İnsan Hakları kanun tasarısı yasalaştı

İnsan Hakları kanun tasarısı yasalaştı
Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu Kanun Tasarısı TBMM Genel Kurulunda kabul edilerek, yasalaştı.

Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu Kanun Tasarısı TBMM Genel Kurulunda kabul edilerek, yasalaştı.

Buna göre, Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu, insan onurunu temel alarak insan haklarının korunması ve geliştirilmesi, kişilerin eşit muamele görme hakkının güvence altına alınması, işkence ve kötü muameleyle etkin mücadele etmek ve bu konuda ulusal önleme mekanizması görevini yerine getirmek üzere kurulacak.

Cinsiyet, ırk, renk, dil, din, inanç, mezhep, felsefi ve siyasi görüş, etnik köken, servet, doğum, medeni hal, sağlık durumu, engellilik ve yaşa dayalı ayrımcılık yasak olacak. Ayrımcılık yasağının ihlali halinde, kamu kurum ve kuruluşları ile kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları ihlali sona erdirmek, tekrarlanmasını önlemek, adli ve idari yoldan takibini sağlamak üzere gerekli tedbirleri almakla yükümlü olacak.

"Ayrı tutma, ayrımcılık talimatı verme ve bu talimatları uygulama, çoklu ayrımcılık, doğrudan ayrımcılık, dolaylı ayrımcılık, iş yerinde yıldırma, makul düzenleme yapmama, taciz, varsayılan temele dayalı ayrımcılık, eşit muamele ilkesine uyulması veya ayrımcılığın önlenmesi amacıyla idari ya da adli süreçleri başlatan yahut bu süreçlere katılan kişiler ile bunların temsilcilerinin, bu nedenle maruz kaldıkları olumsuz muameleler" ayrımcılık olarak kabul edilecek.

Eğitim ve öğretim, yargı, kolluk, sağlık, ulaşım, iletişim, sosyal güvenlik, sosyal hizmetler, sosyal yardım, spor, konaklama, kültür, turizm ve benzeri hizmetleri sunan kamu kurum ve kuruluşları, kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları, gerçek kişiler ve özel hukuk tüzel kişileri, yürüttükleri faaliyetler bakımından bu hizmetlerden yararlanmakta olan veya yararlanmak üzere başvurmuş olan ya da bu hizmetler hakkında bilgi almak isteyen kişi aleyhine ayrımcılık yapılamayacak.

Ayrıca, taşınır ve taşınmazların kamuya açık satışa veya kiralamaya sunulması ile dernek, vakıf, sendika, parti ve meslek örgütü üyeliklerinde ve faaliyetlerinde de ayrımcılık yapılamayacak.

-İŞVEREN, İSTİHDAM BAŞVURUSUNU GEBELİK, ANNELİK VE ÇOCUK BAKIMI GEREKÇELERİYLE REDDEDEMEYECEK 

İşveren veya işveren tarafından yetkilendirilmiş kişi, istihdam başvurusunu gebelik, annelik ve çocuk bakımı gerekçeleriyle reddedemeyecek. Serbest mesleğe kabul, ruhsat, kayıt, disiplin ve benzeri hususlar bakımından ayrımcılık yapılamayacak.

Kanunla ayrımcılık iddiasının ileri sürülemeyeceği haller ve istisnalar da düzenleniyor.

Buna göre, istihdam ve serbest meslek alanlarında, zorunlu mesleki gerekliliklerin varlığı halinde amaca uygun ve orantılı olan farklı muamele, sadece belli bir cinsiyetin istihdamını zorunlu kılan durumlar, işe kabul ve istihdam sürecinde hizmetin zorunlulukları nedeniyle yaş sınırlarının belirlenmesi ve uygulanması, çocuk veya özel bir yerde tutulması gereken kişilere yönelik özel tedbirler ve koruma önlemleri, bir dine ait kurumda din hizmeti veya o dine ilişkin eğitim ve öğretim vermek üzere sadece o dine mensup kişilerin istihdamı, ayrımcılık iddiasının ileri sürülemeyeceği haller ve istisnalar olacak.

Dernek, vakıf, sendika, siyasi parti ve meslek örgütlerinin ilgili mevzuatlarında veya tüzüklerinde yer alan amaç, ilke ve değerler temelinde üye olacak kişilerde belli şart ve nitelik aramaları, eşitsizlikleri ortadan kaldırmaya yönelik, gerekli amaca uygun ve orantılı farklı muamele, vatandaş olmayanların ülkeye giriş ve ikametlerine ilişkin şartlarından ve hukuki statülerinden kaynaklanan farklı muamele de ayrımcılık iddiasının ileri sürülemeyeceği haller ve istisnalar arasında yer alacak.

- CUMHURBAŞKANLIĞI, TBMM VE BAŞBAKANLIĞA RAPOR SUNULACAK

Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu idari ve mali özerkliğe sahip, özel bütçeli, Başbakanlık ile ilişkili bir yapıda olacak.

Kurum, insan haklarının korunmasına, geliştirilmesine, ayrımcılığın önlenmesine ve ihlallerin giderilmesine yönelik çalışmalar yapacak. İnsan hakları ve ayrımcılıkla mücadele konularında kitle iletişim araçlarını da kullanarak bilgilendirme ve eğitim yoluyla kamuoyunda duyarlılığı geliştirecek. Özgürlüğünden mahrum bırakılan ya da koruma altına alınan kişilerin bulundukları yerlere haberli veya habersiz düzenli ziyaretler gerçekleştirerek, bu ziyaretlere ilişkin raporları ilgili kurum ve kuruluşlara iletecek.

Kurum, Cumhurbaşkanlığına, TBMM'ye ve Başbakanlığa sunulmak üzere yıllık raporlar hazırlayacak. Kamuoyunu bilgilendirmek, düzenli yıllık raporlar dışında, gerek görüldüğünde görev alanına ilişkin özel raporlar yayımlayacak, kamu kurum ve kuruluşları, sivil toplum kuruluşları, meslek kuruluşları ve üniversitelerle işbirliği yapacak.

Kurum, TBMM İnsan Haklarını İnceleme ile Kadın Erkek Fırsat Eşitliği komisyonlarını yılda en az bir defa bilgilendirecek.

- KURUL GÖREVİNİ BAĞIMSIZ OLARAK YERİNE GETİRECEK

Kurumun karar organı, Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurulu olacak. Kurul, görev ve yetkilerini bağımsız olarak yerine getirecek.

Görev alanına giren konularla ilgili olarak hiçbir organ, makam, merci veya kişi, Kurula emir ve talimat veremeyecek, tavsiye ve telkinde bulunamayacak.

Kurul, biri Başkan, biri İkinci Başkan olmak üzere 11 üyeden oluşacak. Kurulun 8 üyesi Bakanlar Kurulu, 3 üyesi Cumhurbaşkanı tarafından seçilecek. Bakanlar Kurulunca seçilecek bir üye Yükseköğretim Kurulu tarafından insan hakları alanında çalışmalar yapan öğretim üyelerinden önerilecek iki aday arasından, 7 üye ise aranan şartları taşımak kaydıyla, insan hakları alanında çalışmalar yapan sivil toplum kuruluşları, sendikalar, sosyal ve mesleki kuruluşlar, akademisyenler, avukatlar, görsel ve yazılı basın mensupları ve alan uzmanlarının göstereceği adaylar veya üyelik başvurusu yapanlar arasından belirlenecek.

Bakanlar Kurulunca seçilen üyelerin görev süreleri dolmadan iki ay önce durum, Kurum tarafından uygun iletişim araçlarıyla kamuoyuna duyurulacak.

Başvurular ve aday bildirimleri Başbakanlığa yapılacak. Yeni seçilen üyeler, yerlerine seçildikleri üyenin görev süresinin bitiminden itibaren göreve başlayacak.

Kurula üye olabilmek için Kurumun görev alanındaki konularda bilgi ve deneyim sahibi olmak, herhangi bir siyasi partinin yönetim ve denetim organlarında görevli veya yetkili bulunmamak, en az 4 yıllık lisans düzeyinde yükseköğrenim görmüş olmak, kamu kurum ve kuruluşlarında, uluslararası kuruluşlarda, sivil toplum kuruluşlarında veya kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarında ya da özel sektörde toplamda en az 10 yıl çalışmış olmak şartları aranacak.

Üyelerin görev süresi 4 yıl olacak. Arka arkaya iki dönem görev yapan üyeler, bir dönem geçmeden tekrar seçilemeyecek.

Başkan ve İkinci Başkan, Kurul tarafından Kurul üyeleri arasından seçilecek.

- SÜRELERİ DOLMADAN BAŞKAN VE ÜYELERİN GÖREVİNE SON VERİLEMEYECEK

Başkan, ikinci başkan ve üyelerin süreleri dolmadan herhangi bir nedenle görevlerine son verilemeyecek. Ancak üyenin seçilmek için gerekli şartları taşımaması ya da sonradan kaybetmesi, kararları süresi içinde imzalamaması, kabul edilebilir mazereti olmaksızın bir takvim yılı içinde toplam 5 toplantıya katılmaması, göreviyle ilgili olarak işlediği suçlardan dolayı hakkında verilen mahkumiyet kararının kesinleşmesi ve geçici iş göremezlik halinin 3 aydan fazla sürmesi üzerine üyeliğine son verilecek.

Seçilen üyeler ilk toplantının başında, "Görevimi tam bir tarafsızlık, dürüstlük, hakkaniyet ve adalet anlayışı içinde yerine getireceğime, namusum ve şerefim üzerine yemin ederim" şeklinde yemin edecek.

Başkan ve üyeler için soruşturma yapılması, Başbakan veya görevlendireceği bakanın iznine tabi olacak.

- GİZLİ BİLGİLERİ AÇIKLAYAMAYACAK

Başkan ve üyeler ile kurum personeli, edindikleri gizli bilgileri, kişisel verileri, ticari sırları ve bunlara ait belgeleri, kanunen yetkili kılınan mercilerden başkasına açıklayamayacak. Kendilerinin veya üçüncü kişilerin yararına kullanamayacak. Bu yükümlülük görevden ayrılmalarından sonra da devam edecek.

Başkan ve üyeler, kendileri, aralarındaki evlilik bağı kalkmış olsa bile eşleri, evlatlıkları ve üçüncü derece dahil üçüncü dereceye kadar kan ve ikinci derece dahil ikinci dereceye kadar kayın hısımlarıyla ilgili veya kişisel menfaat ilişkisi içinde oldukları konularda toplantı ve oylamaya katılamayacak.

Aksi kararlaştırılmadıkça Kurul toplantılarındaki müzakereler gizli olacak.

Kurum Başkanlığı, başkan yardımcıları, hizmet birimleri ve çalışma gruplarından oluşacak. Hizmet birimlerinin sayısı 10'u geçemeyecek.

Gerek görülmesi halinde, Kurumun teklifi üzerine Bakanlar Kurulu kararıyla Kuruma bağlı bürolar kurulabilecek.

Kurul, tarafından Kuruma ilişkin görevlerinde Başkan'a yardımcı olmak üzere Kurumun görev alanları dikkate alınarak 3 Başkan Yardımcısı atanacak. 

Kurumda, insan hakları ve eşitlik uzmanı ile uzman yardımcısı istihdam edilebilecek.

Ayrımcılık yasağı ihlalinden zarar gördüğü iddiasında bulunan herkes kuruma başvurabilecek. Başvurular, valilikler ve kaymakamlıklar aracılığıyla da yapılabilecek. Başvurular için herhangi bir ücret alınmayacak.

İlgililer, kuruma başvurmadan önce bu düzenlemeye aykırı olduğunu iddia ettikleri uygulamanın düzeltilmesini ilgili taraftan talep edecek. Bu taleplerin reddedilmesi veya 30 gün içerisinde cevap verilmemesi halinde kuruma başvuru yapılabilecek.

"Yasama ve yargı yetkilerinin kullanılmasına ilişkin işlemler, Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) kararları ile Anayasa'nın yargı denetimi dışında bıraktığı işlemler", başvurunun konusu olamayacak.

İş Kanunu'nun kapsamına giren konularda iş ilişkisinde ayrımcılık iddialarına ilişkin başvurular, İş Kanunu ve ilgili mevzuatında belirlenen şikayet usulleri izlendikten sonra herhangi bir yaptırım kararı alınmaması halinde yapılabilecek.

- KORUMA ALTINDAKİ ÇOCUKLARIN BAŞVURULARI GİZLİ TUTULACAK

İnsan hakları ve ayrımcılık yasağı ihlallerine ilişkin resen yapılan incelemeler için ihlal mağdurunun şahsen belirlenebilir olduğu durumlarda kendisinin veya kanuni temsilcisinin açık rızasının alınması şart olacak. Ancak çocuğun yüksek yararının gerektirdiği hallerde kanuni temsilcisinin rızası aranmayacak.  

Yapılacak başvurularda, vesayet ya da koruma altında olanlar ve çocuklar ile talepleri üzerine mağdurların kimlik bilgileri gizli tutulacak.

Kurum, başvuruları ve resen yaptığı incelemeleri, başvuru ve resen inceleme kararı tarihinden itibaren en geç 3 ay içinde sonuçlandıracak. Bu süre, başkan tarafından bir defaya mahsus olmak üzere en fazla 3 ay uzatılabilecek.

Kurum, ihlal iddiasına muhatap olan taraftan yazılı görüşünün sunulmasını isteyecek. Yazılı görüş, istemin tebliğinden itibaren 15 gün içinde kuruma ulaştırılacak. Başkan, incelemenin özelliğine göre görüşlerin alınmasından sonra, resen veya talep üzerine tarafları uzlaşmaya davet edebilecek. Uzlaşma, insan hakları veya ayrımcılık yasağı ihlali olduğu iddia olunan uygulamaya son verilmesi veya mağdur açısından bu sonucu sağlayacak çözümleri içerebileceği gibi, mağdura belli bir tazminatın ödenmesi biçiminde de olabilecek. Uzlaşma en geç 1 ay içinde sonuçlandırılacak.

Uzlaşma müzakereleri sırasında yapılan tespitler, alınan beyanlar veya açıklamalar, herhangi bir soruşturma veya davada delil olarak kullanılamayacak.

Kurul, konusu suç teşkil eden insan hakları veya ayrımcılık yasağı ihlallerini tespit ettiği takdirde, bunlarla ilgili suç duyurusunda bulunacak.

KURUMA VERİLEN GÖREVLER

kuruma verilen görevler, insan hakları ve eşitlik uzmanları, uzman yardımcıları ve başkan tarafından görevlendirilen diğer personel tarafından yerine getirilecek. Bu görevliler, tüm kamu kurum ve kuruluşları ile gerçek ve tüzel kişilerden bilgi ve belgeleri isteyebilecek, özgürlüğünden mahrum bırakılan ya da koruma altına alınan kişilerin bulundukları yerleri ziyaret edebilecek, kötü muameleye maruz kaldığı iddia edilen kişilerle görüşebilecek.

Kurumun görev ve yetki alanına giren konularda, yerinde inceleme ve araştırma yapmak üzere, kurum personelinin başkanlığında, ilgili kurum ve kuruluşların temsilcilerinin ve diğer kişilerin katılımıyla heyet oluşturulabilecek.

İleri derecede teknik ve mali uzmanlık bilgisi gerektiren konularla ilgili ücreti kurum bütçesinden ödenmek üzere bilirkişi görevlendirilebilecek. Gerek görülmesi halinde, inceleme ve araştırma yapmaya yetkili kurum personeli tanık veya ilgili kişileri dinleyebilecek.

Ayrımcılık yasağının ihlali iddiasıyla kuruma yapılan başvurularda, başvuranın iddiasının gerçekliğine ilişkin kuvvetli emarelerin ve karine oluşturan olguların varlığını ortaya koyması halinde, karşı tarafın ayrımcılık yasağını ve eşit muamele ilkesini ihlal etmediğini ispat etmesi gerekecek.

Ayrımcılık yasağıyla ilgili konularda sorunları ve çözüm önerilerini tartışmak, bu konularda görüş alışverişinde bulunmak amacıyla kamu kurum ve kuruluşları, sivil toplum kuruluşları, sendikalar, sosyal ve mesleki kuruluşlar, yükseköğretim kurumları, basın ve yayın kuruluşları ve araştırmacıların katılımıyla "İstişare Komisyonu" oluşturulacak.

Kurum, insan hakları sorunlarını tartışmak ve insan hakları konularında bilgi ve görüş alışverişinde bulunmak amacıyla istişare toplantıları gerçekleştirecek.

- AYRIMCILIK YASAĞININ İHLALİNE İDARİ PARA CEZALARI

Ayrımcılık yasağının ihlali halinde, ihlalden sorumlu olan kamu kurum ve kuruluşları, kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları ile kişiler hakkında bin liradan 15 bin liraya kadar idari para cezası uygulanacak.

İdari para cezasının kamu kurum ve kuruluşları ile kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları hakkında uygulanması halinde, ödenen idari para cezası, cezaya esas ayrımcı uygulamaya kusuruyla sebebiyet veren memurlar ile meslek kuruluşlarında görev yapanlara rücu edilecek.

Öngörülen yükümlülüklere, uyarıya rağmen haklı bir neden olmaksızın belirtilen sürede uymayan kişi ve kuruluşlara 500 liradan 2 bin liraya kadar idari para cezası verilecek. Bu cezalarda da rücu söz konusu olacak.

Kurul, verdiği idari para cezasını bir defaya mahsus olmak üzere uyarı cezasına dönüştürebilecek. Hakkında uyarı cezası verilen kişi veya kurumun, ayrımcı fiilinin tekrarı halinde alacağı ceza yüzde 50 oranında artırılacak.

İnsan hakkı ihlalleri ve ayrımcılıkla mücadele eğitimini, kurum personeli ile insan hakları ve ayrımcılıkla mücadele eğiticileri verecek.

Yasayla, Türkiye İnsan Hakları Kurumu Kanunu yürürlükten kaldırılacak.

Bakanlar Kurulu'nca seçilecek üyelere ilişkin başvurular ve aday bildirimleri Başbakanlığa yapılacak.

Kurum teşkilatlanıncaya kadar kurumun işlerini Türkiye İnsan Hakları Kurumu yürütecek. Türkiye İnsan Hakları Kurumunun taşınır taşıt, araç, gereç ve malzemeleri, nakit ve benzeri değerleri, her türlü borç ve alacakları, yazılı ve elektronik ortamdaki her türlü kayıtlar ve diğer dokümanlarıyla personeli kuruma devredilecek.

İnsan hakları alanında faaliyet gösteren kurumlarda çalışanlar ile hakim ve savcılar, kurumun görev alanına giren alanda doktora yapanlar, öğretim elemanları, insan hakları ve eşitlik uzmanı olarak atanabilecek.

Kuruma 152 kadro ihdas edilecek.

-BAKAN ELVAN'DAN TEŞEKKÜR KONUŞMASI

Başbakan Yardımcısı Lütfi Elvan, kanunun kabul edilmesinin ardından bir teşekkür konuşması yaparak, insan haklarının medeniyetin ve demokratik hukuk devletinin ruhu olarak kabul edildiğini belirtti. 

"Bizim düsturumuz yaratılanı Yaradandan ötürü sevme düsturudur. Bizim ilkemiz Hazreti Mevlana'nın 13. yüzyılda koymuş olduğu ilkedir." diyen Elvan, İnsan Hakları Kurumunun daha etkin hale getirilmesini, ayrımcılıkla mücadele, işkence ve kötü muameleye karşı ulusal önleme mekanizmasının etkin kullanılmasının öncelikleri olduğunu söyledi.

İnsan hakları, ayrımcılık ve ulusal önleme mekanizmalarının tek bir kurum altında oluşturulmasının yanlış olduğunun öne sürüldüğünü ifade eden Elvan, Avrupa'da bu üç kurumun bir arada olduğu yapıların başarılı olduğunu tespit ederek, bu çerçevede böyle bir yapıyı kurmak düşüncesi edindiklerini anlattı.

Kabul edilen tasarının Paris Prensipleriyle uyumlu olduğuna işaret eden Elvan, "Paris ilkelerinin tüm maddeleri teker teker sıralandığı tüm ilkelerin karşılandığını, çoğulcu yapı da dahil karşılandığı görülecektir." dedi. 

Elvan, "Ayrımcılıkla mücadeleye yönelik ilk kez bir kurum oluşturuyoruz. Engellilere, yaşlılara yönelik ayrımcılık yapılamayacağına dair esasları ortaya koyan bir kurum ortaya koyuyoruz. Avrupa'daki kurumlara baktığımızda bizim tasarısını sizlere sunduğumuz kurum Avrupa'daki kurumlardan çok daha etkin, daha güçlü bir yapıya sahiptir." diye konuştu. 

Lütfi Elvan, tasarının yasalaşmasında katkısı olan milletvekillerine teşekkür etti. 

-TASARI ÜZERİNE GÖRÜŞMELER

Tasarı üzerine önergeler görüşülürken söz alan HDP Grup Başkanvekili İdris Baluken, AK Parti'nin katılımcılık ya da bağımsızlık gibi bir ilkesi olmadığını iddia ederek, İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumunun Cumhurbaşkanı ve hükümete inisiyatif veren bir yaklaşımla kurulduğunu savundu. 

Baluken, 50 milyon vatandaşın kişisel bilgilerinin sızdırıldığı iddialarının gündemde olduğunu, Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım'ın bu iddiaları yalanladığını, Adalet Bakanı Bekir Bozdağ ve Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun ise "sızmanın olduğu ama endişe edilecek bir durum olmadığını" söylediğini belirtti.

İdris Baluken, "Kulislerde dolaşan bilgiye göre mayıs ya da haziran ayında yapılacak kongreyle Sayın Davutoğlu'nun görevden alınacağı, yerine Binali Yıldırım'ın Başbakan ve Genel Başkan olacağı söyleniyor. Başbakanlığa hazırlanan bir bakan gerçek bir durumla ilgili kamuoyuna doğru bilgi vermiyorsa biz size nasıl güveneceğiz." diye konuştu. 

AK Parti Grup Başkanvekili Naci Bostancı da Baluken'in siyasi stretejisini AK Parti'nin içinde tartışma olup olmadığı, partinin gücünü azaltacak, itibarına halel getirecek bir gelişme olup olmadığı üzerine kurduğunu belirterek, "Garip bir strateji Sayın Baluken, buradan size bir ekmek çıkmaz. AK Parti'ye de buradan gelecek halel olmaz, millet neyin ne olduğunu biliyor." diye konuştu.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.