HÜDA PAR'dan mağdur çiftçilere ziyaret
HÜDA PAR Şanlıurfa İl Başkanlığından oluşan bir heyet, tarladaki mahsullerine 23 gündür su verilmeyen çiftçileri ziyaret etti.
Şanlıurfa’nın Akçakale ilçesine bağlı 27 köyün tarlalarındaki mahsullerine 23 gündür su verilmemesi nedeniyle mağdur çiftçileri ziyaret eden HÜDA PAR Şanlıurfa İl Başkanlığından oluşan bir heyet, yetkilliere mağduriyetlerin giderilmesi çağrısında bulundu.
HÜDA PAR Şanlıurfa İl Başkanı Lokman Yalçın'ın başkanlığındaki heyette Akçakale İlçe Başkanı Halil Aydın da yer aldı. Heyet, ilk olarak Çakırlar Köyü muhtarı Mehmet Bilal Öncel'le bir araya geldi.
Y-15, Y-17, Y-19, Y-20 ve Y-23 hatlarına verilmeyen su sıkıntısından dolayı kuruyan pamuk tarlalarını gezen HÜDA PAR Şanlıurfa il Başkanı Yalçın, kesilen sulama suyunun çiftçilerin hayatlarını kararttığını söyleyerek Devlet Su İşleri (DSİ) Müdürlüğünü göreve çağırdı.
100 bin dönümlük arazinin kuruduğunu bu sebeple 20-30 bin nüfusluk insanın bundan dolayı ciddi sıkıntılar yaşadığını aktaran Yalçın, 27 köyün sesine kulak verilmesi gerektiğini söyledi.
Yalçın, "HÜDA PAR olarak mağdur edilen bu çiftçilerin sorunlarını duyduktan sonra duyarsız kalmayarak gelip yerinde görmek istedik. Gördüğümüz manzara gerçekten bir fecaat. Şu an içinde bulunduğumuz arazi 2 bin dönüm civarında bir arazidir. Bu arazi kurumayla karşı karşıya gelmiş durumda tam da suya ihtiyaç duyduğu bir zamanda maalesef kurumaya yüz tutmuş. 27 köyün arazilerinde sulamaya yönelik ciddi sorunları var. 3 hat üzerinden gelen su buraya yetişmiyor. Devlet yetkilileri bu pamuklar buraya ekilmeden önce suyun geleceğine yönelik umut vermiş. Çiftçiler de bu umut üzerine nasıl olsa su gelecek diye masraflar yapıp suya dayalı ekin ekmişler. Ama şimdi su sıkıntısından dolayı 100 bin dönümlük bu araziler kurumayla karşı karşıya kalmış. Birçok tarla da kurtarılacak durumda değil. Bazı araziler üzerine çok hızlı müdahale edilirse belki mahsulün masrafını kurtarır da çiftçiler borç altına girmemiş olur. Devlet yetkilileri, milletvekilleri, DSİ bölge müdürü bir araya gelip acilen buralara bir çözüm bulmaları ve bu çiftçilerin mağduriyetlerini gidermeleri gerekiyor." ifadelerine yer verdi.
"Bölgemizdeki Y-17, Y-19 ve Y-23 numaralı hatlara gelen su yüzde 50 oranında eksik geliyor"
Yaşadıkları sorun ve sıkıntılarını heyete aktaran köy muhtarı Öncel, kendileri gibi su sıkıntısı yaşayan 27 köyün olduğunu söyledi.
DSİ tarafından çalıştırılan 8 pompanın yetersiz olduğunu, buna 4 pompanın daha ilave edilmesi gerektiğini söyleyen Öncel, "Akçakale bölgesi olarak sularımız yetersizdir. Yani pamuklarımız kurumuş. Bu saatten sonra ekinlerden fazla bir beklentimiz de yok zaten. DSİ’de şu an 8 pompa çalışıyor. Bu pompalar bazen arıza bazen de çalışıyor. Bu 8 pompaya 4 tane daha ilave yapma imkânları var. DSİ yetkililerinden talebimiz bu 4 pompanın ilave edilip 12 pompaya çıkarılmasıdır. Ankara’dan burası için 8 pompa yeterli deniliyor fakat bunun kaçak sulanması var, sulama dışı arazilerde de kullanılması var. Bunun önlemini alsınlar o zaman. Elektriğe dönüm başına 125 bin TL istiyorlar. Bize su getirsinler, ek projeleri yapsınlar biz 150-250 bin TL ödeyelim. Yeter ki ürünümüzü kaldıralım. Bizim bölgede Y-17, Y-19 ve Y-23 numaralı hatlar var. Bu 3 hat için gelen su yüzde 50 oranında eksik geliyor. Suyun yeterli gelebilmesi için bu kaçak sulamanın önüne geçilmesi lazım. Bu 3 hattımız üzerinde 27 köy var. 3-4 köy dışında diğerleri suyun gelmeyeceğini bildikleri için bir şey ekmemişler. Tek çare DSİ’nin bize 4 pompanın ihaleye sunulup bu sayının 12’ye çıkarılmasıdır. Bunun da kendilerini aştığını işin Ankara’da bittiğini söylüyorlar. Cumhurbaşkanımıza ve DSİ genel başkanına sesleniyorum bu 4 pompayı derhal faaliyete geçirsinler." ifadelerini kullandı.
"Su gelecek diye pamuk ektik masrafımız 5 kat arttı"
Edebey köyünde pamuk eken Davut Ayaz ise sulama için su verilmeyen bölgede 100 bin dönümlük arazinin olduğunu dile getirerek, "Su, bu bölgeye gelmeden önce burada kuru ekimler yapıyorduk. Beklentimiz sadece yağmurun yağmasıydı. Masrafımız da o oranda azdı. Su gelecek diye pamuk ektik masrafımız 5 kat arttı. Su, tam tersi bizim hayatımızı kararttı. Tüneller kazdık, dev boruları yer altında döşedik, göletler yaptık. Su tarlalarımıza geldi ama yarım geldi. Yarım gelince de bizi adeta öldürdü. Buradaki yetkililer yapamıyorlar. Bunları takip edecek bir ekip olmazsa bu iş yürümez. Buraya gelen Y17, Y19, Y20 hattın sonu olduğu için herkes suyunu alıyor ayrıca 12 pompanın çalışması gerektiği yerine 8 pompa çalıştığı için ve bu 8 pompanın 4 tanesi devamlı dinlenmede olduğundan su bize yetişmiyor. Suyun yetişmediği bu bölgede 100 bin dönüm arazi var. En azından 25-30 bin nüfus geçimini bundan sağlayacaktı. Şu an sanki her evde bir cenaze var gibi o kadar hüzünlüler. Valimizden, yeni bakanımızdan, cumhurbaşkanımızdan, başbakanımızdan sesimizin duymalarını istiyoruz." şeklinde konuştu. (İLKHA)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.