Miraç kandili büyük bir coşkuyla kutlandı

Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Erbaş, 'Mescid-i Aksa özgür değilse Müslümanların ruh ve gönül özgürlüğü de yok demektir.' dedi.

Recep ayının 27. gecesi olarak bilinen Miraç Kandili dolayısıyla yurdun tüm camilerinde kandil programları düzenlendi. Vatandaşlar, kandil programlarına akın ederek, bu kutlu geceyi hep beraber idrak etmenin mutluluğunu yaşadı.

Cumhurbaşkanlığı Külliyesi Millet Camii’nde düzenlenen “Kandil Özel Programı’na” Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş katıldı. Programda Endonezya, Kosova, Güney Afrika’dan gelen hafızların aralarında bulunduğu hafızlar Kur'an-ı Kerim okurken, Diyanet İlahi korosu da ilahiler okudu.  

“Miraç bir erdem yolculuğudur”

Programda bir konuşma yapan Başkan Erbaş, “Miraç bir erdem yolculuğudur. Miraç bir bereket yolculuğudur. Miraç bir ümit ve diriliş yolculuğudur.  Müminin miracı namazdır. Peygamber efendimizin getirdiği en büyük hediyedir namaz” dedi.

Miraç öncesi Mekke’de Müslümanların zor zamanlar yaşadığını, Hz. Hatice ile Peygamber efendimizin amcası Ebu Talib’in vefat etmeleri nedeniyle ­o yıla hüzün yılı adının verildiğini belirten Başkan Erbaş, “Tam da onun ardından rabbimiz sevgili peygamberimizin gönlüne İsra ve Miraç ile ferahlık verdi. Onu sevindirdi” diye konuştu.

Miracın bize hatırlattığı değerlerin en önemlisinin Mescid-i Aksa olduğunu kaydeden Başkan Erbaş, şunları söyledi: “İsra Suresi’nin ilk ayeti bunu bize hatırlatıyor. Mescid Aksa bizim için çok önemli. Mescid-i Aksa etrafı Cenab-ı Hak tarafından bereketlendirilmiş bir mabeddir. Peygamber efendimiz tarafından ziyaret edilmeye değer 3 mabed arasında gösterilmiştir, Birincisi Beytullah Mekke’deki Kabe-i Muazzama, ikincisi Medine-i Münevvere’deki Ravza-i Mutahhara Mescidi Nebevi, üçüncüsü de Kudüs’teki Mescidi Aksa.”

“Mescid-i Aksa’nın özgürlüğü için dua”

Mescidi Aksa’nın özgür olması için dua çağrısında bulunan Başkan Erbaş konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Onun için diyoruz ki mescidi aksanın özgür olması için dua etmemiz lazım. Özellikle Miraç gecesinde. Mescidi Aksa özgür değilse, Müslümanların ruh ve gönül özgürlüğü de yok demektir. Bu mukaddes gecenin, Mescid-i Aksa bilincini, özlemini ve gayretini artırarak, Miracın mabedinin selametine, işgal ve zulmün bertaraf edilmesine vesile olmasını temenni ediyorum.

Kullukta ve insani değerlerde en yüce mertebelere yükselişi simgeleyen Miraç Gecesinin, zihinlerimize berraklık, kalplerimize ferahlık, akıllarımıza genişlik ve hayatımıza huzur getirmesi dileği ile aziz milletimizin ve bütün İslam âleminin Miraç Gecesini tebrik ediyor, bu gecenin bütün Müslümanların birlik, beraberlik ve kardeşliğinin pekişmesini ve insanlığın barış, huzur ve hidayetine vesile olmasını Yüce Rabbimizden niyaz ediyorum.”