel ittifaklar kurulmalı, fiili adımlar atılmalıdır.
-Gazze'ye insani koridor açılmalıdır. Çadır, ilaç, yakıt ve gıdanın ulaştırılması için tüm imkanlar seferber edilmelidir.
- Direnişe askeri, lojistik ve teknolojik destek verilmelidir.
-Seçimle işbaşına gelmiş olan HAMAS, Filistin halkının meşru temsilcidir.
- HAMAS'ın onayından geçmeyen her türlü karar gayri meşru olup, hiçbir geçerliliği yoktur.
-HAMAS'ın Gazze'de kalıcı ateşkesin sağlanması yönündeki şartları desteklenmelidir.
- Uluslararası kararlar neticesinde, Gazze'de kalıcı ateşkesin sağlanması, işgalcilerin Gazze'den çekilmesi, Gazze'nin yeniden imar edilmesi, insani yardımların ulaştırılmasına yönelik söz konusu kararların pratikte yerine getirilmesi için siyonist şer ittifakına karşı baskı yapılmalıdır.
-Lübnan halkına yapılan saldırı ve katliamları durduracak somut adımlar atılmalıdır.
-siyonist işgal rejimine karşılık veren Yemen, Irak, İran ve Lübnan desteklenmelidir.
-siyonist soykırımcılara destek sağlayan ürünlerin boykot edilmesine devam edilmelidir.
-Üçüncü ülkeler üzerinden siyonist işgal rejimine petrol sevkiyatı başta olmak üzere ticaretin her türlüsünden vazgeçilmelidir.
-Meclise sunulmuş olup uzun süredir bekletilen, Gazze'de soykırım suçunu işleyen Türkiye vatandaşı siyonistlere yönelik çifte vatandaşlık yasası kanunu ivedilikle yasallaşmalıdır.
-siyonist işgal rejimi, denize dökülüp haritadan silinene kadar azim ve kararlılıkla Kudüs davasını savunmaya devam edeceğiz.
Gazze'nin kahraman halkına, izzeti kuşanan liderlerine, Şehid Yahya Sinvar'a, Şehid İsmail Heniyye'ye ve daha nice yiğit kahramanlara selam olsun. siyonist işgale direnen mücahitlere selam olsun. Allah'ın selamı, rahmeti ve bereketi üzerinize olsun.
Program okunan dua ile sona erdi.
Kaynak:İLKHA
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.