Mardin'de geleneksel sobaya ilgi azalıyor
Mardin’de soba kullanımı, hem geleneksel hem de pratik bir yöntem olarak yıllardır tercih ediliyor. Ancak doğal gaz altyapısının yaygınlaşmasıyla birlikte soba satışlarında ciddi bir düşüş yaşanıyor.
Soba satıcısı Fatih Ballı, Mardin’de doğal gaz kullanımın gittikçe artmasıyla odun soba satışlarının yüzde 35-40’lara kadar düştüğünü belirtti.
Ballı, ayrıca sobanın sosyal ve kültürel bir öneme de sahip olduğunu vurgularken, doğru kullanım yöntemleriyle sobanın güvenli bir seçenek olduğunu ifade ederek, sobanın geçmişte aile bireylerini bir araya getiren, yemek pişirme ve sohbet etme gibi sosyal işlevleri olan bir araç olduğunu, bu kültürel değerin kaybolmasından endişe ettiğini kaydetti.
“Mardin’de doğal gazlı evler gittikçe artıyor”
Soba satışlarının gün geçtikçe azaldığını belirten Ballı, “Mardin’de soba satışları doğal gazdan ötürü biraz durgun durumda. Doğal gaza karşı sobanın kullanılmasını daha uygun buluyoruz. Çünkü doğal gazda patlama oranı daha yüksektir. Bizler dedelerimizden, büyüklerimizden soba kullanımını öğrendik, devam ettiriyoruz. Mardin’de doğal gazlı evler gittikçe artıyor. Bu artış daha çok kentin yeni şehir alanında görülürken, eski şehir alanında da yavaş yavaş doğal gaz kullanımı artmakta. Büyüklerimiz eskiden odun sobalarını kullandıklarında sobanın yemek pişirmek, çay suyu kaynatmak ve daha birçok işvinden faydalanıyorlardı etrafında toplanıp muhabbet ediyorlardı. Sobanın böyle bir faydası, güzel yanı var. Soba satışları yüzde 35-40’lara kadar inmiş durumda. Gün geçtikçe satışlar daha da azalıyor.” şeklinde ifade etti.
Sobanın gelenekselliğini kaybetmeye doğru gittiğini ifade eden Ballı, “Mardin’de geleneksel soba kullanımı, doğal gazın yaygınlaşmasıyla azalsa da kültürel bir değer olarak önemini koruyor. Soba, doğru kullanım yöntemleriyle hem güvenli bir ısınma aracı hem de nostaljik bir yaşam tarzı sunuyor. Ancak modernleşmenin etkisiyle bu geleneksel yöntem yavaş yavaş kayboluyor. Eskiden büyüklerimiz, bizlere sobanın nasıl yakıldığını öğretirken, günümüzde ise gençlerin çoğu sobayı daha görmemiş bile.” şeklinde vurguladı.
Soba çeşitlerine değinen Ballı, “Soba çeşitleri olarak; odun sobası, Kömür sobası, fırınlı soba, tuğlalı sobalar mevcut. genel olarak önerdiğimiz soba çeşidi ise tuğlalı sobadır. Yapımı çok eskilere dayanan tuğlalı soba, içinde ateş yakılığında 3-4 saate kadar ısısını kaybetmez. Bizzat kendim 25 yıla yakın bu soba çeşidini kullanıyorum.” dedi.
Ballı, soba zehirlenmelerine karşı dikkat edilmesi gerekenlere değinerek, “Sobayı yakma aşamasında kovanın fazla doldurulmaması lazım. Kova taşacak şekilde doldurulduğunda fazla duman oluşarak odaya yayılır. Sonucunda da maazallah zehirlenme olabilir. Soba dikkatli bir şekilde kullanıldığında hiçbir aksi olay meydana gelmez. Yıllardır odun sobası kullandım, 38 yaşındayım şu ana kadar soba zehirlenmesi yaşamadım. Ayrıca soba yakıldığında yatmadan bir saat önce veya daha erken içindeki kovanın dışarıya çıkartılması lazım. Çünkü sönmüş olduğu düşünülen sobanın içindeki kovadan duman, yavaşça sızabiliyor. Dolayısıyla akşam yatmadan önce sobanın içindeki kovanın dışarıya çıkartılması lazım.” ifadelerini aktardı.
“Çoğu kişinin sobayı benzin veya diğer yakıtlarla yakmaya çalışması çok yanlıştır”
Benzinle soba yakmanın çok tehlikeli ve yanlış bir yöntem olduğunu ifade eden Ballı, “Her sobanın ayrı bir yakacağı vardır. Örneğin odun sobasına yakacak olarak kömür atılmaz. Kömür sobasını yakmak için küçük alışveriş poşetine kömür doldurup yakmak daha uygun olur. Çoğu kişinin sobayı yakarken benzin veya diğer yakıtları kullanarak yakmaya çalışması çok tehlikeli ve yanlış bir yöntemdir. Asla böyle bir yakma yöntemini önermiyoruz. Malum olduğu üzere ufak bir kıvılcım evi yakar. En uygun yakma yöntemi sobanın altında bulunan hava kapağından küçük kağıt parçasını yakarak yapılmasıdır. Bu yöntemle ne koku çıkar ne de duman evi sarmaz.” şeklinde kaydetti.
Kaynak:İLKHA
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.