"Kudüs'ü elinde bulunduran dünyaya yön verir"

Mustazaflar Cemiyeti Bursa Şube Başkanı Cemil Genç, Kudüs'ü elinde bulunduranın dünyaya yön vereceğini söyledi.

Dünya Kudüs günü nedeniyle açıklamalarda bulanan Mustazaflar Cemiyeti Bursa Şube Başkanı Cemil Genç, İslam Ümmet'inin en buhranlı dönemini yaşadığını, Kudüs ve Mescid-i Aksa'nın sahipsiz bırakıldığı bir zaman diliminde Dünya Kudüs Gününün ihya edildiğini belirtti.

"Dünya Kudüs Günü, tevhit bilincinin uyandırılması günüdür"

Kudüs'ün, dünyanın sancağı olduğunu ve onu elinde bulunduranın dünyaya yön vereceğini aktaran Genç, "İslam dünyasının aydınlık günleri Kudüs'ün işgali ile yerini karanlık günlere bırakmıştır. 'Dünya Kudüs Günü' tevhit bilincinin İbrahim'i bilincin uyandırılması günüdür. Kudüs'ün özgürlüğünü savunmadan ne özgürlük ne insan hakları savunuculuğu yapılamaz. Şunu net olarak anlamak gerekir ki Filistin sorunu sadece Filistinli Müslümanların veya Arapların sorunu değil, tüm dünya Müslümanlarının üzerinde imanı, İslami ve insanî bir sorumluluktur." diye konuştu.

Gazze ve Batı Şeria'nın açık hava hapishanesi gibi olduğunu söyleyen Genç, Filistin'e uygulanan ambargo ve tecritten dolayı çocukların açlıktan öldüğünü, ilaç yokluğundan dolayı hastaların tedavi edilemediğini belirtti.

Genç, "Filistin'de insanlık dışı uygulamaları o kadar ileri gitti ki artık sokak ortasında çocukları ve bayanları kameraların önünde alçakça katletmekten dahi çekinmemektedirler. Onların bu barbarlıkları ve haddi aşan talan ve katliamları, onların çok güçlü veya haklı olmalarından kaynaklanmıyor. Bilakis Müslümanların kardeşlik hukukunu çiğneyerek, birbirlerine sırtlarını dönmelerindendir. Müslüman ülkelerin yöneticilerinin küfür ittifaklarına karşı izzet ile kıyam etmeleri gerekirken, zillet içerisinde batılıların ve Siyonist terör devletinin birer maşası haline gelmelerindendir." ifadelerini kullandı.

Siyonistlerin Kudüs'ü, Müslümanlardan arındırarak başkentleri ilan etmeye hazırlandıklarını dile getiren Genç, "Kudüs bugün işgal altındadır. Yüzyıllardır özgür olan Kudüs’ün, bugün bu esareti yaşıyor olması, bizim kendimizi bir muhasebeden geçirmemizi zorunlu kılmaktadır. Kudüs niye esirdir? Çevresi mübarek kılınan mescit niye işgal altındadır? Ümmetin gözü önünde kâfir Siyonistler tarafından, her gün mahremiyeti niçin pervasızca çiğnenmektedir? Müslümanların ilk kıblesi bugün bu kadar mahzun duruyorsa, burada bir suçumuz yok mudur? Müslümanların birbirleriyle olan kavga ve cebelleşmeleri, onların daha azgın bir şekilde bu kutsal beldeye saldırdıklarını ve daha aşağılık bir şekilde kutsal Mescidin hürmetini çiğnediklerini görmekteyiz. Müslümanların birbirleriyle uğraşmasını büyük bir fırsat olarak değerlendiren Siyonistler Kudüs'ü Müslümanlardan arındırarak resmen başkenti olarak ilan etmeye hazırlanmaktadır." dedi.

"Kudüs Günü, sadece Kudüs'ün veya Filistin'in değil, İslam Dünyası'nın günüdür"

Genç, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Bugün de Selahaddin'i bir bilinç ortaya konmadıkça, Kudüs özgürleşemez. Mescid-i Aksa'nın mahzuniyetini dert edinmedikçe, kâfirler bu süfli emellerinden vazgeçmezler. Kudüs'ün işgali ve ilk kıblemizin esareti uykularımızı kaçırmadıkça, bu aşağılık maymunlar, zulümlerine her gün yeni bir zulüm ilave ederek kötülüklerine devam edeceklerdir. Birbirimizle kavga ve savaşlarımız devam ettikçe, ilk kıblemizin esareti de sürüp gidecektir. Kudüs Günü, sadece Kudüs'ün veya Filistin'in değil; İslam Dünyası'nın günüdür. İşgal altındaki bütün Filistin topraklarının "Bahr'den Nehr'e" özgürlüğüne kavuşturulması, etrafı mübarek kılınan ilk kıblemiz Mescid-i Aksa ve Kuds-ü Şerif'in Siyonist işgalden kurtarılması bütün gayretli Müslümanların gaye ve hedefidir." (İLKHA)