PKK'nın mağdur ettiği ailenin 25 yıllık acı ve sefaleti
Babası PKK tarafından katledilen Sabahattin Borak, 25 yıl sonra kazandığı memurluk hakkının 23'üncü iş gününde kalp krizi sonucu hayatını kaybetti. Geride kalan hamile bir eş ve 6 çocuk ise kendilerine uzanacak bir yardım eli bekliyor.
Babasının ölümünün ardından 25 yıl sonra büyük bir fakirlik ve sefalet içerisinde devletin kendilerine tanıdığı "şehit yakını kontenjanından" Siirt Üniversitesi'ne geçtiğimiz mart ayı sonunda yerleşen Sabahattin Borak, ailesine iyi bir geçim kaynağı sunmanın mutluluğunu yaşamadan 23 Nisan'da geçirdiği kalp krizi sonucu hayatını kaybetti.
Borak, geride gözü yaşlı hamile bir eş ve 6 çocuk bırakırken kendilerine herhangi bir maaşın bağlanamayacak olması ise mağduriyeti arttırdı.
İLKHA'ya konuşan Sabahattin Borak'ın 20 yıllık eşi Yıldız Borak, hayat şartlarının çok kötü olduğunu eşinin vefatından sonra daha çok sıkıntı yaşadıklarını belirtti.
Çocuklarının küçük olduğunu ve kaldıkları evin yaşanacak durumda olmadığını aktaran Borak, "Elektrik kabloların çoğu yanmış akşamları karanlıkta kalıyoruz. Evimizde rutubet var ve çocuklarım bu nedenle hasta düşüyor." dedi.
Borak, "Kaldığımız ev iki göz odadan oluşuyor, tuvaletimiz de dışarda olduğu için geceleri çocukları tuvalete götürmeye korkuyorum. Şu anda bize Allah’tan başka yardım eden kimse yok. Eşim vefat ettikten sonra evde yalnız başımıza korktuğumuz için anne ve babamın yanında kalmaya başladım. Çünkü kaldığımız yer fazla tekin değildi. Bu nedenle kardeşimin evine gittim. O da yatalak olan annem, babam ve kendi ailesine bakıyor. Ben ve çocuklarım ise onun yanında kalıyoruz ama onun bize de bakacak gücü yok. Ne yapacağımı bilmiyorum? Elimden de bir şey gelmiyor. Allah’ın emriydi ve eşimi kaybettim." ifadelerini kullandı.
"PKK’nın yaptığı baskında babam şehit oldu, köy yakılıp yıkıldı her şeyimizi kaybettik"
25 yıllık bir sefalet ve acı dolu geçen onca yıla rağmen babasının ölümünden dolayı kardeşi Sabahattin’in hak ettiği devlet kadrosuna yerleşmenin sevincini yaşadıklarını anlatan Abdullah Borak, Kardeşinin sadece 25 gün çalışıp kalp krizi geçirdiğini ve hiçbir hak kazanamadan vefat etiğini kaydetti.
1994 yılında PKK’nin Şırnak’ın Kuşkonar köyüne yaptığı baskın sunucunda babasının katledildiğini, köylerinin ise yıkılmasından dolayı şehre göç etmek zorunda kaldıklarını belirten Abdullah Borak, "Köyden göç etmeden önce durumumuz çok iyiydi ama bir gün PKK’nın yaptığı baskın sonucu babam şehit oldu. Köy yakılıp yıkıldı. Her şeyimizi kaybettik ve şehre göç etmek zorunda kaldık. Şehre göç ettiğimiz zaman hiçbir şeyimiz kalmadı. İşimiz gücümüz yoktu, perişan olduk. Benden küçük olan kardeşimi okula gönderdik. Okul okudu ama üniversiteyi kazanamadı. Uzun bir dönem boşta kaldı." diye konuştu.
"Devletin ve hayırsever vatandaşların yardım elini uzatmalarını bekliyorum"
Babasının şehadetinden 25 yıl sonra kardeşinin devlet üniversitesine kadrolu olarak yerleştiğini dile getiren Borak, "Sadece 25 gün çalıştı ve kalp krizi geçirip hayatını kaybetti. 6 çocuğu yetim kaldı. Eşi de hamile, yakında doğum yapacak. Kardeşim sadece 25 gün çalıştığı için sigortadan da faydalanamıyor ve bu yönde devletten de herhangi bir hak kazanmış değil. Bu noktada devletin ve hayırsever vatandaşların yardım elini uzatmalarını bekliyorum. Yaşadıkları evin durumu iyi değil, her tarafı damlıyor, çok rutubetli, kapıları sağlam değil, duvarları çökmek üzere, elektrik tesisatı yanmış vaziyette, yani evin durumu çok kötü. Benden başka erkek kardeşi de yok ama benim de durumum çok kötü. Düzenli bir işim olmadığı için kendi çocuklarıma bile zor bakıyorum." şeklinde konuştu.
Siirt Üniversitesi Öğr. Üyesi Cüneyt Özdemir de vefat eden Sabahattin Borak ile çalıştığı süre içerisinde kısa da olsa bir arkadaşlık kurabildiğini, ailesi ve geçmişte terör olayları nedeni ile şehre yerleştiklerinde yaşadıkları zorlukları Borak'ın ağzından dinlediğini belirtti.
Borak’ın memuriyet öncesinde genelde taşeron inşaat işlerinde çalıştığını ve çalıştığı iş yerlerinde de genelde sigortasının yatmadığını belirten Özdemir, bu nedenle devletin sağlamış olduğu hizmetlerden de faydalanamadığını ifade etti.
Borak ailesinin en büyüğü 18 yaşında bir çocuklarının olduğunu ve babasının vefatından sonra ailesine destek çıkmak amacıyla okulu bırakarak çalışmak zorunda kaldığını aktaran Özdemir, aldığı maaşın aileyi geçindirmeye yeterli olmadığını anlattı.
Özdemir, başta devlet yetkilileri olmak üzere duyarlı vatandaşları Borak ailesine sahip çıkmaya davet etti. (İLKHA)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.