"İslam Dünyası birlikten yoksun olduğundan bu musibetlere duçar oluyor"
Yeni Zelanda'nın Christchurch kentindeki Al Noor ve Linwood camilerine yönelik gerçekleştirilen ve 50 Müslümanın şehid olduğu vahşi haçlı katliamına tepkiler gelmeye devam ediyor.
İslam düşmanlarının pervasızca saldırmasının ümmetin birlikten yoksun olmasına bağlayan Adıyamanlılar, İslam ülkelerinin başında bulunan idarecilerin sessizliğini de kabul edilemez olarak değerlendirdiler.
"Meydanlara çıkmaktan öte tavırlar koymamız gerekmektedir"
Bu tür saldırıların küresel emperyalistler tarafından organize edildiğini vurgulayan Adıyaman Kent Konseyi Başkanı Sinan Temel, Müslümanların vahdeti sağlamaları gerektiğini ifade ederek "Yeni Zelanda'da gerçekleşen Menfur terör saldırının bireysel bir saldırı olmadığını düşünüyoruz. Bunun dünya çapında emperyalist sistemin başvurduğu veya yürütmeye çalıştığı senaryonun bir parçası olduğunu düşünüyorum. Çünkü dünyanın değişik yerlerinde Müslümanlara koordinasyonlu bir şekilde saldırılar düzenlenmektedir. Dolayısıyla bizim bunlardan ümmet olarak millet olarak ders almamız ve ciddi bir tavır koymamız gerekmektedir. Meydanlara çıkıp tepkimizi dile getirmemiz gerekiyor ama bu iş meydanla sınırlı kalırsa biz çıkarız, protesto ederiz onlar bizi öldürür. Meydanlara çıkmaktan öte tavırlar koymamız gerekmektedir. Allah ümmetin yardımcısı olsun." dedi.
"Bizi üzen, Müslümanlar ezildiği zaman tepkimizin kınamalardan ibaret olmasıdır"
Ömer Diler isimli vatandaş ise "Dünyada her zaman bir ezilenler bir de ezenler olmuştur. Ezilenler genellikle Müslümanlardır. Bizi üzen, Müslümanlar ezildiği zaman tepkimizin basın açıklamaları ve kınamalardan ibaret olmasıdır. Peygamber Efendimiz şöyle buyuruyor: 'Bir kötülük gördüğünüz zaman onu elinizle düzeltin, elinizle düzeltemezseniz dilinizle düzeltin, dilinizle düzeltemiyorsanız buğz edin.' Biz Müslümanlar olarak her şeyimizi kaybettik sadece buğz ediyoruz. Ellerinde güç olanlar hükümetler, liderlerin buna çare bulmaları gerekir. Bugün İslam âlemine baktığımız zaman 57 ülkesiyle sadece STK'lar çıkıp basın açıklaması yapıp lanetliyoruz. Tabiri caizse gayrimüslimler gayrimüslimliğini yapıyor ama Müslümanlar Müslümanlığını yapmıyor. Her defasında yüreğimiz yanıyor ve yanmaya da devam edecek." şeklinde konuştu.
Okan Kılavuz isimli esnaf ise duygularını şöyle dile getirdi:
"Yapılan saldırı birkaç kişinin tek başına planlayacağı bir şey değildir. Saldırıyı gerçekleştiren kişinin geçmişine bakıldığı zaman Amerika, israil ve İngiltere'nin bir maşası olduğu açıkça okunmaktadır. Bu olayda da biz Müslümanların birlik olmadığı açıkça görülüyor. Sadece olayı kınayarak geçiştiriyoruz. Bu da içimizdeki dağınıklığın ve vahdetin olmamasının açık bir göstergesidir. Avrupa ülkelerinde ırkçılık giderek yayılmaktadır. Londra'da birkaç kişi tarafından yine Müslümanlara saldırılar gerçekleşti ve bizler sadece sosyal medyadan bu olayları kınayarak geçiştiriyoruz. Bunlar da Müslümanların birlik beraberlik ve vahdetten yoksun olduğunun göstergesidir."
"Bizler saldırgan taraf olmamalıyız"
Müslümanların saldıran taraf değil ancak güç sahibi olması gerektiğini belirten Osman Kaya İsimli akademisyen ise "Yaşanan bu olayların perde arkasında ABD ve ABD'yi yönlendiren güçler veya islamafobi denilen İslam'ın varlığından korkan bir grup olması mümkündür. Bu olaydan Müslümanlar nasıl bir ders çıkarabilir? Müslümanların şuna inanması gerekmektedir; bizler saldırgan taraf olmamalıyız ama saldırıları bertaraf edecek bir güç birliği içinde olmamız gerektiği kanaatine varmamız gerekmektedir. Her zaman bu tür menfur saldırılar olmuştur. Fakat Müslümanlar bunları sadece kınamak ve lanetlemekle geçiştirmiştir. Eğer kendimiz bir güç olabilirsek bunlara dur dediğimiz zaman durmak zorunda kalacaklardır. Temennimiz bir daha böyle bir olay yaşanmasın ve Müslümanlar da bu olaydan ders çıkararak yekvücut olsunlar. Son yaşanan menfur saldırı gösteriyor ki Müslümanlara karşı kin ve nefret devam ediyor. Emperyalist ve faşist Hristiyan dünyasının İslam dünyasına yönelik saldırılarını şiddetle kınıyoruz. Bunun için İslam dünyasını birliğe ve dirliğe davet ediyoruz." ifadelerini kullandı.
"Saldırının altında emperyalist ABD'nin olduğunu düşünüyorum"
Müslümanlara yönelik saldırıların altında emperyalist ABD ve uşaklarının olduğunu vurgulayan Osman Bozan "Saldırının altında emperyalist ABD'nin olduğunu düşünüyorum. Bu yeni olan bir şey değildir İslam karşısında sürekli böyle bir saldırı var. Özellikle Yeni Zelanda saldırısında hadlerini çok fazla aştılar. Bu durum Müslümanların birlik ve beraberlikten yoksun olmalarından da kaynaklanmaktadır. Bu durum Müslümanların birleşmesine vesile olur inşallah. Bu saldırıyı şiddetle kınıyorum." dedi.
Abuzer Aydoğan ise "Bu saldırıyı kınıyorum. Saldırının altında ABD ve isarilin olduğunu düşünüyorum. Müslümanlar şu anda ezilmiş durumdadırlar. Müslümanların sessizliğini bozarak birlik olmaları gerekmektedir. Sesimizi en üst perdeden çıkarmamız gerekiyor. Bağrımız ne kadar yansa da avazımızın çıktığı bağırmalıyız. Vefat eden kardeşlerimize Allah'tan rahmet diliyorum." şeklinde konuştu.
Mehmet Emin Güneş isimli vatandaşsa "Bu saldırının altında büyük planlar var. Bu palanların altında da ABD var." diyerek Müslümanlar olarak buna karşı olduklarını ve birlik olunması gerektiğini belirtti.
"Emperyalistlerin Müslüman dünyasına karşı kin ve nefretleri bitmiyor"
Emperyalistlerin Müslüman dünyası üzerinde emellerinin her zaman canlı olduğunu belirten Bekir Yaman "Bu son yaşanan menfur saldırı gösteriyor ki emperyalistlerin Müslüman dünyasına karşı kin ve nefretleri bitmiyor. Emperyalist ve faşist Hristiyan dünyasının İslam dünyasına karşı yaptığı bu saldırılarını şiddetle kınıyoruz. Müslüman âleminin birlik ve beraberliğe ihtiyacı vardır." dedi. (İLKHA)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.