Peygamber Sevdalıları Platformunun organize ettiği Kutlu Doğum etkinlileri büyük bir coşkuya sahne oluyor. Etkinlikler çerçevesinde Mardin merkez Artuklu ilçesinde bir program düzenlendi.
15 Temmuz Şehitler (Karayolları) Parkı Miting alanında “Hak ve Adalet Rehberi Hz. Muhammed (sav)” temasıyla düzenlenen Kutlu Doğum etkinliği saat 13.00’de Molla Abdürrahim Özgün’ün Kur’an-ı Kerim tilavetiyle başladı.
Kur’an tilavetinin ardından Dost-Der Genel Başkanı Fesih Memiş, katılımcıları Arapça, Kürtçe ve Türkçe dillerinde selamladı. Selamlama konuşmasının ardından Sanatçı Mahfuz Aytekin ile Erhan Karakoç ilahi ve ezgiler seslendirdi. İlahilere katılımcıların büyük bir coşku ile eşlik ettiği görüldü.
Peygamber Sedalıları Kızıltepe Kız İlahi Grubu’nun da sahne aldığı etkinlikte, Yaren Sultan isimli küçük kız da şiir okudu. Tekin Taş, Abdürrahim Özgün ve Musap Şimşek Mevlid-i Şerif okurken, birçok katılımcının duygusal anlar yaşayarak gözyaşlarına hâkim olamadığı görüldü.
Sunuculuğunu Musap Arasan’ın yaptığı Kutlu Doğum etkinliğinde İlahiyatçı-Yazar Nezir Tunç, günün anlam ve önemine binaen bir konuşma yaptı.
“Hz. Muhammed hak ve adaletin temsilcisi olmuştur”
Allah’ın insanları yarattığı günden bu yana iki fırkaya ayırdığını söyleyen Tunç, “Birinci fırka, hak ve adaletin temsilcileridir. İkinci fırka ise zulüm ve tuğyan temsilcileridir. Hak ve adalet temsilcileri, Hz. Âdem babamızdan başlar, diğer peygamberle devam etmiş ve en son Hz. Muhammed (sav) hak ve adaletin temsilcisi olmuştur. İnanınız ki bu karanlık asırda, Hz. Muhammed’in (sav) yolundan gidenler de mahşer gününde onunla Havz-ı Kevser’de bir araya gelecekler. Zulüm ve tuğyan temsilcilerine gelince, onların atası İblis’tir, Nemrut’tur, Firavun’dur, Ebu Cehil’dir, Ebu Leheb’tir ve onların takipçileridir. Rabbim, bu ümmeti onların şerrinden muhafaza eylesin.” dedi.
“Çağımız ile cehalet dönemi birbirine çok benziyor”
Bu çağ ile cehalet döneminin birbirine çok benzediğine dikkat çeken Tunç, “Bu çağımız ile Hz. Muhammed’in doğduğu o cehalet dönemi birbirine çok benziyor. O dönem zulmün, küfrün, para babalarının hâkim olduğu bir dönemdir. O dönemde iki süper güç Pers ve Bizans İmparatorluğuydu. Bunlar yer altı ve yer üstü zenginliklerinin tamamını emiyor, mazlumların, mustazafların, biçarelerin mallarına el koyuyorlardı ve bu kesim onların zulümlerini iliklerine kadar hissediyorlardı. Öyle bir dönemde Hz. Muhammed (sav) yeryüzüne gelmiş ve kısa bir sürede o karanlık asrı aydınlatmıştır. O (sav) 23 yıllık kısa bir sürede çocuklarını diri diri toprağa gömen bir nesilden ‘Cennet annelerin ayakları altındadır.’ dedirtmiştir, o kısa sürede bedevi olan bir toplumdan medeni bir toplum inşa etmiştir. Çünkü Rabbimiz, O (sav) bizim için bir rahmet olarak göndermişti. Dolayısıyla yeryüzü ne kadar karanlık olursa olsun, zalimler ne kadar zulmederse etsin, görünürde mazlumlar ve biçareler ne kadar cılız kalırsa kalsın eğer Hz. Muhammed’in (sav) çizdiği yolda gidersek, O’nun (sav) hayat programını kendimize şiar olarak kabul edersek, O’nun (sav) kaptanı olduğu kurtuluş gemisine binersek inanın kazanacağız.” diye konuştu.
“O’nun yolunda gittiğimiz takdirde kazanacağız”
Eğer Hz. Muhammed’in yolun gidenlerin kazanacağını söyleyen Tunç, “Bugün de yeryüzünde iki süper güç vardır; Rusya önderliğinde doğu bloğu ve ABD önderliğinde batı bloğu vardır. Kim sırtını bunlara dayarsa kazanır kim sırtını dönerse kaybeder diyorlar. Ama Allah böyle demiyor. Bunun en güzel örneği Hz. Muhammed’dir (sav). O’nun yolunda gittiğimiz takdirde kazanacağız. Hz. Muhammed’in dışında hangi düşüncenin, hangi ekolün, hangi ideolojinin etrafında giderlerse gitsinler kaybedeceğiz ve kaybetmeye mahkûmuz. Tek kurtuluş yolu Hz. Muhammed’in yoludur. Eğer bu asırda milyarlarca Müslüman nüfusuna rağmen zillet altındaysa, yeryüzünde akan her gözyaşı Müslümanların gözyaşıysa, ağlayan her anne bu ümmetin annesiyse, eğer bombalar ve zulümler Müslümanların başına yağıyorsa bu işte bir yanlışlık var. Bu, hak ve adaletin lideri Hz. Muhammed’i kendimize rol ve model olarak kabul etmediğimizden dolayıdır.” diye konuştu.
Konuşmasının sonunda İslam âleminin artık kendine gelmesini söyleyen Tunç, “Biz Müslümanlar artık kendimize gelmeliyiz. Hz. Muhammed’in (sav) sünneti çerçevesinde, O’nun (sav) şemsiyesi altında bir araya gelmeli, ayrıntı ve ferdi meselelerde birbirimizi mazur görmeli, ortak paydalarımızda bir araya gelmeli ve bu şekilde hak ve adaleti tesis edebiliriz. Bunun dışında mümkün değildir. Özellikle ısrarla bu Kutlu Doğum etkinlikleri düzenlemeliyiz. ” dedi.
Program Hadi Çakar Hoca’nın duası ile sona erdi. (İLKHA)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.