Mehmet Yavuz: "Anayasa değişikliğini istediğimiz için destek verdik"
HÜDA PAR Genel Başkan Vekili Mehmet Yavuz, Cumhurbaşkanlığı seçiminde Erdoğan'ı destekleme kararını Anayasa’nın değişmesini istedikleri için aldıklarını belirtti.
HÜDA PAR Genel Başkan Vekili Mehmet Yavuz, partisinin Gaziantep İl Başkanlığı tarafından düzenlenen iftar programı ve milletvekili adayları tanıtım programına katıldı. Burada konuşan Genel Başkan Yavuz, gündeme dair önemli açıklamalarda bulundu.
Cumhurbaşkanı seçiminde Recep Tayyip Erdoğan'ı destekleme kararını Anayasa'nın değişmesini istedikleri için aldıklarını belirten Yavuz, “Bizler referandumda 'evet' diyerek tercihimizi kullanmıştık. Neden 'evet' demiştik? Çünkü bu memlekette adalet sisteminde bozukluk varsa, adaletin olmadığını düşünüyorsak, 'eğitimde sıkıntı var' diyorsak, çocuklarımızın manevi ve ahlaki sıkıntılarının olduğunu düşünüyorsak bunun asıl nedeni anayasadır. O nedenle bu anayasanın değişmesi lazım, Türkiye’nin en acil ihtiyacı budur.” dedi.
“Siyasette ölçü çıkar olursa haksızlık kaçınılmaz olur”
Siyasetin bir Peygamberlik mesleği olduğunu ve dürüstlüğü emrettiğini belirten Yavuz, “Her ne kadar uzun zamandan beri dejenere olmuşsa ve bozulmuşsa da siyasette izlememiz gereken anlam tek kelimeyle dürüstlüktür. Siyasette ölçü çıkar olursa haksızlık kaçınılmaz olur. Maalesef ki; Türkiye’nin politik geçmişinde siyaset denildiği zaman menfaat, çıkar anlaşılıyor. Eğer siz çıkar ve menfaat üzerine bir siyaset yapmayacaksanız insanlar diyor ki; ‘Neden o zaman siyasete girdiniz?’ Bu acınacak ve üzülmemiz gereken bir durumdur. Oysa tüm peygamberler kabilelerine gönderildikleri zaman onlara dürüstlüğü, hakkı, hukuku ve adaleti emretmişlerdir. İsterse kendilerinin aleyhine de olsun ve birçok peygamberin şahsi olarak aleyhine olmakla birlikte adaleti ayakta tutmuşlar. Siyaset yaptıkları idare mekanizmasında Allah’tan (Celle Celaluhu) aldıkları bu halifelik görevini ise eksiksiz bir şekilde yerine getirmişlerdir. Eğer ki bir siyaset haksızlık, adaletsizlik, menfaat ve çıkar üzerine inşa edilmişse orada canavarlaşma olur ve acıma olmaz. İnsanların haklarına tecavüz eder ve maalesef o topluluk sosyal katmanları arasında ciddi anlamda farklılıklar ve haksızlıklar olur. HÜDA PAR hedefine tek kelimeyle adaleti koymuştur.” diye konuştu.
“HÜDA PAR bu boşluğu doldurmaya taliptir”
HÜDA PAR’ın seçimlerde ve siyasette kullandığı ana sloganının “Önce İnsan, Öncelik Adalet” olduğunu ifade eden Yavuz, şunları söyledi:
“Adalet insan içindir. Esasen siyasette de insan içindir. Hatta dinde ve devlette insan içindir. Eğer bir siyaset idare mekanizması bunu temin edemiyorsa o zaman gerçekten ciddi bir sorun var demektir. Siyaset başta ne söylediyseniz sonuna kadar o ilkeleri arkasında durmayı gerektirir. İşte bunun içindir ki; HÜDA PAR mecliste olmayı, temsil edilmeyi gariban halk kesimleri adına ve haksızlığa uğramış halk kesimleri adına memlekette bir şeylerin ters gittiğini düşünen kesimlerin sesi olmayı istemektedir. En gür sedayla, en gür bir şekilde hiç kimseden korkmadan, menfaatlerinin zedelenmesinden korkmadan bu muhalefet görevini yerine getirmek istemektedir. Bizim muhalefetimizin temelinde iyiliğe destek olmak, kötülüğe ise asla razı olmamak, karşı olmak ve engellemek vardır. Bu anlamda da kim olursa olsun bu memleketin kaptan köşkünde bulunan bütün idarecileri başta cumhurbaşkanı ve başbakan olmak üzere doğru bir şey yapmışlarsa tebrik etmektir, takdir etmektir. Ama bir yanlış varsa ‘durun arkadaş bu bir yanlıştır, bunu yapamazsınız, bu size de, halkımıza da zarar, memleketimize de zarar verecek’ demektir. Şu an biz Türkiye’de bu mekanizmada bir boşluk görüyoruz. Tüm siyasi partilerin dolduracağı bir boşluğu doldurmaya ihtiyaç vardır. İşte HÜDA PAR, bu boşluğu doldurmaya taliptir. Halkımız adına, milletimiz adına bu eksikliği ve boşluğu doldurmak için işte adaylarıyla Gaziantep'in sesi olmaya gayret edecek, doğruya ‘doğru’ yanlışa ‘yanlış’ demek için hiç kimseden korkmadan bir siyasi anlayışın temsilcisi olacak.”
“İnsanların izzeti ve şerefi ile oynamamak lazım”
Yavuz, “Böyle bir siyaset anlayışına Türkiye maalesef çok fazla alışık olmadığı için bize de tuhaf sorular soruluyor. ‘O zaman siz böyle çok fazla dürüst davranırsanız, hakkı söylerseniz ve hakikati söylerseniz kazanamazsınız’ diyorlar. Bizde kazanmak ve kaybetmek nedir?’ diyoruz. Eğer siyaset bu halka dürüst davranacağına, menfaati değil adaleti eksene alacağına dair söz vermişse ve daha sonra bu sözünde durmayıp kitlelerin oyunu da kazanmışsa biz buna kazanmak gözüyle bakmıyoruz. İnsanların izzeti ve şerefi ile oynamamak lazım. İnsanlardan almış olduğumuz desteği, o desteğe uygun şekilde temsiliyeti sağlamak gerekiyor.” ifadelerini kullandı.
“HÜDA PAR siyasete bir üslup, bir seviye getirecek”
Siyasilerin kullandığı üsluba da değinen Yavuz, sözlerine şöyle devam etti:
“Bir otobüsün şoförü, o otobüsün içinde bulunan tüm insanların can güvenliklerinden mesuldür, otobüsün içindekilerde otobüs şoförünün otobüsü doğru kullanmasını ona tembih etmekle yükümlüdür. İşte HÜDA PAR’ın fonksiyonu burada devreye giriyor. Biz bu otobüsün şoförüne ve Türkiye otobüsünün şoförüne doğru yaptığında destek oluyoruz. Ama yanlış yaptığında biz Allah’ın (Celle Celaluhu) izniyle emin olabilirsiniz ‘Yanlış yapıyorsun arkadaş’ diyeceğiz ve demişiz, bundan sonra demeye devam edeceğiz. Biz bunu anlatmak zorundayız. Ama hakaret etmeden, küfretmeden, tekfir etmeden, hakarete vardırmadan en doğru bir şekilde ve bize yakışan üslupla tenkit edeceğiz. Bir şeyin yanlış olduğunu söylemek için insanlar neden hakaret eder, siyaset makamını temsil etmiş siyasi parti liderleri neden hakaret etmeyi, belden aşağı vurmayı, hepimizin yüzünü kızartacak, duymak istemediğimiz hakaretvari kelimeleri ifade eder? Bunu anlamak mümkün değil. Onun için HÜDA PAR siyasete bir üslup, bir seviye getirecek. Bir şeyin yanlış olduğunu söylemek için iki şey yapmayacağız. Korkmayacağız, hakaret etmeyeceğiz. Korkmadığımızı ifade etmek için yanlışları dile getirdik ve dile getireceğiz. Bir şeyin yanlış olduğunu görüyoruz, ama bunu söylemekten çekiniyoruz ya da korkuyoruz. Bu yanlıştır. Bu ne kadar yanlışsa, bu yanlışı dile getirmek için hakaret etmek, küfretmek, tekfir etmekte aynı o oranda yanlıştır.”
“Bu anayasanın değişmesi lazım”
Cumhurbaşkanı seçiminde Recep Tayyip Erdoğan'ı destekleme kararını Anayasa'nın değişmesini istedikleri için aldıklarını belirten Yavuz, şunları söyledi:
“İstanbul'da kararımızı kamuoyu ve basın ile paylaştık. Dedik ki; 16 Nisan referandumunda HÜDA PAR olarak ‘evet’ten yana tercihimizi kullanmıştık.’ Neden ‘evet’ten yana tercihimizi kullandık. Çünkü bu memlekette adalet sisteminde bozukluk varsa, hepimiz mahkemelerden şikâyetçi isek, adaletin olmadığını düşünüyorsak, hepimiz eğitim sisteminden şikâyetçi isek, çocuklarımızın manevi ve ahlaki gelişimlerinde zafiyet olduğunu düşünüyorsak, gençliğinden şikâyetçi isek manevi, ahlaki çöküntüden şikâyetçi isek, eğitim sisteminde bunun temel nedeni mevcut anayasadır, sistemdir. Eğer bizler aile kurumundan şikâyetçi isek, boşanmaların hızla arttığını, evliliklerin ise hızla düştüğünü, kamuoyunda hepimizin gözleri önünde madde bağımlısı olan gençlerimizin bir çığ gibi yükseldiğini görüyorsak işte bunun nedeni yanlış politikalar ve bu yanlış politikaların da kaynağı anayasanın bizatihi kendisidir. Bu anayasanın değişmesi lazım ve Türkiye'nin en acil ihtiyacı budur.”
“HÜDA PAR iktidarında Anayasa’nın tamamı değişecek”
“Bu Anayasa değişmediği müddetçe daha nice insanlarımızın maalesef huzursuzluklara boğulduğunu göreceğiz” diyen Yavuz, “Onun için bu Anayasa’nın değişmesi gerektiğini söyledik ve halkımıza bir söz verdik. Dedik ki; eğer HÜDA PAR olarak biz iktidara gelirsek bu Anayasa'yı bir, iki, üç maddeyle değil tamamını değiştireceğiz. Halkın inanç ve değerleriyle barışık, yasakçılık koymayan, halkın dilini, dinini yasaklamayan, bu halka benzeyen yeni, sivil bir anayasayı inşallah bu aziz milletimize hediye edeceğiz. Eğer bu nasip olmaz, iktidara gelmezsek, o zaman bakacağız bir parti ‘ben bu Anayasa’yı değiştirmek istiyorum’ diyorsa gönlümüzden geçen tamamını değiştirmesidir. Ama ‘tamamını değil sadece birkaç maddesini değiştirmek istiyorum’ diyorsa bunu da değerli bulacağız, değerli göreceğiz ve ona destek vereceğiz.” dedi.
“Bu desteğimiz son derece kıymetlidir”
Yavuz, 16 Nisan 2017 referandumunda "evet" oyu kullandıklarını hatırlatarak, HÜDA PAR’ın ilkelerine sadık bir hareket olduğunu vurgulayarak, şöyle konuştu:
“12 Eylül'de faşist askeri cunta rejimi tarafından baskıyla diktatör ve despotça yöntemlerle bu halka zorla, baskıyla kabul ettirilen bu anayasanın birkaç maddesinin değişmesini değerli bulduk ve bunu destekledik. Bize göre siyaset kurumu ve mekanizması başta iktidar partisi olmak üzere bu desteğin kıymetini çok iyi bilmelidir, anlamalıdır. Bu halk bunu hak ediyor. O zaman bundan sonra da içerisine girdiğimiz süreçte yeni bir Anayasa’nın oluşması ve cumhurbaşkanı hükümet sistemi ile yeni sistemin, anayasanın da yürürlüğe girmesi lazım. İşte yine bu ülkemizin gereği olarak yarım bırakmamak adına ortaya koyduğumuz bu iradeyi tekrar devam ettirmek adına ‘ben cumhurbaşkanlığı hükümet sistemini devam ettireceğim, anayasayı değiştireceğim’ diyen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a destekte bulunduk. Bu desteğimiz gerçekten son derece kıymetlidir. Otobüs şoförüne diyoruz ki; ‘Bak otobüsü düzgün kullan, o zaman seni her halükarda destekleyeceğiz.’ Ama sen direksiyonu kırar Allah muhafaza uçuruma, şarampole yuvarlamaya çalışırsan sana ‘dur’ diyeceğiz. ‘Bu desteğimiz sınırsız değildir. Sana vermiş olduğumuz bu destek halkımızın menfaati, maslahatı ve selameti içindir’ umarım ve temenni ediyorum ki bu desteğimiz çok iyi anlaşılır. Bu halkın hak ettiği yeni ve sivil bir anayasa hızlı bir şekilde gündeme getirilerek bu halkın uğraştığı tüm sorunlarından uzaklaştırılarak yeni bir yola girilir.”
HÜDA PAR’ın en önemli projesi
Yavuz, HÜDA PAR’ın en önemli projelerinden bir tanesinin de Doğu ile Batı arasındaki gönül köprüleri kurmak olduğunu belirterek, “Yeni Anayasa’dan bahsederken bunu dile getirmeye çalışıyorum. 80- 90 yıllık bu sistem bize bir huzur getirmedi. Bize bir deli gömleği giydirdi. İnsanları ve özelikle dindar insanları küstürdü. Bu sistemin ‘makbul vatandaştır’ dediği tanımladığı vatandaşlık tanımının da dışında kalan Kürd’ünden, Alevi’sinden, kendisini ötekileştirilmiş olarak gören bütün kesimler kendilerine haksızlık yapıldığını düşündüler, düşünüyorlar ve haklıdırlar. Çünkü bu insanların dilleri, kimlikleri yasaklandı. Dolayısıyla doğu ile batı arasındaki köprüler biraz açıldı. Köprülerde sıkıntılar meydana gelmeye başladı. O zaman HÜDA PAR olarak diyoruz ki; ‘gelin biz bunu tamir edeceğiz.’ Doğu ile Batı arasında yeni gönül köprüleri kuracağız. Ey Edirne'deki, Hakkâri’deki, Sinop’taki, Hatay ve Antep’teki kardeşimiz! Bizim aramızda yanlış anlayışları yerleştirmeye çalışarak, bizi birbirimizden uzaklaştırmaya çalışan psikolojik kopuşlar meydana getirmeye çalışan, psikolojik bariyerler ortaya çıkarmaya çalışan bu anlayışı mahkûm edelim. Doğulu, Batılı kardeşimiz de Türkü’de, Kürdü’de, Arabı’da Lazı, Çerkezi’de Zazası’da, Sünnisi’de, Alevisi’de ya da kendisini öteki olarak görmüş herkes bu memleketin şerefli bir vatandaşıdır, bir insandır, her şeyi hak ediyor. Nasıl ki Allah (Celle Celaluhu) dinleri bile insanlık için göndermiş, devleti de hizmeti de insan için uyumlu hale getireceğiz. İşte HÜDA PAR’ın bu millet için düşündüğü ana siyaseti, insani ve adaleti siyasetin merkezine koymasının hakikate de budur.”dedi.
Yavuz, “Bu minvalde mecliste farklı bir güç olsun. Bu hakikatleri çekinmeden dile getirecek, otobüsün şoförü yanlış yaptığında otobüs şoförünün yanındaki insanların cesaretle o sözleri ona söyleyecek bir kadroya ihtiyaç var, bu kadronun adı HÜDA PAR'dır. Allah'ın (Celle Celaluhu) izni, iradesi, milletimizin teveccühü Rabbimizin nasip etmesi ile bu görevimizi yerine getirecek milletimizin şerefiyle, haysiyeti ile asla oynamayacak. Şu anda bütün televizyonların ve medyanın da onları kaydetmesi ile milletimize vermiş olduğumuz bu sözü gereğini yerine getirecek, en ufak bir yalpalamada bu sözlerimiz de bizlere hatırlatılacaktır. Allah'ın (Celle Celaluhu) izniyle milletimizin izzeti şerefi ile oynamayacak, verdiğimiz sözleri yerine getirecek kandırmadan ve yalandan Allah'a sığınacağız.”diyerek konuşmasını bitirdi.
Yavuz’un konuşmasının ardından adayların tanıtımına geçildi. Yavuz, adaylar Mehmet Ali Doyar, Mehmet Karakuş, Mustafa Karakurt, Mustafa Bozkurt, Şengül Yıldırım, Kadir Üstündağ, Mehmet Faik Doğan, Nihat Yetkin, Mustafa Özlü, Mustafa Kaplan, Mustafa Kılıç, Mustafa Kaya, İbrahim Yolcu ve Abdulkadir Çiçek’i sahneye davet ederek, Gazianteplilerden hür adaylara destek talebinde bulundu.
Programa, HÜDA PAR Genel Başkanı Mehmet Yavuz’un yanı sıra, Genel İdare Kurulu Üyesi ve Diyarbakır İl Başkanı Metin Kaya, Gaziantep İl Başkan Vekili Mehmet Yıldırım, ilçe başkanları, partililer, gençlik kolları ve çok sayıda vatandaş katıldı. (İLKHA)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.