Mustafa: "Sağlık sıkıntılarının yüzde 80’i Müslüman ülkelerde"
Birçok İslam ülkesinden gelen katılımcıların iştikakıyla İstanbul Harbiye askeri müzesinde başlayan ve 3 gün boyunca çeşitli panel oturumlarıyla devam eden başlayan 3. Dünya Müslüman Sağlık Toplulukları Kongresi ve Fuarı bugün sona erdi.
Kuruluş amaçları, yaptıkları çalışmalar ve hedefleri ile ilgili İLKHA’ya konuşan WIHU yetkilileri, Dünya Sağlık Örgütüne alternatif oluşturma ve İslam ülkelerinde yaşanan sağlık problemlerine çare bulmak için çalıştıklarını ifade ettiler.
İslam âleminde gerçekten çok büyük bir yangın olduğunu ve Müslümanların özellikle azınlıkta olduğu ülkelerde sahipsiz kaldığını söyleyen WIHU Genel Başkanı Dr. Kasım Sezen, "İslam ülkelerinde de hükümetlerin yetersiz kaldığı alanlar var. STK’lar bu alanları kapatıyor. İslam âleminde sağlıkla ilgilenen, insani yardımla ilgilenen belki de on binlerce STK var. Fakat bunların bir çatı kuruluşu yok. Bir çatı kuruluşu oluşturma ihtiyacı hâsıl oldu." dedi.
Sezen, "Bundan 3 yıl önce yaklaşık 400 delege İstanbul’da toplanarak ‘Dünya İslam Sağlık Birliği’ni kurmaya karar verdik. Bu kuruluşun 3’üncü kongre ve fuarını yapıyoruz. İki yıldır toplanarak ‘Dünya İslam Sağlık Birliği’nin başkanlığını yürüttüğünü belirtti.
Açıklamalarının devamında Sezen, "Bu yıl var olan fuar organizasyonumuzu daha da büyüttük ve hükümetler nezdinde katılımlar oldukça arttı. Bu İslam ümmetinin ihtiyacıdır. Şu an İslam İşbirliği teşkilatının da üyesiyiz. Onun sağlık alanında bir alt yapısı yoktu. Biz de onu doldurmaya çalışıyoruz." şeklinde konuştu.
"Kendi yaralarımızı kendimiz sarabilecek duruma gelmek istiyoruz"
Dünyanın birçok farklı ülkesinde yaptıkları çalışmalar hakkında da bilgi veren Sezen şöyle konuştu; "Arakan kamplarında 11 tane polikliniğimiz var. Suriye 3 polikliniğimiz var. Bangladeş’te, Kenya’da, Suriye’de, Türkiye’de yüze yakın yetimhanemiz var. Bu organizasyon içerisinde hem mülteciler hem de zorda kalanlarla ilgili sağlık yardımlarımız var. Sudan’da olan bir STK’mızın 20 Diyaliz, 20 tane de göz merkezi, 2 hastanesi var. Malezya’da Papisma isimli kuruluşumuzun 32 tane üniversitesi var. Eğitim ve öğrenci değişim programlarıyla Türkiye’de yaklaşık 3 bin sağlık öğrencisi var. Onlarla da ilgileniyoruz. İslam alemi fikir noktasında artık çalışıyor. Üniversitelerde uluslararası iş birliği forumu, kadın forumu, gençlik forumu, Asya, Afrika, Asya forumlarımız var. Sağlık turizmi forumu var. Sağlık ekonomisini bu işin merkezine koyuyoruz ki İslam ülkeleri ticaret yapsın, maddi gücü artsın ki bir yerlere yardım götürebilsin. Bu fuar da onun sonucudur. Biz istiyoruz ki Müslümanlar güçlensinler ve Batı ile daha dengeli bir mücadele içerisine girsinler. Geçmişte Batı ekmeğimizi elimizden almış ama Müslümanlar olarak artı uyandık. Kendi haklarımızı kendimiz arayabilir, kendi yaralarımızı kendimiz sarabilir duruma gelmek istiyoruz."
"Sağlık sıkıntılarının yüzde 80’i Müslüman ülkelerde"
WIHU’yu kurma fikrinin Dünya Sağlık Örgütünden geldiğini belirten WIHU kurucu heyeti üyesi ve Filistin temsilcisi Prof. Dr. Mahmut Mustafa, "Sağlık sıkıntılarının yüzde 80’i Müslüman ülkelerde oluyor. Ama ne yazık ki Dünya Sağlık Örgütü (WHO) hastalıklı olmayan Amerika ve Avrupa’da toplumunda var. Kendi işimizi kendimiz halletmemiz lazım. Bu yüzden böylesine bir birliğe ihtiyaç duyduk ve bunu başlattık. Filistin’de, Ürdün’de ve Malezya’da İslam ülkelerinin hemen her yerinde ya hastalıklar var ya da savaşlar var. Şimdiye kadar bu birliğe kayıtlı olan 350 STK var. Yapılan tüm faaliyetlerde WIHU amblemi kullanılıyor. Bu bizim için bir başarıdır. Bu birlikte koordinasyon da var ve bu alanda iyi bir mesafe kat ettik. STK’larla birlikte bu organizasyonu kurarak dünyada tanıtımımızı yapmış olduk. Bunun haricinde başka hedeflerimiz var. WHO’nun yerini almamız gerekiyor. Kuruluşumuz tüm dünya için ama en azından İslam ülkeleri için WHO gibi olmamız lazım. Bu kuruluşu kurmamızın amacı Müslümanlarla daha yakından ilgilenmek, sorunlu olan bölgelere daha hızlı bir şekilde ulaşmak, var olan STK’larımızı daha aktif hale getirmek, yönlendirmek ve yardımcı olmaktır." ifadelerini kullandı.
"Filistin işgal altında olmasına rağmen doktor sayımız çok fazla"
Filistin’in sağlık alanındaki durumu hakkında da değerlendirmelerde bulunan Mustafa, "Filistin’in sağlık konusunda diğer ülkelere göre fena değil. İşgal altında olmasına rağmen doktor sayımız çok fazla. İmkânlarımız kısıtlı, buna rağmen dışarıya çok az hasta sevk ediyoruz. Almanya’da 600’den fazla doktorumuz var. Türkiye’de de sayı bu kadar. Filistin’de de çalışanlar var. Afrika’ya kıyasla bizim durumumuz daha iyi. Ama yine de Avrupa kadar, Türkiye kadar iyi değiliz. Filistin’de daha WIHU’nun sırası gelmedi. Başka ülkelerde sıkıntılar daha fazla olduğundan oralara öncelik verdik. Filistin’de ameliyat edilemeyen hastaları getirebiliyoruz. Oradaki doktorları buraya (Türkiye) getirip eğitebiliyoruz. Buradan doktorları Filistin’e götürüp bazı zor ameliyatları yaptırabiliyoruz." şeklinde konuştu.
Sağlık-Der adına Kilis’te mülteci olan sağlık mensuplarına yönelik çalışmalar yaptıklarını söyleyen Dr. Yahya Öztürk, sağlık mensupları ve yakınlarının yönelik yaptıkları çalışmalarda büyük dramlarla karşılaştıklarını söyledi.
Öztürk, "Kamplarda ve yakın bölgelerdeki sağlık alanlarında bu çalışmalarımızı derinleştirdik. Bu süreçte bir şeyler yapmamız gerektiğini gördük. Sağlık-Der ve Kilis Sevgi ve Kardeşlik Derneğiyle birlikte hareket ederek özelde sağlık mensupları yakınlarına yönelik bir çalışma yaptık. Bu çerçevede Allah’a hamdolsun birden fazla yetim evi açtık. Bunlardan birisini Halime-i Sadiye adıyla açtık. Şu anda bu evlerde yüzlerce yetim kardeşimiz anneleriyle birlikte kalıyorlar." dedi.
Dünya Müslüman Sağlıkçılarının bir araya gelmesi gerektiğini düşünerek WIHU’yu kurduk"
Yaptıkları çalışmalarla birlikte Sağlık-Der genel merkez yönetim kurulu üyeliğini devam ettirdiğini belirten Öztürk, son olarak şu ifadelere yer verdi;
"Dünyada maalesef Müslüman âlimlerin ciddi manada kavga ediyor olmasından ötürü hepimizin yaşadığı rahatsızlıktan dolayı Dünya Müslüman Sağlıkçılarının bir araya gelmesi gerektiğini düşündük. WIHU’yu bu çerçevede oluşturduk. Rabbimize binlerce ham ediyor ve diyoruz ki İslam dünyası Dünya Müslüman sağlıkçıların eliyle bir ittihada ulaşabileceği temenni ve gayretiyle çalışma yapıyoruz. Birinci kongremiz 63 ülke, ikinci kongremiz 75 ülke, üçüncü kongremiz de 110 ülkenin üzerinde STK’nın yöneticileri katılım sağladı." (İLKHA)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.