PKK’nin katlettiği köylüler dua ve ağıtlarla yâd edildi
PKK'nin 23 Ocak 1987 yılında Midyat ilçesinin Başyurt (Zaxuran) köyü Efeler (Gündikêporti) mezrasında 7'si çocuk 10 kişiyi öldürdüğü katliam nedeniyle bir anma programı düzenlendi.
Katliamın 31’inci yıldönümünde Midyat ilçe Kaymakamlığı tarafından katliamın yaşandığı mezrada bir anma programı düzenlendi.
Efeler ilk ve ortaokulu bahçesinde düzenlenen törene Midyat Kaymakamı Hüseyin Tekin'e vekaleten Dargeçit İlçe Kaymakamı ve Belediye Başkan Vekili Mehmet Yaşar Yeşiltaş, Mardin İl Jandarma Alay Komutan Yardımcısı Albay İlker Gönen, İlçe Jandarma Komutanı Yüzbaşı Halil İbrahim Çiftçi, Jandarma Komando Tabur Komutanı Binbaşı Zafer Pasinlioğlu, kurum amirleri, komutanlar ve köylüler katıldı.
Kur’anı- Kerim tilavetiyle başlayan anma töreninde Midyat Müftüsü M. Şafi Bilik katledilenler için dua etti.
Törende bir konuşma yapan Kaymakam ve Belediye Başkan Vekili Yeşiltaş, beşikteki 2 yaşındaki bebeği öldürecek kadar çıldıran bir zihniyetin tüm hainliklerine rağmen köy halkının PKK'ye baş eğmediğini vurguladı.
Katledilenlerin yakınlarından M. Şirin Akçay ise yaptığı konuşmada katliamda hayatını kaybedenlere rahmet dileyerek, PKK’nin taşeron ve eli kanlı bir örgüt olduğunu, artık Müslüman Kürt halkının anlaması gerektiğini ifade etti.
"Bu örgüt, taşeron bir örgüttür ve siyasi bir oluşum olarak asla kabul edilemez"
Akçay, "PKK, halkımızın birliğine tahammül edememekte, bölgemizi hem sosyal medya ile hem de görsel olarak yeniden kan gölüne çevirmeye çalışmaktadır. Eli kanlı bebek katilleri uzaktan bomba ve mayınlarla asker, polis ve savunmasız masum insanların canına kastetmektedir. Daha düne kadar sosyalizmi ön plana çıkaran vampirler sürüsü, bugün ABD emperyalizminin uşaklığını yapmaktadırlar. Ülkemize karşı yapılan saldırılarda bunların açık bir şekilde piyon olduğunu Müslüman Kürt halkı bilmeli ve bilinçlenmesi gerekmektedir. Yıllardır örgütün sözde liderleri, sizlerin kanı üzerinden ticaret yaptılar. Ceplerini doldurarak demokrasi ve insan haklarını savunduklarını iddia eden bu vampirler ve onların uzantıları, en temel insan hakkı olan yaşama hakkını hiçe saydılar. Masum insanları hedef aldılar ve toplu mezarlar oluşturdular. Binlerce yıl aynı topraklarda, aynı amaç için yaşamını sürdüren, birbirine kız alıp kız veren bu milletin vatandaşlarını birbirlerine düşürmek isteyen bu örgüt, taşeron bir örgüttür ve siyasi bir oluşum olarak asla kabul edilemez." dedi.
"Acımız ilk günkü gibi hâlâ tazedir"
Saldırıda katledilen güvenlik korucusu Kadri Ağırman’ın oğlu Basri Ağırman ise bu katliamı unutamadıklarını ve asla unutturmayacaklarını ifade ederek şunları söyledi:
"Şehitlerimizin en küçüğü 2 yaşında, en büyüğü 70 yaşında idi. Kana doymaz örgütün yaptığını unutmayacağız ve unutturmayacağız. Acımız ilk günkü gibi tazedir. Ülkemizin birlik ve beraberliğine uzanan bu yolda millet olarak çok şehit verdik ve vermeye devam edeceğiz. Bizi kesinlikle yıldıramazlar. Biz bu topraklarda binlerce yıldır Türk’ü, Kürt'ü ve Arap'ı ile kardeş olarak, huzur ve barış içinde yaşıyoruz ve yaşamaya devam edeceğiz. Amaçlarına ulaşamayacaklar, bizi bölüp parçalayamayacaklar. 90 yıl önce olduğu gibi bugün ülkemiz ve milletimiz yine düşmanlarıyla mücadele etmektedir." dedi.
Törenin ardından protokol ve katledilenlerin yakınları, saldırıda katledilenlerin hatıralarını canlı tutmak için restore edilip fotoğraflarının sergilendiği katliamın yaşandığı evi ve kabirlerini ziyaret ettiler.
Katliamın yaşandığı evde ağıtlar yakarak gözyaşı döken saldırıda hayatını kaybeden Kadri Ağırman’ın acılı annesi ve amcası PKK’ye büyük bir tepki göstererek telin ettiler.
Ardından PKK'nin bölgede katlettiklerinin kabirlerinin bulunduğu Başyurt köyündeki mezarlığı ziyaret eden yakınları dua ettiler.
Saldırıda 4 çocuğunu kaybeden anne: 30 yıldır bu acıyla yaşıyoruz
Saldırıda 3'ü kız 4 küçük çocuğunu kaybeden acılı anne Emine Akça, çocuklarının kabirleri başında yaptığı açıklamada şunları söyledi:
"30 yıldır bu acıyla yaşıyoruz. Allah hakkımızı bırakmasın. Çocuklarımın en büyüğü yedi yaşındaydı. Kızlarım ise bir buçuk, 3 ve 6 yaşındaydılar. Bu Ermenilerin davasıdır. APO ve FETÖ dünyamızı başımıza yıktılar. Allah belalarını versin. Bu derdimizi unutmayacağız. Biz de bu çocuklarımızı Filistinli çocuklar gibi sayıyoruz. Biz Müslümanlar bu konuda mazlumuz. Biliyoruz ki bu oyun ABD’nin tuzağıdır. Bir buçuk yaşındaki çocuğun ne suçu vardı." (İLKHA)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.