İshak Sağlam: "Yeni bir heyecanla sahaya inip HÜDA PAR'ın misyonunu halkımıza anlatacağız"

İshak Sağlam: "Yeni bir heyecanla sahaya inip HÜDA PAR'ın misyonunu halkımıza anlatacağız"
HÜDA PAR 3. Olağan Büyük Kongresinde selamlama konuşması yapan HÜDA PAR Genel Başkanı Adayı Avukat İshak Sağlam, yeni bir heyecanla sahaya inip HÜDA PAR'ın misyonunu halka anlatacaklarını söyledi.

​HÜDA PAR’ın 3. Olağan Büyük Kongresinde selamlama konuşması yapan HÜDA PAR Genel Başkan adayı İshak Sağlam, "Yeni kadrolar ve yeni bir heyecanla sahaya inip HÜDA PAR'ın misyonunu halkımıza anlatacağız." dedi.

‘Önce İnsan Öncelik Adalet’ temasıyla düzenlenen HÜDA PAR 3. Olağan Büyük Kongresinde selamlama konuşması yapan HÜDA PAR Genel Başkanı Adayı Avukat İshak Sağlam, yeni bir heyecanla sahaya inip HÜDA PAR'ın misyonunu halka anlatacaklarını söyledi.

HÜDA PAR olarak siyasete yeni bir soluk getirdiklerini söyleyen Sağlam, ilkelerinden ve istikametlerinden ödün vermeden çalışmalarını arttırarak ‘Önce İnsan, Öncelik Adalet’ demeye devam ederek adalet ve hizmet anlayışını da getireceklerinin altını çizdi.

MHP’nin Meclis’e sunduğu ceza indirimine de değinen Sağlam, 28 Şubat ve FETÖ’nün kendilerine kumpas kurduğu kesin olarak belli olanların da af kapsamına alınması gerektiğine dikkat çekti.

Ekonomide yaşananlara da değinen Sağlam, "Hem sıkıntıların kaynağının ekonomik savaş olduğunu söyleyeceksiniz hem de ekonominin dümenini size savaş açanlara teslim edeceksiniz." dedi.

Konuşmasına 3'üncü Olağan Kongresinin memlekete, ümmete ve insanlık âlemine hayırlar getirmesini temenni ederek başlayan Sağlam, 6-7 Ekim saldırılarının yıldönümü olduğuna işaret ederek, "Bugün 7 Ekim. Tarihin, önemli hadiselere tanıklık ettiği bir gün… Aynı zamanda muharrem ayındayız. 4 yıl önce yine bir 7 Ekim’de, Kerbela’da Hazreti Hüseyin ve yarenlerine yaşatılan acıların bir benzerini yaşadık. Hüseyin’in varisleri; yoksullara, yetimlere, mustazaflara, bu ülkenin yalın ayaklılarına kurban eti dağıtmak için uğraşırken kurban edildiler. Bu vesile ile 7 Ekim şehitlerini hayırla yad ediyor, kıyamete kadar Kerbela şehitleriyle birlikte anılmalarını Rabbi Rahimden diliyorum." diye konuştu.

"3-5 çapulçu/tetikçinin derdest edilmesiyle 6-8 Ekim saldırılarının aydınlatıldığını hiç kimse iddia edemez"

6-8 Ekim saldırılarında azmettiricilerinin de hesap vermesi gerektiğini söyleyen Sağlam, "Aradan 4 yıl geçti ancak yaşanan acılar henüz taptazedir. 6-8 Ekim olaylarının bütün yönleriyle ele alınıp olayda dahli olan her kim varsa ortaya çıkarılması gerekir. 3-5 çapulçu/tetikçinin derdest edilmesiyle bu olayın aydınlatıldığını hiç kimse iddia edemez. Tetikçilerin olduğu gibi onları azmettirenin, olayları planlayıp organize edenlerin, onları destekleyen ve yardım edenlerin, olaylara müdahale etmesi gerektiği halde hiçbir şey yapmayanların da mutlaka hesap vermesi gerekir. HÜDA PAR olarak gerek 7 Ekim şehitlerinin davalarının takibi, gerekse ülkede meydana gelen haksızlık ve hukuksuzluklar konusunda gerekli hassasiyetleri göstermeye devam edeceğiz. Bu dünyada hesaptan kurtulanlar da cezadan kurtulduklarını sanmasınlar." ifadelerini kullandı.

"HÜDA PAR olarak siyasete yeni bir bakış açısı getirdik"

Siyasi partilerin, iktidarı ele geçirme mücadelesi yerine, halka hizmet etmek için yarışmaları gerektiğine vurgu yapan Sağlam, "HÜDA PAR olarak siyasete yeni bir bakış açısı getirdik. Mevcut anlayışta ‘muhalefet’ demek ‘Karşı olmak’ demektir. Bu anlayışla iktidarın doğru veya yanlış yapması hiç önemli değildir. Hâlbuki bu anlayış siyasi partiler arasında sürekli bir çatışmayı beraberinde getirir, toplumu gerer ve iyi işlerin yapılmasına dahi mani olur. Biz, her konuda yapıcı muhalefet yolunu izleyeceğimizi, doğruyu kim yaparsa yapsın ve nereden gelirse gelsin destek vereceğimizi, yanlışı kim yaparsa yapsın ve nereden gelirse karşısında duracağımızı yüksek sesle dile getirdik. Siyasi partilerin birbirlerinin düşmanı olmadığını ve birbirleriyle çatışmayı bir kenara bırakmaları gerektiğini, memleketi yönetmeye talip kurumlar olarak, sorumluluk duygusuyla hareket edip halkın menfaatine olan hususlarda yardımlaşmaları, yanlışa düştüklerinde de birbirlerini uyarmaları gerektiğini söyledik. Yine siyasi partilerin, iktidarı ele geçirme mücadelesi yerine, halka hizmet etmek için yarışmaları gerektiğini, siyasi partilerin bunun için varlık göstermeleri gerektiğini söyledik. Bu misyonumuzu ilk günden beri yerine getirmeye çalışıyoruz, bunu yapmaya devam edeceğiz. İlkeli duruşumuz, istikametimiz ve gayretli çalışmalarımızla ülkeye muhalefet anlayışı bakımından yeni bir ses ve anlayış getirdiğimiz gibi, Allah’ın izni ve inayetiyle, ilkelerimizden ve istikametimizden ödün vermeden gayretli ve ihlaslı çalışmalarımızı arttırarak ‘Önce İnsan, Öncelik Adalet’ demeye devam ederek halkımıza özlemle beklediği HÜDA PAR’ın adalet ve hizmet anlayışını da getireceğiz." şeklinde konuştu.

"FETÖ’nün kendilerine kumpas kurduğu kesin olarak belli olanlar neden af kapsamına alınmıyor"

Gündemdeki af meselesine de değinen Sağlam, konuşmasına şöyle devam etti: "Malumunuz olduğu üzere memleketin gündemde bir af meselesi var. Bu affın gerekçesi olarak; FETÖ mensubu olduğu söylenen Hakim ve savcıların oluşturduğu kararlarda adalete uygun hareket etmediklerinin tespit edildiği, hakim ve savcıların neredeyse üçte birinin FETÖ suçlamasıyla cezaevinde oldukları ya da işlerine son verildiği dile getiriliyor. Bu gerekçenin büyük bir kısmına biz de imzamızı atıyoruz. Ancak darbe alt yapısını oluşturmak için bu yapıların belki de teşvik ettiği suç ve suçlular bakımından af talep edilirken FETÖ’nün kendilerine kumpas kurduğu kesin olarak belli olan, hatta bu konuda birçok mahkeme kararı bulunanlar neden af kapsamına alınmıyor, bunu anlamak mümkün değil. Af konusunda sorunların daha da büyümemesi için bu aşamadan sonra geri adım atılmaması gerekir. Sayın Cumhurbaşkanının dediği gibi biz de; ‘devletin kendisine karşı işlenen suçlarda af yetkisi vardır’ diyoruz. Toplumsal barışın ve huzurun sağlanması için üçüncü şahsa karşı işlenen suçlarda daha temkinli olmak gerekir. Ancak bunun da ara formülü vardır. Şu anda toplum olarak sıkıntılı bir süreçten geçiyoruz. Yeni bir başlangıç yeni bir milat oluşturulabilir. Bunun için af teklifi tüm kesimleri kapsayacak şekilde genişletilmelidir. Üçüncü şahıslara karşı işlenen suçlarda af "uzlaşma" şartına bağlanabilir. Mağdur veya mağdurun mirasçılarıyla ‘uzlaşma’ sağlayanlar af kapsamına alınabilir. Bu şekilde toplumda bir yara olan kan davası ve husumetlerin ortadan kaldırılmasına da yardımcı olunmuş olur."

"Ciddi bir ekonomik sorun ile karşı karşıyayız"

Ekonomide yaşananlara değinen Sağlam, şunları söyledi: "Son zamanlarda ülke gündeminin birinci sırasında ekonomik sorunlar, döviz, faiz ve hayat pahalılığı var. İster yurt dışından yapılan bir ekonomik saldırı olsun isterse ekonominin iyi idare edilmemesinden kaynaklansın ciddi bir ekonomik sorun ile karşı karşıyayız. Buna acil olarak ama yerinde müdahalelerle tedbir alınması gerekiyor. Ancak alınan tedbirler günü kurtarma ve geçici pansuman türünden olmamalıdır."

"İsrafla mücadeleye yolsuzlukları, usulsüzlükleri gidermekle, lüks yaşamdan vazgeçmekle başlanmalıdır"

Konuşmasında israf ile mücadelede yapılan yanlışlıklara karşı çözüm önerileri de sunan Sağlam, "İsraf ile mücadele de alınacak tedbirlerden biridir. Ancak israf ile mücadele; Orhan kardeşimizin sakatlık aylığının kesilmesi, Hasan amcanın yaşlılık bakım maaşının kesilmesi, ya da Arife bebeğin solunumunu, kalbinin atmasını sağlayan cihazın ödeneğinin kesilmesiyle olmaz, olmamalıdır. Fakirin boğazına girecek bir lokma ekmeyi kesmekle israfla mücadele olmaz. Aksine israfla mücadele özürlülerin özürlerini giderme, başkasına muhtaç olmaktan kurtarma, hastalara daha iyi ve kaliteli hizmet etmek için yapılmalıdır. İsrafla mücadeleye yolsuzlukları, usulsüzlükleri gidermekle, lüks yaşamdan vazgeçmekle başlanmalıdır. Dışa bağımlılıktan tamamen kurtaracak sistem değişikliği ile olmalıdır. Hem sıkıntıların kaynağının ekonomik savaş olduğunu söyleyeceksiniz hem de ekonominin dümenini size savaş açanlara teslim edeceksiniz. Tilkiyi tavuk kümesinin içine alarak tavuklarınızı koruyamazsınız. Bu anlayışın mutlaka terk edilmesi gerekir." dedi.

"Yeni bir heyecanla sahaya inip HÜDA PAR'ın misyonunu halkımıza anlatacağız"

Yeni kadrolarla sahaya ineceklerini söyleyen Sağlam, "Sorunlarımız çoktur. Rabbimize, partimize, halkımıza, insanımıza karşı görevlerimizi yerine getirebilmek için çok çalışmamız gerekir. Sorunları görüp, çözüm yolunu da bildiği halde hiçbir şey yapmadan oturmak büyük bir vebaldir. Biz sorumluluğumuzun bilincindeyiz. Sabırla, metanetle, kırmadan, dökmeden ve bozup dağıtmadan doğru bildiğimiz yolda sonuna kadar yürüyeceğiz. Kongreden hemen sonra teşkilatlanma çalışmalarımıza biraz daha hız vereceğiz. Yeni kadrolar ve yeni bir heyecanla sahaya inip HÜDA PAR'ın misyonunu halkımıza anlatacağız." diye konuştu.

"Hiç kimseden icazet almayı düşünmeden, doğruları haykırmaya devam edeceğiz"

Mart 2019’da yapılacak yerel seçimler için şimdiden çalışmalara başlanılması gerektiğini belirten Sağlam, son olarak şunları kaydetti: "Önümüzde bir yerel seçim var. İmkânlarımızın sınırlı olduğunun farkındayız. Daha çok çalışarak, daha çok fedakârlıkta bulunarak, insanımıza birebir temas ederek kendimizi ve davamızı anlatacağız. Mazlumların feryadına, imdat haykırışlarına cevap olacak, hiçbir kınayıcının kınamasına aldırış etmeyeceğiz. Hiç kimseden icazet almayı düşünmeden, doğruları haykırmaya, küresel güç odaklarının ve yerli uzantılarının hile ve desiselerini bozmak için var gücümüzle çalışmaya devam edeceğiz. Bu yolda asla yılgınlığa ve ümitsizliğe düşmeden doğru bildiğimiz yolda halka ve Hakka hizmet yolunda çalışmaya devam edeceğiz. İnancımız; ümitsizliği haram kılmıştır. Biz seferden sorumluyuz, üzerimize düşen görevi yapmakla mükellefiz. Zafer Allah’tandır. Ancak Allah Tebarek ve Teâlâ hazretleri ihlas ve samimiyetle çalışanlara yardımını esirgemeyeceğini vadetmiştir. Çalışma bizden başarı ve zafer Allah’tandır." (İLKHA)

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.