HÜDA PAR Genel Sekreteri Demir: Şehitler verdik ama memleket düşmanlarına pabuç bırakmadık
HÜDA PAR Gaziantep İl Başkanlığı'nın 4'üncü Olağan Kongresi gerçekleştirildi.
Kongreye HÜDA PAR Genel Sekreteri ve Gaziantep Milletvekili Şehzade Demir, Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Yunus Emiroğlu, siyasi parti, kurum ve STK yetkilileri ile partililer katıldı.
Tek listeyle seçime giden Gaziantep İl Başkanı Faruk Göçer, güven tazeleyerek yeniden başkan seçildi.
Kongrede konuşan HÜDA PAR Genel Sekreteri ve Gaziantep Milletvekili Şehzade Demir, Gazze'de işgalci siyonist rejimin katliamlarına dikkat çekerek, buna rağmen dünyanın bu katliamları durduramadığını belirtti.
"Çözülmeyi bekleyen dünya kadar sorun var"
Türkiye'de çözülmeyi bekleyen çok fazla sorunun olduğunu söyleyen Demir, "Siyaset kurumuna buradan baktığımız zaman Türkiye'nin devasa sorunlarının çözümü noktasında siyaset kurumunun bu sorunları çözmede çok aciz bir noktaya düştüğünü de hep birlikte görüyoruz. Tabii ben, gündelik bir siyaset, günübirlik sorunlar üzerinden meselelere yaklaşmak istemiyorum. Bizim yüzyıllık asırlık sorunlarımız var, her geçen gün bunlar derinleşiyor ve halen bu sorunlar devam ediyor. Her gelen iktidar bunları çözme vaadiyle yola çıktı, çözmeye çalıştı. Kimisi ancak geldiğimiz nokta itibariyle her ne kadar son 20 yıllık AK Parti hükümeti döneminde çok ciddi mesafeler alınmış olsa da hepimiz biliyoruz ki halen çözülmeyi bekleyen dünya kadar sorun var." dedi.
"Bu yeni yüzyılın kayıp bir yüzyıl olmamasını istiyoruz"
İktidar partisi ve diğer partilerin özellikle son dönemlerde "yeni yüzyıl" söylemlerinde bulunduğunu hatırlatan Demir, "Bu yeni yüzyılın kayıp bir yüzyıl olmamasını istiyoruz. Bunun için de siyaset kurumunun; yapılması gereken şeyleri tespit etmesi ve bunların çözülmesini siyasetinin merkezi haline getirerek yeni yüzyılda Türkiye'yi, Türkiye'de yaşayan toplumların rahatlatmasıdır. Geçen yüzyılda malum Türkiye, Osmanlı bakiyesi bir ülke, yeni bir dönem, yeni bir cumhuriyet, yepyeni bir süreç, anayasasından bütün yasalarına kadar, eğitimine Ceza Kanunu'na, Aile Kanunu'na, mali, ekonomisine kadar tamamını dışarıdan ithal eden bir süreç ile başladı bu yüzyıl. Dışarıdan getirilen bu deli gömleğin toplumumuza, milletimize zorla giydirilmesi şeklinde bir süreç oldu." diye konuştu.
Demir, "Bu yüzyıl içerisinde toplumumuz, milletimiz kendisine giydirilen bu gömleğin kendisine uymadığını, uymayacağını söyledi. Ama bu gömleğin üzerinde kalmasında ısrar edildi, diretildi. Gelinen noktada çok büyük şeyler kaybettik, çok ağır bedeller ödedik. Anayasası, yasaları, eğitim anlayışı, dayatılan aile anlayışı ve diğer bütün mevzuat bizim 1000 belki 2000 yıllık kültürümüzü, inancımızı, değerlerimizi silip süpüren, tamamıyla batıdan ithal bir anlayış kazandırmaya çalışılarak dayatıldı." diye ekledi.
Bu yeni süreçte yeni bir anayasa çalışmalarının olacağına işaret edildiğini aktaran Demir, şöyle devam etti:
"Zorla giydirilen bu deli gömleğin çıkarılması noktasında siyaset kurumunun iktidarıyla muhalefetiyle ve toplumun bütün kesimleri bir mücadele içerisine girmesi, üzerindeki gömleği atması lazımdır. Bu, aynı şekilde yepyeni bir anayasanın getirilmesi anlamına da gelir. Hepinizce de malum yeni süreç bize uymadığı için toplum ile mevzuat devamlı çatıştı, çakıştı, ciddi sorunlar yaşandı. Her 10 yılda bir ağır bir darbe yaşandı, ağır çatışma süreçleri yaşandı, huzursuzluklar yaşandı, her seferinde yeni bir anayasa getirildi ama halen memleket huzura kavuşamadı. Halen bu gömlek bize uymadı, bütün değiştirilme süreçlerine rağmen, bütün revize çalışmalarına rağmen bir türlü bize uymadı, uymayacak da."
"Geçmişte yaşanan acıların bir daha yaşanmaması için her türlü tedbir alınmalı"
Bütün toplumu kapsayacak bir anlayışa ihtiyaç olduğuna dikkat çeken Demir, "Özellikle bu yeni süreçte geçmişten ders çıkarılması gerektiğini, yeni yüzyılın bu çıkarılan dersler noktasında inşa edilmesini ve geçmişte yaşanan acıların bir daha yaşanmaması için her türlü tedbirin alınması gerektiğini düşünüyoruz. Evet, son dönemlerde çok ciddi adımlar atıldı, inancın önünün açılması, toplumun rahatlatılması, kardeşlik anlamında alt yapı ve üst yapı konusunda çok ciddi şeyler yapıldı. Vesile olanlara da buradan teşekkür ediyorum. Bunun kesintisiz bir şekilde ve daha güçlü bir irade ile devam etmesi gerekir. Hep birlikte şu dersleri de çıkarmamız lazım. Yapılan bu değişiklikler toplumda kabul görüyor, bunun tamamlanması lazım. Ancak gelinen noktada pansuman tedbirlerle olmayacağının anlaşıldığını düşünüyoruz." ifadelerini kullandı.
"Batı'ya muhtaç olmaktan kurtulması lazım"
Demir, "Yeni bir anayasa, yeni mevzuatlar ve yeni bir anlayış bu memleketin şiddetle ihtiyaç duyduğu şey. Özellikle aile kurumunun güvence altına alınması, eğitim sisteminin kültürümüz, değerlerimiz, inancımız noktasında yeniden yapılandırılması, Batı'dan ithal edilen anlayışların terk edilmesi, bizim inancımız, bizim kadim kültürümüz, bizim değerlerimizle uyumlu bir eğitim sisteminin getirilerek gençlerimizin muhafaza edilmesi, geliştirilmesi ve geleceği hazırlanması bir zaruret haline gelmiştir. Hangi açıdan bakarsanız bakın! Ekonomik anlamda, aile ile ilgili mevzuatta, tarım ve diğer hususlarda, askeri ve teknoloji anlamında bu memleketin yerli hale gelmesi lazım. Yeni dinamikler üzerine kurulması lazım. Batı'ya muhtaç olmaktan kurtulması lazım. Doğu'ya muhtaç olmaktan kurtulması lazım. Eski tarihlerde olduğu gibi dengeleri kendisinin kurduğu, kültürüne sahip çıkan, inancına sahip çıkan, kardeşliği merkeze alan İslam dış şemsiyesi altında bütün yapıları bir araya getirerek tek güç ve kuvvet haline getiren bir anlayışa şiddetle ihtiyacımız var." diye konuştu.
"HÜDA PAR'a önümüzdeki süreçte üzerine çok fazla sorumluluk düşüyor"
Bugüne kadar memleketin ihtiyaç duyduğu hususlarda hiçbir zaman tarafgirlik yapmadıklarını ve meselelere siyaset üstü yaklaştıklarını kaydeden Demir, "Yeri geldi partimizi geri çektik, yeri geldi memleket için bütün kazanımlarımızı riske attık, sahaya indik, şehitler verdik ama memleket düşmanlarına, birlik beraberliğimize kasteden anlayışlara da pabuç bırakmadık. Bu ruha her zaman ihtiyaç var, bunu muhafaza etmemiz lazım. HÜDA PAR'ın bu anlamda önümüzdeki süreçte üzerine çok fazla sorumluluk düştüğünü, bu ruhun temsilcisi olduğunu ve bu anlamda her zaman inisiyatif alıp sahaya gideceğini buradan bir kez daha ifade etmek istiyorum." değerlendirmesinde bulundu. (İLKHA)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.