İşgal rejiminin Gazze’deki soykırımı birinci yılında: Türkiye'den ve Siirt'ten büyük tepki
7 Ekim 2023'te başlayan ve aralıksız devam eden saldırılarda bugüne kadar çoğu çocuk ve kadın 42 binden fazla insan katledildi, okullar, hastaneler ve ibadethaneler bombalandı. Dünya bu soykırıma karşı sessiz kalırken işgalci israilin bu saldırıları emperyalist güçlerin desteğiyle devam ediyor.
İşgal rejiminin Filistin'de gerçekleştirdiği bu insanlık dışı saldırılar Türkiye'nin dört bir yanında protesto edilirken 60'tan fazla şehirde büyük destek yürüyüşleri düzenlendi. Vatandaşlar ellerinde Türkiye ve Filistin bayrakları taşıyarak israile lanet okudu, Filistin'e destek sloganları attı.
Siirt'te de benzer bir yürüyüş gerçekleşti. Sancaklar Ortaokulu önünden başlayan yürüyüş 15 Temmuz Demokrasi Meydanı'na kadar sürdü ve burada bir program düzenlendi.
Program, Muhammed Aygan Hoca'nın okuduğu Kur'an-ı Kerim tilaveti ile başladı, ardından Siirt Memur-Sen Başkanı Murat Şeker basın açıklamasını okudu.
"365 gündür Gazze'deki soykırım devam ediyor"
Şeker, işgalci siyonistlerin Gazze'de 365 gündür devam eden saldırılarında, bugüne kadar çoğu kadın ve çocuk olmak üzere 42 binin üzerinde Filistinlinin katledildiğini belirtti.
İşgal rejiminin hastaneler, okullar ve ibadethaneler dahil sivil hedefleri bombaladığına dikkat çeken Şeker, "Dünya kör, dünya sağır, dünya suskun… Bu suskunluk, israili ve onun soykırımcı politikalarını daha da cesaretlendiriyor." dedi.
"israil devlet görünümlü sapık terör örgütüdür"
siyonist işgalci israili bir devlet görünümünde sapkın bir terör örgütü olarak niteleyen Şeker, israilin emperyalist güçlerin koruması altında bölgeyi kan gölüne çevirdiğini ve soykırım siyasetini tüm bölgeye yaymak istediğini söyledi.
Tarihin hiçbir döneminde bu kadar desteklenen bir soykırımcının olmadığını vurgulayan Şeker, Batılı ülkelerin israil eliyle İslam'a ve Müslümanlara düşmanlıklarını sürdürdüğünü belirtti.
"İnsanlık savunmasız kaldı"
Uluslararası sistemin ahlaken ve fiilen çöktüğünü belirten Şeker, insanlığın, değerleriyle birlikte katil israil rejimi ve onu koşulsuz destekleyen emperyal güçler karşısında savunmasız kaldığını ifade etti.
"Vicdanlarımızı ateşe veren, anaların feryatları arşa ulaşmış durumda. Artık söz yetmiyor; her şey gözümüzün önünde oluyor" diyen Şeker, Gazze'de yaşananlara sessiz kalanların aymazlığını vurgu yaptı.
"42 bin Filistinli katledildi"
Basın açıklamasında, siyonist işgalin 7 Ekim'den bu yana çoğu kadın ve çocuk olmak üzere 42 bin Filistinliyi katlettiği ve 97 binden fazla yaralı olduğu bilgisi paylaşıldı.
Bu rakamların istatistikten ibaret olmadığını vurgulayan Şeker, "Bunlar bizim kardeşlerimiz, evlatlarımız, annelerimiz… Bunlar insanın vicdanını kanatan gerçekler." dedi.
Lübnan saldırısı ve Arz-ı Mev'ud hedefi
Şeker, işgal rejiminin Gazze ile sınırlı kalmadığını, Lübnan'a da saldırılar düzenleyerek tüm bölgeyi ateşe vermeyi planladığını söyledi.
İşgalcilerin, sapkın inancıyla şekillendirdiği Arz-ı Mev'ud hedefi doğrultusunda bölgeyi kan gölüne çevirdiğini ifade eden Şeker, Gazze'deki çocukların feryatlarının insanlığa bir uyarı olduğunu belirtti.
"Gazze'deki direniş onurumuzdur"
Şeker, Gazze'deki direnişi insan olmanın gereği olarak niteleyerek, "Gazze'de evleri, toprakları, özgürlükleri ve inançları için direnenlere selam olsun. Birinci yılına giren soykırımı lanetliyor, Gazze'de direnen yiğitleri ve şehitlerimizi selamlıyoruz" dedi.
İşgal rejimine ait ürünlere karşı boykot çağrısı
Basın açıklamasında ayrıca, israil mallarına karşı boykot çağrısında bulunuldu. Şeker, "israil malı almazsan ölmezsin, alırsan çocukları öldürürler" diyerek Filistin'e destek olmak isteyenlerin, israil mallarına karşı boykotlarını derinleştirmeleri gerektiğini ifade etti.
Son olarak Şeker, siyonist israilin Arz-ı Mev'ud hedefinin emperyalist stratejilerle örtüştüğünü belirterek Türkiye'nin savunmasının Gazze'den başladığını söyledi.
Batılı başkentlerde yapılan açıklamaların yanıltıcı olduğunu vurgulayan Şeker, "Vakit Gazze hattına destek olma ve kardeşlerimize sahip çıkma vaktidir" dedi.
Programda bir diğer önemli konuşmacı ise Filistin'de akrabalarını kaybeden Doktor Hüseyin Atvan oldu.
Gazze'de dün de dayısını kaybeden Atvan, yaşanan zulmü anlatarak bu soykırımın sadece rakamlardan ibaret olmadığını her bir kaybın bir insan, bir aile, bir hayat olduğunu dile getirdi.
Atvan, Filistin halkının zulme boyun eğmediğini ve direnişe devam ettiğini belirtti. "Gazze'de öldürülen her masum insan insanlığın vicdanında derin yaralar açmaktadır." dedi.
Program, Siirt Üniversitesi İlahiyat Fakültesi İslam Hukuku Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Adnan Memduhoğlu'nun okuduğu duanın ardından son buldu. (İLKHA)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.