Pir-i fanilerin Kur'an aşkı

Pir-i fanilerin Kur'an aşkı
Adıyaman'da Mustafa Seher Taştan Kur'an Kursunda hafta içi her gün aldıkları eğitimle Kur'an okumaya başlayan yaşları 60'ı geçkin pir-i faniler, Ramazan ayı münasebetiyle her gün cüzlerini bir araya gelerek beraber okuyorlar.

Adıyaman'da yaşları kemale ermiş olan pir-i faniler, Kur'an'ı öğrenmek için çok geciktiklerini fakat var olan imkânlardan yararlanarak Kur'an'ı öğrenmeye başlamanın vermiş olduğu sevinci yaşadıklarını belirttiler.

İslam'ın okumaya ve öğrenmeye verdiği değeri bir hadisi şerifle ifade eden Şinasi Demirel (70) "Peygamber Efendimiz Hazreti Muhammed (Sallallahu Aleyhi Vesselam) 'Beşikten mezara kadar ilim öğrenin.' diyor. Biz de bu bağlamda Kur'an'ı okuyoruz, anlamaya, anladığımızı da uygulamaya çalışıyoruz. Burada Kur'an'ı tecvitle okuyoruz. Okuduğumuz zaman hocamız bize mealini anlatıyor. Onun dışında ibadetlerle ilgili dualar ezberliyoruz ve burada bizzat ibadeti yaparak, uygulayarak yaşıyoruz, bu çok önemli bir şey. İslam ile ilgili inançları ve ibadetleri, güzel ahlakı öğreniyoruz. Bunu öğrendiğimizle de kalmıyor, eve gidiyoruz ailemize, çocuklarımıza ve torunlarımıza bunu anlatıyoruz. Biz anlattığımız zaman, bir kişiden 20 kişi öğrendiği zaman düşünün bu çalışma nerelere varır." dedi.

Toplumu ayakta tutan temel yapının aile olduğunu dile getiren Demirel "Bir milletin temeli ailedir. Aileyi siz koruduğunuz zaman, güzel yetiştirdiğiniz zaman o millet daima büyür, gelişir, huzur içinde olur. Zaten Kur'an öğrenmenin anlamı da güzel ahlak sahibi olmaktır, ibadettir, inançtır. Biz bunları yaptığımız zaman istediğimiz hedefe ulaşmış oluyoruz. Bakıyoruz, çevremizde madde kullanan, zamanını boşa harcayan birçok gencimiz var. Biz bu gençleri Kur'an öğrenmeye Peygamber efendimizin güzel ahlakını öğrenmeye, İslam dininin temel amaçları öğretmeye yönelterek bunları da bu gibi yerlerden kurtarıp güzel bir vatandaş, güzel bir insan, güzel bir Müslüman olarak yetişmesini sağlarız." ifadelerini kullandı.

"Çocuklarımı okuttum ama kendimi ihmal ettim"

Yıllarca memuriyet yaptığını bütün çocukları okuturken kendini ihmal ettiğini belirten Veysi Güven, (69)" Memurluk hayatında Kur'an öğrenmeye fırsat bulamadım. Bütün çocuklarım imam hatiplere gönderdim 4'ü ilahiyat mezunu oldu. Diğerleri de imam hatip mezunları. Emekli olduktan sonra buna karar verdim. Çocuklarımı okuttum ama kendimi ihmal ettim." şeklinde konuştu.

Gençlerin zamanlarını yanlış yerlerde boşa harcamamaları için tavsiyelerde bulunan Güven, "Benim gençlere tavsiyelerim kahvehanelerde, çay ocaklarında boşuna zaman geçirmesinler. Vatandaşımız bu gibi yerlere tevessül etmemelerinin yararlı olacağını düşünüyorum. Biz burada Kur'an'ımızı, sahabelerimizin hayatını, Peygamber Efendimizin hayatını öğreniyoruz. Eksik dualarımızı tamamlıyoruz. 40 senedir namaz kılıyorum ama dualarımızda eksiklikler varmış. Abdulkadir Hocamızın vesilesiyle dualarımızdaki yanlış olan yerleri düzeltiyoruz. Kur'an'ımızı da öğreniyoruz elhamdülillah." dedi.

"Kur'an'a zaman ayırmamakla en büyük yanlışı yaptık"

Erken yaşlarda Kur'an öğrenmek için gerekli zamanı ayıramadıklarından dolayı pişmanlığını dile getiren Fuat Delibalta (54), şunları söyledi:

"Ben biraz geç kaldım Kur'an öğrenmeye. Çünkü vaktimiz de yoktu. Aslında zaman ayırmamakla da herhalde en büyük yanlışı yaptık. Her şeyden önce diyanete bize böyle bir imkânı verdiği için teşekkür ederiz. Hocamız Abdulkadir Bozkurt Hoca ayrıca teşekkür ediyoruz. Bize bu saatten sonra bütün zorluklara rağmen Kur'an öğretmeye çalıyor. Öğrenme yetimizi kısmen de olsa kaybetmiş bulunmaktayız, gençler gibi değiliz. Bu aşamadan sonra hocamızın da yardımıyla öğrenmeye gayret ediyoruz."

Kur'an öğrenmek için geç kaldığını dile getiren Delibalta, "Allah'ın izniyle öğrenmek istiyoruz ve kendimizi geliştiriyoruz da. Burada bize bu imkânı verenlere her şeyden önce teşekkür ediyoruz. Böyle bir yerin olması halkımız için çok güzel bir örnektir. Biz geç kalmış olabiliriz. Ebeveynler böyle yerleri bulup çocukların sokaklardan kopararak buralara getirip hiç olmazsa dışarıdaki kötü alışkanlıklardan bir nebze uzaklaştırarak hem dinini hem Kur'an'ı öğreterek topluma güzel evlatlar, nesiller yetişerek yardımcı olabilirler. Biz geç kaldık ama bundan sonraki nesil için böyle yerlerin kıymetini bilmelerini istiyoruz. Etrafta boşa zaman geçeceklerine, sokaklardaki çocukları kahvehanelerden, parklardan, bahçelerden kopararak buralara yöneltelim. Şu anki fitne durumu meydandadır. Buralarda zamanlarının geçirmelerini sağlayabilirsek çok iyi olacağını düşünüyorum." ifadelerini kullandı.

Delibalta son olarak "Hadis dersleri de görüyoruz Ayrıca okuduğumuz Kur'an'ın mealini de anlayarak hayatımıza tatbik etmeye çalışıyoruz. Bu hizmeti verenlerden Allah razı olsun." dedi. (İLKHA)

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.