Kur'an aşığı Şehid Tevfik Demir
Diyarbakır'ın Çınar ilçesine bağlı Karasungur (Geliyêbuka) Mahallesi'nin Şargo Mezrasında hem koyun otlatıp hem cami de çocuklara Kur'an dersi veren Şehid Tevfik Demir'in çevre mahallelerde yaptığı İslami çalışmaları hazmedemeyen PKK, 28 Nisan 1994 günü gecesi kurdukları hain bir saldırı sonucu Şehid Tevfik'i 15 yaşında şehid ettiler.
Şehadetinin 27'inci yılında şehidin ahlaki yapısı, Kur'an'a olan sevdası, çevresinde yaptığı İslami çalışmalar ve şehadet sürecini aktaran yakınları, şehidin henüz 14-15 yaşlarında olmasına rağmen bir olgun gibi hareket edip İslami sorumlulukları yerine getirdiğini söylediler.
Molla Seyithan Kaya
Şehidin Kur'an eğitimine gösterdiği hassasiyete dikkati çeken amcasının oğlu Molla Seyithan Kaya "Şehid Tevfik'in babası imamdı. Küçük yaşta babasından Kur'an eğitimi almıştı ve Kur'an'a aşık biriydi. Belki onun kadar Kur'an aşığı kimse bulunmazdı. Özellikle camilerde Kur'an derslerinin başladığı dönemlerde mahallemizde cami yoktu. Biramehmetağa (Birê) Mahallesi'nde cami imamının ders vermeye müsait olmadığı günlerde buradan o mahalle camisine gider, çocuklara Kur'an derslerini verirdi." dedi.
"Mazlum ve mütevazi bir yapıya sahipti"
Kaya "Kendisi çobandı. Mazlum ve mütevazi bir yapıya sahipti. Yani diyebilirim ki günümüz toplumu içerisinde öyle bir şahsiyetle karşılaşmak imkânsız gibi. İslam aşığı bir gençti. İbadetlerine düşkün biriydi. Farz oruçların yanında hiçbir sünneti dahi kaçırmazdı. Tabi bu terbiyeyi merhum babasından almıştı." ifadelerini kullandı.
Çevrede yaptığı İslami çalışmaları da aktaran Kaya "Nerede bir Müslümanın herhangi bir sıkıntısı olsa onun yanında olmak ister, şehidlerin ailelerini ziyaret ederek başsağlığı diler, bölgede bir sohbet halkası kurulsa muhakkak icabet ederdi. Onun bu güzel ahlakından rahatsız olan kafirler onu öldürmek istediler. İntikam hissini bastıramayacak kadar küçük yaşta olan bu genci bir gece vakti karanlıkta şehid ettiler." şeklinde konuştu.
Şehadet gecesi yaşanan olayları anlatan Kaya "1994 yılıydı. Ağabeyiyle beraber dağ başında nöbetleşe hayvanların korumasını sağlıyorlardı. O gece yoğun bir şekilde yağan yağmurda ıslanan ağabeyi 'artık bu saatten sonra yağmurlu havada herhangi bir sıkıntı olmaz' diyerek nöbetini terk etti. Ağabeyinin gidişini fark eden hainler, silahlarla saldırdılar. Şehid Tevfik'i başından, arkadaşı Hadi'yi is farklı yerlerinden kurşunlamıştılar. Vücuduna iki mermi isabet eden Hadi yaralı olarak kurtuldu, Tevfik ise başından aldığı kurşunla şehid oldu." diye belirtti.
Abdurrahim Demir
"Hem çobanlık hem de camide çocuklara hocalık yapardı"
Şehid Tevfik Demir'le beraber çobanlık yapan yeğeni Abdurrahim Demir, "Şehidle yaşıt sayılırdık. Beraber çobanlık yapar, gezerdik. Geceleri beraber yabanda kaldığımızda ibadetlerini aksatmazdı. Sabah namazını kılar, Kur'an'ını okurdu. Hem çobanlık hem de camide çocuklara hocalık yapardı. Aile içi ilişkileri iyiydi. Çevre halkı da kendisini çok severdi. İslam davasına katkı sunabilmek için çok çalışır, Müslümanlara faydalı olmak isterdi." dedi.
Şefik Demir
Ağabeyi Şefik Demir ise "Kardeşim Tevfik 14-15 yaşlarındaydı. Güzel bir ahlaka sahipti. Namazını kılar Kur'an-ı Kerim'ini okurdu. Onun varlığından rahatsız olan düşmanları bir gece vakti gelip şehid ettiler. Biz ondan razıydık. Ama düşmanları ondan razı değillerdi." ifadelerini kullandı. (İLKHA)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.