Kudüs Kılıcı Harekatı'nın birinci yıl dönümü
Kudüs Kılıcı Harekatı, işgal rejiminin Mescidi Aksa'yı hedef alan baskınlarının ve Şeyh Cerrah Mahallesi'nde ikamet eden Filistinlilerin evlerini yıkıp burayı tahliye etmeyi amaçlayan saldırılarının artması üzerine İslami Direniş Hareketi (Hamas)'ın askeri kanadı durumundaki İzzettin Kassam Tugayları'nın, 10 Mayıs 2021 tarihinde akşam saat altıda işgal rejiminin Kudüs'teki bazı hedeflerine füze saldırısı gerçekleştirmesiyle başladı.
İşgalci, bir tarafta Mescid-i Aksa'yı bir yahudi mabedine dönüştürme planını hayata geçirme amaçlı saldırılarının ve baskınlarının, diğer tarafta Kudüs'te ırkçı tasfiye politikalarını kesintisiz bir şekilde sürdürmek amacıyla Şeyh Cerrah Mahallesi'nde oturanları buradan çıkarma ve evlerini yıkma amaçlı ırkçı saldırılarının karşılıksız kalacağını sanıyordu.
Ancak Filistin direnişi onun söz konusu saldırılarına ve baskınlarına sessiz kalmayarak Gazze'den harekete geçti ve işgalciye, Mescid-i Aksa'yı ve Şeyh Cerrah Mahallesi'ni rahat bırakması için mesaj gönderdi.
Siyonist işgal rejimi direnişin bu mesajı karşısında kendi askeri gücüne çok güveniyordu. Ancak 11 gün süren Kudüs Kılıcı Harekatı'nda direniş kararlılıkla mücadele etti. Siyonist işgal rejiminin saldırıları karşısında eğilmedi ve teslim olmadı. Sonuçta savaşın sürüp gitmesinin kendisine ağır bir külfetinin olacağını anlayan işgal rejimi ateşkes sağlanması için Arap ülkelerini devreye soktu ve 21 Mayıs gecesi 02.00'de ateşkesin fiilen başlatılmasıyla savaş sona erdi.
Bu savaşta işgalcinin son derece insafsız saldırılar düzenlemesine, sivil hedefleri ve özellikle de basın kurumlarının olayı dünyaya yansıtmalarını engellemek için bu kurumların bulunduğu gökdelenleri vurmasına rağmen direniş ona çok ağır bir darbe vurdu. Çünkü direniş, işgalci siyonist rejimin daha önce tanımadığı yeni saldırı ve savunma teknikleri ve taktikleri geliştirmişti.
İşgal rejiminin ABD'nin desteğiyle kurduğu Demir Kubbe sisteminin etkisiz hale getirilmesi amacıyla da direniş güçleri seri füze saldırısı sistemini geliştirmişti. Bu yüzden demir kubbe arka arkaya hızlı bir şekilde atılan füzelerin birçoğunu yakalayamıyor ve bunlar hedeflerini vurabiliyordu. Bu da işgalci saldırganlara çok ağır darbeler vuruyordu.
İşgalci bugün Kudüs'teki yahudileştirme faaliyetlerinde ve Mescid-i Aksa'ya yönelik baskınlarında taşkınlıklarını yine artırmış durumda. Ama direniş buna da sessiz kalmayacağını ortaya koyuyor. Üstelik direniş bugün geçen yıla göre savunma gücünü daha da artırmış durumda. Artık elinde hava savunma sistemi de var ve bu, işgal uçaklarının yahut SİHA'larının Gazze üstünde uçması durumunda vurulmasının mümkün olduğunu gösteriyor. (İLKHA)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.