HÜDA PAR Şanlıurfa İl Başkanlığı farkındalık çalışmaları ile kentin sorunlarına çözüm arıyor

HÜDA PAR Şanlıurfa İl Başkanlığı, kentteki sorunlara çözüm bulmak amacıyla farkındalık eylemlerine başvuruyor.

Eyyübiye'de halkı rahatsız eden pis kokulara karşı burunlarına mandal takarak protesto eylemi yapan partililer, Şanlıurfa- Suruç-Birecik karayolunda yaşanan ölümlü kazalara dikkat çekmek amacıyla da farklı eylemlere başvurdu.

HÜDA PAR Şanlıurfa İl Başkanlığı, Şanlıurfa- Suruç- Birecik karayolunda yaşanan trafik kazalarına dikkat çekmek amacıyla kara yolunda bulunan bir yakıt istasyonunun bahçesine taziye çadırı kurdu.

HÜDA PAR Şanlıurfa İl Başkanlığı, daha önce de kara yolundaki kazalara dikkat çekmek amacıyla kefen giyerek kara yolunda yürümüştü.

Açılan temsili taziye çadırına gelen vatandaşlar, "Ölüm yolu" olarak adlandırılan yolda hayatını kaybedenler için Fatiha okudu ve taziye defterine duygu ve düşüncelerini yazdı.

Karayolunda kurulan taziye çadırını gören sürücülerde araçlarını park ederek taziye çadırını ziyaret etti.

Kara yolunda yaşanan trafik kazalarında yakınlarını kaybedenlerde taziye çadırını ziyaret ederek, kara yolunun duble yol olarak düzenlenmesi için çağrıda bulundu.

Taziye çadırının açıldığı günden beri kara yolunda yaralanmalı 4 kaza meydana geldi.

HÜDA PAR Şanlıurfa İl Başkanlığı taziye çadırının son gününde gelen istekler doğrultusunda #SuruçÖlümYolu etiketi ile hashtag çalışması başlattı.

Hashtag çalışması kısa sürede Türkiye gündeminde ilk sıralara yerleşti.

"Eminim ki tüm Türkiye sesimizi duyacak"

Taziye çadırına yoğun ilginin olduğunu belirten HÜDA PAR Şanlıurfa İl Başkanı Emin Özaslan," Şanlıurfa-Suruç-Birecik karayolundaki kazalara dikkat çekmek için ve özellikle bu yoldaki trafik kazalarında vefat eden insanların anısına bir farkındalık çalışması yapmak istedik. Türkiye'de bu kadar yoğunluğa sahip olup, tek şeritten gidiş gelişlerin sağlandığı ikinci bir yol yok. Bizde dikkatleri buraya çekebilmek için taziye çadırı oluşturduk. 'Ölüm yolu taziye çadırı' adı altında bu yolda vefat eden kişilerin aileleri ve akrabaları, STK'lar, siyasi parti temsilcileri, basın medya kuruluşları geldi. Halk çok yoğun bir şekilde taziye çadırına destek verdi. Bugün taziyenin üçüncü ve son günüdür. Bugün de hastag çalışması yaptık. Eminim ki tüm Türkiye sesimizi duyacak.  İnşallah bir an önce yetkililer sesimize ve halkın feryadına kulak verirler. İnşallah, bu farkındalık çalışmasıyla amacımıza ulaşmış oluruz. İnşallah, bu yol duble yola dönüşür." şeklinde konuştu.

"Ölüm yolu taziye çadırı inşallah farkındalık çalışmasıyla amacına ulaşacaktır"

Taziye çadırı açtıkları günden beri kara yolunda kazaların meydana geldiğini ifade eden Özaslan, "Bu yolda her gün kazalar oluyor dediğimizde belki bazı insanlar abarttığımızı zannettiler; ama taziye çadırını kurduğumuz günün ilk sabahında ve diğer iki gün içerisinde toplamda 4 kaza oldu. 4 kazanın üçüne bizzat ben gidip kazazedelerle birlikte konuştum. Düşünün iki gün içinde 4 kaza olmuş. Bu Türkiye'nin hiçbir yerinde böyle yol yok. İnsanlar gelip yol için dilek ve taleplerini ilettiler. Oluşturduğumuz taziye defterine dilek ve temennilerini yazdılar. Yakınlarını kaybeden insanlar gelip anlatıyorlar; bir örnek vermek istiyorum. Birisi bana 'Bu yolda ailemden 7 kişi vefat etti' dedi.  Bir trafik kazasında 7 kişi… Düşünün ki bunun gibi nice sayısız dramlar var. Suruç, Birecik ve Urfa'da oturup da bu yolda neredeyse yakın akrabalarını kayıp etmemiş ve bu yolun neredeyse can almadığı akraba kalmamış diyebilirim. İnşallah bu ses yükselecektir. 'Ölüm yolu taziye çadırı' inşallah farkındalık çalışmasıyla amacına ulaşacaktır." diye konuştu.

Kazada hayatını kaybeden kişilerin yakınları taziye çadırı ile ilgili İLKHA'ya konuştu.

 "Bu yolda annem, babam, kardeşlerim 7 yakınımı kaybettim"

Şanlıurfa- Suruç kara yolunda yaşanan trafik kazasında 7 yakınını kaybettiğini belirten Mehmet Kaya, "Kardeşimi, 24 Temmuz 2016 tarihinde evlendirdik. Kardeşimin hem düğün hem de acı günü oldu. Düğünü Suruç'ta yaptık. Babamla birlikte gelin ve damadı Urfa'ya getirdik. Babam Aligör kırsal Mahallesinde bulunan camide imamdı. Babama ne kadar ısrar ettikse de Urfa'da kalmak istemedi. Bize sabah namazına camiye yetişmesi gerektiğini söyledi. Gece saat 22.00 sıralarında Suruç'a dönmek için yola çıktı. Saat 23.00 sıralarında içerisinde bulunduğu araç ile tır çarpıştı. Otomobilin içerisinde annem, babam ve kardeşlerim toplam 7 kişi vardı. Hepsi olay yerinde vefat ettiler. Görgü tanığı ve kameralar olmadığından dolayı kazada suçlu babam olarak görüldü. Tır şoförü bir gün dahi ceza yemedi. Bundan sonra bu yolda bu tür acıların yaşanmasını istemiyoruz. Bu yolun duble yol olarak düzenlenmesini istiyoruz. Bu yol 25-30 yıl öncesine göre yapılmış, mevcut trafik akışını kaldırmıyor. Gaziantep-Nizip arası duble yol oldu, Nizip ile Birecik arasında da çalışmalar sürüyor. Birecik ile Urfa arası 60 kilometrelik yolun duble yapılmasını istiyoruz." diye konuştu.

 "Bu yolda babam trafik kazasında vefat ettiğinden dolayı ben küçükken yetim kaldım"

Ölüm yolunda babası dahil bir çok tanıdığını kaybettiğini vurgulayan Otobüs şoförü Zeki Kaya, "Bu yolda tanıdığım birçok insan trafik kazasında öldü. Bu yolun duble yol olması lazım. Bu memleket sahipsizdir. Ben otobüs şoförüyüm, Türkiye'nin dört bir yanını dolaşıyorum. Burası gibi tek yol yoktur. Aligör'de yolcu indirdiğimden dolayı mecburen bu yolu kullanıyorum, yüreğimiz ağzıma geliyor. Bu yolda babam trafik kazasında vefat ettiğinden dolayı ben küçükken yetim kaldım." diye konuştu.

Suruç Ticaret Odası Meclis Üyesi İsa Gökmen ise yaptığı açıklamada, "Hiçbir siyasi amaç gütmeden ölüm yoluna dikkat çekilmesi bir Suruçlu olarak değer verdiğim bir konudur. Başkanımıza, Suruçlu hemşerilerimize ve buradaki arkadaşlara teşekkür ediyorum. İnşallah bu gibi girişimlere siyasi partiler ve sivil toplum kuruluşları öncülük ederler." dedi. (İLKHA)