Muhalefetten Suriyelilere vatandaşlık için referandum önerisi
Suriyelilerin Türkiye'de kaldığını hatırlatan CHP lideri, "Şimdi onlara vatandaşlık vereceğiz diyorlar. Niye veriyoruz? Hangi gerekçeyle veriyoruz vatandaşlığı?" diye sordu ve şunları söyledi:
"Ne diyorlardı? 'Emevi Camii'nde namaz kılacağız, üç saatte Suriye'ye girer, Şam'ı da alırız.' diyorlardı. Bırakın üç saatte Suriye'ye girmeyi, Süleyman Şah Türbesi'ni zor kaçırdılar. Bırakın Suriye'ye girmeyi, üç milyon Suriyeli Türkiye'ye geldi. Şu devlet yönetimine bakın, böyle bir şey olabilir mi? Bir baktık, birden bire bir açıklama 'Suriyelileri vatandaşlığa alacağız.' Niye alıyorsun? Hangi gerekçeyle alıyorsun vatandaşlığa? 6 milyon işsiz, 17 milyon fakirimiz var. Ben Suriyelilere karşı değilim, onlar da insan, bizim misafirimiz, kucakladık, soframızı paylaştık. Onların Türkiye'ye gelmelerine hiçbir zaman 'Niye geldiniz?' demedik. Savaştan, ölümden, açlıktan kaçıyorlar. Binlerce çocuk, Suriyeli öldü, kaçıyorlar ama kimse Türkiye'de kalmak istemiyor. Herkes 'Katar'a, Suudi Arabistan'a, Libya'ya gideceğim.' demiyor. Nereye gideceğim? 'Demokrasisi gelişmiş ülkelere, Avrupa'ya, Almanya'ya, Fransa'ya, Norveç'e, İsveç'e gideceğim, orada insan hakları var.' diyor."
"Millete soralım, hodri meydan"
"İllâ diyorsan ki 'Biz bunu yapacağız', sen düne kadar hep 'Milli irade, milli irade, milli irade' diyordun değil mi? O zaman gel kardeşim bir referandum yapalım, şu millete bir soralım var mısın? Hodri meydan. Vatandaş Suriyeli'ye kızıyor. Bu yanlış arkadaşlar. Suriyeliye niye kızıyorsun? Savaştan kaçmış bu insan. Suriyeli'yi senin başına musallat eden hükümete kızacaksın kardeşim."
"Türkiye'nin genleri ile oynanıyor"
Türkiye'nin mültecileri kabul etmesiyle, Avrupa'nın derin bir nefes aldığını anlatan Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:
"500 milyon nüfusu olan Avrupa 500 kişi almıyor, biz 78 milyonuz 3 milyonu alıyoruz. Niçin? Hangi gerekçeyle? Suriye'de savaş sonrası onarıma bile AB, bu açıklamadan sonra katılmayabilir. Ben Avrupa'ya gittiğimde bana Suriye'yi sordular ve Suriye politikasını sordular. Kendilerine şunu söyledim, ilk yapacağınız iş, Suriye'deki savaşı sonlandırmak, Cenevre görüşmelerini barışla sonlandırmak. İki, yetmez bu, savaş sonrası elinizi cebinize atacaksınız ve Suriye'yi yeniden onaracaksınız ki Suriyeli kardeşlerimiz kendi ülkelerine geri dönsünler. Evleri, barkları, parkları, okulları, hastaneleri olsun ki bu insanlar kendi ülkelerine geri dönebilsinler. Eğer bunları alırsanız Türkiye'nin sosyal dokusu bozulacak. Türkiye'nin açıkça genleri ile oynanıyor. Güvenlik riski var. Kimin terörist, kimin masum olduğunu kimse bilmiyor. Böyle bir açıklamayı yapmak için aklını peynir ekmekle yemek gerekir. Hangi gerekçe ile böyle bir açıklama yapılıyor?"
"Büyük kentlerde gettolar oluşacak"
Reyhanlı'da iki Suriyelinin bomba yaparken öldüğünü belirten Kılıçdaroğlu, "Hatay aynı şekilde karışacak yerlerden birisidir. Kim hangi evde, nerede oturuyor? İstanbul yine aynı şekilde. Bütün bu gerçekler dururken, siz bütün bu gerçekleri unutuyorsunuz, 'Ben Suriyelilere vatandaşlık veriyorum' diyorsunuz. Büyük kentlerde gettolar oluşacak ve bu kamplaşmalara, gerilimlere yol açacak. Daha geçen gün Konya'da oldu, bir Suriyeli, bir bizim vatandaşımız hayatını kaybetti. Çatıştılar. Önümüzdeki süre içinde çatışmalar çok daha farklı noktalara gidebilir" dedi.
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu önlem alınmazsa, "IŞİD'in yuvalandığı Gaziantep'te gelecek süreçte çok daha ciddi tehlikelerle karşılaşılacağı" uyarısı da yaptı.
"Suriye'de yıkılan evleri yapalım"
"Eğer bütün bunları Türkiye'de yeni bir rejim kurgulamak için yapıyorlarsa, bu da Türkiye'ye ve bizim insanımıza karşı bir ihanettir. 'Başkanlığı getireceğim, bunlar da bize oy verecek' diye bir arayış içindeysen ve bunun için yapıyorsan, bu Türkiye'ye ihanettir. Herkesin bunu böyle bilmesi lâzım." diyen Kılıçdaroğlu, şu görüşlerini paylaştı:
"Yapılması gereken şudur, Suriyeli kardeşlerimizi elbette ki kabul edeceğiz, elbette ki sorunlarıyla ilgileneceğiz. Suriye'deki savaşın biran önce sona ermesi lâzım. Türkiye Cumhuriyeti hükümeti olarak da, siyasi partiler olarak da, sivil toplum örgütleri olarak o savaşın bir an önce bitmesi için elimizden gelen bütün çabayı göstermeliyiz. Oraya silah göndermemeliyiz. Komşunun evinde yangın varsa elinde benzin bidonu ile gidilmez. Tırlarla silah gönderilmez, Müslüman Müslüman'a kırdırılmaz. Önce bu politikadan vazgeçeceğiz. Bittikten sonra başta AB ve BM olmak üzere, Suriye'nin yeniden onarılması lâzım. Herkesin evinin olması lâzım. 'TOKİ konutlarını vereceğim' diyorsun, Suriye'de yanan, yıkılan evler var onları yapalım. AB'den de yardım alalım. Hiç kimsenin dedesinin, babasının bulunduğu, çocukluğunun geçtiği toprakları terk etmek istemez. Ama savaş varsa zorunlu kaçıyor oradan. Çoluk çocuğunu kurtarmak istiyor."
HDP'den de referandum önerisi
Suriyelilere vatandaşlık tartışmalarını değerlendiren HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş da, referandum yapılmasını önerdi.
"Suriyelileri vatandaş yapacağız diye bir şey attı ortaya. Buna Cumhurbaşkanı karar veremez. Çok güveniyorsan kendine, referanduma götür. Halkı iknâ etmeden, milliyetçiliği kışkırtarak bu meseleyi çözemezsiniz."
Hiçbir altyapı yapılmadan Suriyelilerin vatandaş yapılmasının önerilemeyeceğini belirten HDP Eş Başkanı, "Kalıcı çözüm Suriye'de barıştır" dedi.
"Suriyeliye TOKİ" tepkisi
Suriyelilere vatandaşlık ve TOKİ'den daire verilmesi yönündeki açıklamalarından dolayı Cumhurbaşkanı Tayyio Erdoğan'ı eleştiren MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ise, "Sayın Erdoğan’a tavsiyem, önce kendi vatandaşlarımızın ibretlik ve hazin hallerine bakmasıdır" dedi.
Grup toplantısındaki konuşmasında, "Kendi vatanlarını bırakıp gelenlere, bir kalemde Türk vatandaşlığı payesi vermek, ortak vatandan bahsetmek eğer düşüncesizlik değilse telafisi imkânsız bir şuursuzluktur" diyen Bahçeli, Erdoğan'ın, "Suriyelilere TOKİ'nin elindeki boş konutlar verilebilir" şeklindeki açıklamasını eleştirdi.
Bahçeli şu ifadeleri kullandı:
"Madem Suriyelilere verilecek TOKİ konutları var idiyse, bu milletin asil evlatlarından bu zamana kadar niçin esirgenmiştir? Sayın Erdoğan, Varşova dönüşü uçakta aynen şöyle demiştir: 'Bugün bir Türk, Alman vatandaşı oluyor da, Amerikan vatandaşı oluyor da, benzer durumlar bizim ülkemizde yaşayanlar için neden mümkün olmasın?' Yine Sayın Erdoğan, Suriyelilerin bir bodrumda 10-15 kişi tıkış tıkış kaldığını söylemektedir. Teşhis doğrudur ama insanlıkla bağdaşmayan bu tablo sadece Suriyelilerin muhatap olduğu dram değildir. Bu çerçevede hepimizi rahatsız eden örnekleri çoğaltmak ve genellemek mümkündür. Sayın Erdoğan’a tavsiyem, önce kendi vatandaşlarımızın ibretlik ve hazin hallerine bakmasıdır."
'Suriyelilerin neden olduğu sosyal uyumdaki açmazlar, asayişsizlik, ahlâki problemler...'
"Suriyelilerin çıkardığı olaylar gün be gün fazlalaşmaktadır. Konya Beyşehir’deki üzücü ve düşündürücü olay henüz çok yenidir. Suriyelilerin neden olduğu sosyal uyumdaki açmazlar, sınır il ve ilçelerimizdeki asayişsizlik ve ahlâki problemler toplumsal huzurumuzu tehdit etmektedir. Türk vatandaşlığı Cumhurbaşkanı’nın keyfine bırakılmış, aklının estiği gibi lütfedeceği bir unvan değildir."
"Milyonlarca Suriyeliye vatandaşlık ikramı milli beka ve varlığımıza ket vurmak, set çekmek, engel çıkarmak anlamına gelecektir. Vatandaş Türk’tür, vatan Türk’tür, millet Türk’tür, geleceğimiz de Türk olacaktır. Son vatanımızı etnik yığınlara teslim edip Türklüğün belini kırmayı aklından geçiren kim varsa, tavsiyem ayağını denk almasıdır. Çünkü Milliyetçi Hareket Partisi buna izin vermeyecektir."
"Suriyelilerin dua ve bereketiyle Türkiye’nin dünyada ilk dörde giren bir büyüme sergilediğini söyleyen bazı AKP’li bakanlar da bu milletin aklıyla, irfanıyla alay etmekten vazgeçmelidir. Türk milletinin dua ve bereketini göremeyenlerin, görse bile nimet bilmezlik yapan nankörlerin hesabı da er geç mutlaka sorulacaktır."
Suriyeliye TOKİ formülü
Varşova'daki NATO Zirvesi dönüşü uçakta gazetecilerin sorularını yanıtlayan Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Suriyelilere vatandaşlık tartışmalarına ilişkin, "Çifte vatandaşlık esas alınır" demişti. Suriyelilerin yaşadığı zor koşullara dikkat çeken Erdoğan, "Kamplar, evler, buralardaki insanlar bir gözden geçirilsin ve bu gelmiş olan Suriyelileri ülkemizin belli yerlerine yerleştirelim. Hatta gerekirse, TOKİ’nin elinde boş konutlar var" diye konuşmuştu.
Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu da Suriyelilere vatandaşlık verilme süreciyle ilgili, "Türkiye, onların duası ve bereketiyle dünyada ilk dörde giren bir büyüme oranına sahip. Cenabı Allah da onların bereketini veriyor" demişti.
Kaynak: Al Jazeera
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.