Peygamber Sevdalıları: Aksa ve Kudüs davası, ümmetin vahdeti için bulunmaz bir fırsattır
Peygamber Sevdalıları Vakfı, Diyarbakır'da siyonist işgal rejiminin Gazze'ye yönelik katliam ve soykırımına tepki göstermek amacıyla kitlesel basın açıklaması düzenledi.
Diyarbakır merkez Sur ilçesi Hazreti Süleyman Camii yerleşkesinde düzenlenen basın açıklamasını, Peygamber Sevdalıları Vakfı adına Cemil Cahit Ünsal okudu.
Konuşmasına "Bilin ki Allah kendi yolunda sağlam örülmüş bir duvar gibi kenetlenmiş saflar halinde çarpışanları sever. (Saf/4)" ayetiyle başlayan Ünsal, Gazze'de Aksa Tufanı ile başlayan izzetli direnişin 200 günü aşkın bir süredir devam ettiğine vurgu yaptı.
"Siyonist vahşet ve soykırımına karşı tüm varlıklarıyla mücadele eden Gazzeli, Filistinli mücahitlere ve Kudüs davasına omuz veren tüm direniş erlerine selam olsun." diyen Ünsal, "Yok olma pahasına, tüm imkânsızlık ve zorluklara rağmen mücahitleri bir an olsun yalnız bırakmayan kahraman Gazze halkına ayrıca selam olsun." dedi.
"Siyonistlerin tüm Müslümanlar için ne kadar büyük tehdit olduğu bir kez daha ortaya çıkmıştır"
Kardeşliğin, Aksa ve Kudüs davasına bağlılığın bir nişanesi olarak her hafta olduğu gibi bu hafta da bir araya geldiklerini hatırlatan Ünsal, "Gazze ve Filistin'deki katliam ve soykırımlarla yetinmeyen işgalci siyonistler, bölgeyi ve hatta dünyayı ateş çemberine atma pahasına diğer İslam beldelerine de saldırmışlardır. Mütecaviz ve cüretkâr tutum ve politikalarla kural ve hukuk tanımadan Yemen, Lübnan, Suriye ve İran'a saldırılar düzenleyen siyonistlerin tüm Müslümanlar için ne kadar büyük tehdit olduğu bir kez daha ortaya çıkmıştır." dedi.
"Müslümanların, siyonist ve destekçileri olan müstekbirleri karşı birleşmek yerine birbirleriyle uğraşmaları kabul edilebilir bir durum değildir"
Müslümanların birleşmek yerine ihtilaf etmelerinin kabul edilemeyeceğinin altını çizen Ünsal, "Tüm Müslümanların bir an önce aralarındaki ihtilaf ve sorunları bir kenara bırakarak habis ur hükmündeki siyonist terör şebekesini söküp atması dini, vicdani ve tarihi bir zorunluluk ve görev haline gelmiştir. Bu gerçeğe rağmen ulusal çıkarlar, mezhepsel ve ırki refleksler ve sair nedenlerle Müslümanların, siyonist ve destekçileri olan müstekbirleri karşı birleşmek yerine birbirleriyle uğraşmaları ve hatta birbirlerine karşı düşmanca tavır ve söylemler geliştirmeleri kabul edilebilir bir durum değildir." ifadelerini kullandı.
"Aksa ve Kudüs davası, ümmetin vahdeti için bulunmaz bir fırsattır"
Müslümanları birliğe, vahdete davet eden Ünsal, "Gün hep birlikte Allah'ın ipine sarılma günüdür. Gazze ve Filistin'deki mücadele, Aksa ve Kudüs davası, ümmetin vahdeti için bulunmaz bir fırsattır. Bu fırsat heba edilmemelidir. Gelinen noktada Müslümanlar arasında fitneye, ayrışmaya sebebiyet verecek her söylem ve fiilin Kudüs davasına zarar vereceği ve siyonist emellere hizmet edeceği asla unutulmamalıdır." diye konuştu.
"Müslümanların tüm imkân ve enerjilerini birleştirerek topyekûn harekete geçmeleri dışında çıkar yol bulunmamaktadır"
Kudüs ve Gazze'nin Müslümanların sürekli ilk gündem maddesi olması gerektiğine vurgu yapan Ünsal, "Hele hele siyonist rejimin Gazze'deki soykırım politikasının yeni merhalesi olarak planladığı Refah harekâtı için hazırlık yaptığı; ABD ve diğer destekçileri ile işgali genişletme ve kalıcı hale getirmeyi planladığı ortadayken Müslümanların tüm imkân ve enerjilerini birleştirerek topyekûn harekete geçmeleri dışında çıkar yol bulunmamaktadır. Kudüs'ü, Gazze'yi sürekli olarak gündemimizin ilk sırasına koyarak sabır, sebat ve ihlasla yürütülecek bir mücadelenin Allah'ın izni ve yardımıyla bizi zafere ulaştıracağından asla şüphemiz olmamalıdır." dedi.
Basın açıklamasının ardından etkinliğe katılan Filistinli Muhammed kısa bir konuşma yaptı.
Konuşmasına salat ve selam ile başlayan Muhammed, "Bir gece, kendisine bazı âyetlerimizi gösterelim diye kulunu Mescid-i Harâm’dan çevresini mübarek kıldığımız Mescid-i Aksâ’ya götüren Allah eksikliklerden münezzehtir. O, gerçekten her şeyi işitmekte ve görmektedir." ayeti ve "Size iki şey bırakıyorum. Onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız: Bunlar, Allah’ın Kitabı ve Peygamberinin sünnetidir." Hadis-i şerifi ile devam ederek şunları söyledi:
"Saldırıların durdurulması adına yaptığınız bu basın açıklaması çok kıymetlidir"
"Hadiste belirtilen Kur'an ve sünnete tutunursak delalete sapmayız. Ayet-i kerimede de Allah-u Teala Peygamber Efendimizi Mescid-i Haram'dan Mescid-i Aksa'ya götürdüğünü söylüyor. Bu da akidemizde Mescid-i Aksa'nın ne kadar önemli bir yere sahip olduğunu göstermesi için bir işarettir. Mescid-i Aksa bizim ilk kıblemiz ve Allah-u Teala'nın Müslümanlar için belirlediği 3'üncü harem-i şeriftir, akidemizdir. Sadece Filistinlilerin sahip olduğu bir yer değil, tüm ümmetin bir parçasıdır ve Müslümanların sahip çıkması gereken ümmetin vakfıdır."
Muhammed, "Diyarbakır'da görüyorum ki sizler Peygamber Aleyhisselatu Vesselam'ın 'Birbirine karşı muhabbet ve merhamette, müminler, bir vücut gibidir. Vücudun bir yeri rahatsız olunca, bütün vücut, rahatsız, uykusuz kalıp, onun tedavisi ile meşgul olduğu gibi, müslümanlar da birbirlerine yardıma koşmalıdır!' hadisince sizler de Filistin'de olan bir yarayı burada hissediyor ve gösteriyorsunuz. Size Gazze'deki direnişten selam getirdim. Diyarbakır halkını Allah'ın selamı ile selamlıyorum. Saldırgan israilin saldırılarını durdurması adına yaptığınız bu basın açıklaması çok kıymetlidir. Bu basın açıklaması ve gösterilerin arttırılması gerekir. Oradaki kardeşlerimiz katliama maruz kalıyor, orada insanlar ölüyor." ifadelerine yer verdi. (İLKHA)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.