Kalın: Taviz verirsek 20 yıl sonra Mescid-i Aksa diye bir şey kalmaz
Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Kalın, "Ufacık bir taviz verirsek ufacık bir tereddüt gösterirsek, inanın 20 yıl sonra 30 yıl sonra Kudüs diye, Mescid-i Aksa diye bir şey kalmaz." dedi.
Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, katıldığı bir programda soruları cevapladı, gündeme ilişkin, değerlendirmelerde bulundu.
"Kudüs meselesinde 70 yıllık bir büyük zulüm var"
ABD'nin büyükelçiliğinin Tel Aviv'den Kudüs'e taşınmasını protesto eden Filistinlilere yönelik saldırılara Arap dünyasından çok fazla tepki gösterilmemesinin nedenleri sorulan Kalın, "Kudüs meselesinde 70 yıllık bir büyük zulüm var, büyük haksızlık var. Aslında bunu bütün dünya görüyor. Bunun aşama aşama yeni boyutlarını görüyoruz. 14 Mayıs günü yaşanan hadiseler, 'Kanlı Pazartesi' olarak tarihe geçmiştir." yanıtını verdi.
ABD yönetiminin büyükelçiğini Kudüs'e başkent olarak taşımasının tarihi bir hata olduğunu söyleyen Kalın, "O gün itibarıyla Trump yönetiminin Filistin meselesiyle ilgili Orta Doğu siyaseti, siyaseten ve ahlaken iflas etmiştir. Artık iki devletli çözüm sürecinde ABD yönetiminin tarafsız bir arabulucu olması imkân dahilinde değildir. Filistinliler de zaten bunu açıkça ifade ediyorlar ve 'Artık biz Amerikalıları arabulucu olarak görmüyoruz, onlarla herhangi bir işimiz olmayacak' diyorlar." dedi.
"Trump yönetimi yeni bir plan üzerinde çalışıyor"
Trump yönetiminin, aylardır yeni bir Ortadoğu Barış Planı üzerinde çalıştığını söylediğini aktaran Kalın, sorulduğunda ise bununla ilgili hiç kimseyle hiçbir bilgi paylaşımı yapmadıklarını belirtti. Kalın, "Çünkü gördüğümüz kadarıyla ortada öyle bir plan yok. Ne çıkacak bilmiyoruz. Bugünlerde yine konuşuluyor, yeni bir plan açıklanacak diye. Fakat ABD Büyükelçiliğinin Kudüs'e taşınması ve Kudüs'ün israilin başkenti olarak ilan edilmesi eğer bu planın bir parçasıysa bu zaten ölü doğmuş demektir, siyaseten bu artık zaten bitmiş demektir." Değerlendirmesinde bulundu.
Olayların yaşandığı gün, bir yandan ABD elçiliğindeki kutlamaların bir yanda ise Gazze sınırında insanların katledilme görüntülerinin ekranlara yansıdığını kaydeden Kalın, "Bu bir utanç tablosudur. Bu israilin tarihine yazılmış utanç tablosudur, Amerikan yönetiminin tarihine yazılmış bir utanç karesidir. Ahlaken iflas da bu. Artık bunun bir inandırıcılığı kalmamıştır." diye konuştu.
israil ve ABD yönetimindeki diğer ülkelerdeki çevrelerin "Müslümanlar, Araplar 3 gün bağırırlar, çağırırlar, bundan sonra bu iş soğur, biz yine bildiğimiz şekilde devam ederiz'' beklentisinde olduklarını ifade eden Kalın, "Bunun böyle olmayacağını göstermek zorundayız tüm dünyaya. Kudüs'ü biz nasıl yok sayabiliriz, nasıl oranın çiğnenmesine izin verebiliriz?" dedi.
"Taviz verirsek 20 yıl sonra Mescid-i Aksa diye bir şey kalmaz"
Kudüs'ün dini ve tarihi statüsünün korunmasının önemine işaret eden Kalın, "Biz buralarda ufacık bir taviz verirsek ufacık bir tereddüt gösterirsek, inanın 20 yıl sonra 30 yıl sonra Kudüs diye, Mescid-i Aksa diye bir şey kalmaz, bu kadar önemli bu." diye konuştu.
İbrahim Kalın, Filistin'e Filistinlileri korumak için Barış Gücü gönderilmesi formülünün son derece önemli olduğunu belirterek, "Filistinliler açısından baktığınızda onların hiçbir şeyi yok ki. Ordusu yok, polisi yok, silahı yok, askeri yok, karşısında ise Orta Doğu'nun en acımasız ordusu var, ABD silahları ile donatılmış, elinde nükleer silah da olan, atom bombası da olan bir israil ordusu var. 1947'den beri on binlerce Filistinli öldürüldü, son bir ay içerisinde yüzlerce Filistinli öldürüldü, binlercesi yaralandı, binlercesi hapishanede. Dünyanın başka bir yerinde böyle bir trajedi yaşansaydı oraya Barış Gücü çoktan gönderilmiş olurdu. Ama maalesef kurbanlar Filistinli, failler israilli olduğu zaman dünya başka türlü çalışıyor." değerlendirmesini yaptı. (İLKHA)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.