“Mescid-i Aksa’nın işgalcisi terörist Herzog, topraklarımızdan defol”

“Mescid-i Aksa’nın işgalcisi terörist Herzog, topraklarımızdan defol”
Köklü Değişim, işgalci terör rejiminin başı Isaac Herzog'un Türkiye'ye gelmesini “Aksa’nın işgalcisi terörist Herzog defol” temasıyla protesto eylemi gerçekleştirdi.

​Siyonist işgal rejiminin yöneticisi Isaac Herzog'un Türkiye'ye gelmesi Ankara’da yapılan basın açıklamasıyla protesto edildi.

Ankara “israil” konutu Seymenler Parkı yanında saat 20.00’da toplanan kitle tarafından Herzog’un gelişi protesto edildi. Yapılan basın açıklamasını İlahiyatçı Yazar Abdullah İmamoğlu okudu. Sık sık sloganların atıldığı basın açıklamasında işgalci terör rejiminin başı Isaac Herzog'un gelişi, protesto edildi.

Neredeyse bir asırdır azgın işgalcilerin necis postallarıyla İsra ve Miraç topraklarımızın kirletildiğini ifade eden İmamoğlu, “İşgal edildiği günden bu yana ilk kıblemiz Mescid-i Aksa topraklarında zulüm hiç eksik olmadı. İslâm beldelerinin yöneticilerinin sessizliğinden cesaret alan gasıp Yahudi varlığı ‘israil’ çoluk çocuk, yaşlı genç demeden Müslümanları katletti, üzerlerine bomba yağdırdı ve her türlü zulmü Müslümanlara reva gördü. Ne var ki bugün alınlarına zillet damgası vurulmuş kâfir, gasıp Yahudi varlığının başkanı katil Herzog Türkiye’de kırmızı halılarla karşılandı. Filistinli Müslüman kardeşlerimizin kanlarına bulanmış ayakları ile Türkiye topraklarına bastı. Kanlı ve necis elleriyle yöneticilerimiz ile tokalaştı. Terörist başı Herzog, sanki işgalci bir terörist değilmiş gibi devlet töreni ile karşılandı. İki ülke arasında iş birliğini geliştirmek için resmî görüşmeler yapıldı. Aksalı, Gazzeli yavrularımızın parçalanmış bedenlerinin görüntüleri daha gözlerimizin önünde capcanlı duruyor.” dedi.

“Herzog’un kendinden önceki seleflerinden hiçbir farkı yoktur”

İmamoğlu, “Türkiye’ye resmî davetli olarak gelen, başta Cumhurbaşkanı Erdoğan ve yetkililer ile görüşmeler yapan gasıp Yahudi varlığının sözde Cumhurbaşkanı terörist Herzog, Gazze sahillerinde masum çocukları bombalayan, Akdeniz’de bir korsan gibi Mavi Marmara Gemisi’ndeki Müslümanları katleden haydut varlığının temsilcisidir. Bugün Türkiye’nin resmî davetiyle topraklarımıza gelen sözde ‘israil’ devletinin Cumhurbaşkanı Herzog; her yıl Ramazan ayında etrafına barikatlar kurarak Müslümanların Mescid-i Aksa’ya girişini yasaklayan, ibadetlerine engel olan ve her yıl farklı bahaneler ile mübarek Ramazan ayını kana bulayan korkak ve alçak varlığın temsilcisidir. Bu kişinin, kendinden önceki selefleri olan Netanyahu’dan, Şaron’dan ve Peres’den hiçbir farkı yoktur.” ifadelerine yer verdi.

“Bugün gasıp Yahudi varlığının işgal ettiği topraklar İslâm ümmetinindir”

74 yıldır Mescid-i Aksa topraklarının işgal edildiğini hatırlatan İmamoğlu, açıklamanın devamında şunları aktardı:

“Tam 74 yıldır Arap yönetimlerin korkaklığından, Türkiye ve diğer İslâm beldelerindeki yöneticilerin sessizliğinden cesaret alarak katliamlarını sürdüren terör varlığı temsilcilerinin topraklarımızda ağırlanması şeran haramdır. Onları çiçeklerle karşılamak, dostane görüntüler vermek Mescid-i Aksa topraklarına, O mübarek toprakları kanlarıyla sulayan ecdada ve orada bulunan Müslümanlara ihanettir. Bugün gasıp Yahudi varlığının işgal ettiği topraklar bizim yani İslâm ümmetinindir… Ve bizler topraklarımızla alakalı yapılan hiçbir zillet anlaşmasını, topraklarımızı gasp eden kâfirlere şirin görünmek adına yapılan hiçbir görüşmeyi tanımıyoruz. Bizler, Hayber’de Yahudilerin yüreklerine İslâm’ın izzetini kazıyan ümmetiz. Bizler, değil yüz yıl binlerce yıllık planlar yapılsa dahi Mescid-i Aksa’dan vazgeçmeyecek olan İslâm ümmetiyiz. Nasıl olur da zillete rıza gösterebiliriz ki?!”

“Mescid-i Aksa bizimdir, Mukaddes topraklar bizim onurumuzdur”

İşgalci terör rejimine seslenen İmamoğlu, “Ey Küstah ‘israil’! Ey kâfir Hertog! Sana gelince… Başımızdaki yöneticilerin sana dostluk beslemeleri seni aldatmasın! Sakın ama sakın bizi, sizin kanlı ellerinizi sıkan yöneticiler gibi zannetme! Zira bizim Mescid-i Aksa sevdamız, Müslüman kardeşlerimize olan düşkünlüğümüz senin idrakini aşar! Buradan senin nezdinde Mescid-i Aksa için şeytani planlar yapan herkese tekrar hatırlatıyoruz! Bizim, İslâm ümmetinin bu mübarek topraklara Kudüs’e, Mescid-i Aksa’ya olan sadakatimiz ‘Mukaddes belde Filistin’den bir karış dahi vermektense vücudumun lime lime doğranmasını yeğlerim!’ diyen Halife Abdulhamid’in sadakati gibidir. Bizim bu mübarek topraklara, Kudüs’e, Mescid-i Aksa’ya olan sadakatimiz Filistin topraklarında kalan son Osmanlı Hilâfet Devleti askeri, Hasan Onbaşı’nın sadakati gibidir! İşte bizim sadakatimiz böyle bir sadakattir. Özlemimiz ise ‘Kudüs işgal altındayken bir Müslüman nasıl gülebilir? Nasıl rahat uyuyabilir?’ diyen Selahaddin Eyyubi’nin özlemi gibidir! Öyleyse yüz yıllık değil, bin yıllık hesap yapsanız da normalleşme planları yapsanız da İslâm beldelerindeki yöneticileri siyasi ve maddi rüşvetlerle satın alsanız da amacınıza asla ulaşamayacaksın!” Mescid-i Aksa bizimdir! Mukaddes topraklar bizim onurumuzdur! Ve şunu sakın unutmayın! Onurumuzu bizden almaya ne sizin ne de satın aldığınız yöneticilerin gücü yeter!” şeklinde tepki gösterdi.

“Ey Müslümanlar Kudüs ve Mescid-i Aksa kınama mesajları ile kurtulmaz”

Son olarak Müslümanlara seslenen İmamoğlu, “Ey Müslümanlar! Şunu kesin olarak bilmemiz gerekir ki, Kudüs ve Mescid-i Aksa kınama mesajları ile kurtulmaz! Birleşmiş Milletler kararlarına atıf yapmakla kurtulmaz! Barış mesajları vermekle kurtulmaz! İki devletli çözümden bahsetmekle de kurtulmaz! Kudüs’ün ve Mescid-i Aksa’nın kurtuluşu gasıp Yahudi varlığını topraklarımızda ağırlayan onlarla dostluk köprülerini inşa eden yöneticilerle değil, ancak ‘Kudüs işgal altında iken bize gülmek haram olsun!’ diyen Selahaddinler gibi komutanlarla kurtulur. Mukaddes topraklarımız izzeti, şerefi kâfirlerin yanı başında arayan yöneticilerle değil, Kudüs’ü fethettiğinde şehre deve ile değil de güzel bir at üzerinde girmesi istenildiğinde ‘Eğer biz İslâm’dan başka izzet ararsak Allah bizi zelil eder!’ diyen Hazreti Ömer gibi Râşid Halifelerle kurtulur. Müslümanların kanı ve namusu başta Mavi Marmara olmak üzere şehitlerin nezih kanlarını birkaç menfaat karşılığında reel politiğe kurban verenlerle değil, yüklü paralar karşılığında Filistin’den toprak vermesini isteyen Siyonist Liderlere karşı ‘Ben size bir karış dahi toprak satmam! Zira o beldeler bizim değil, İslâm ümmetinindir!’ diyen Abdülhamit gibi basiretli yöneticilerle kurtulur. Velhasıl sözlerle değil, ordularla kurtulur! İşte bunu gerçekleştirecek olan ise ancak vaat edilen ve müjdelenen Râşidî Hilâfet Devleti’dir!” dedi.

Yapılan açıklamanın ardından toplananlar, sesiz bir şekilde dağıldı. (İLKHA)

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.