Prof. Dr. Aygan "Beraat Gecesi, hatalardan ders alma ve arınma fırsatı sunar"

Prof. Dr. Aygan "Beraat Gecesi, hatalardan ders alma ve arınma fırsatı sunar"
Siirt Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Fadıl Aygan, bu tür gecelerin, müminlerin hatalarından ders alarak yeni bir başlangıç yapmalarının önemine dikkat çekti.

Beraat Gecesinin Ramazan öncesinde manevi bir dönüşümün habercisi söyleyen Siirt Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Aygan, Ramazan'ın arınma, mağfiret, yeniden doğuş ve bir ihya ayı olduğunu belirtti.

Bu kutsal zaman diliminin, müminlerin İslam'ın yüce ilkelerine ve ahlakına yeniden adapte olmaya fırsat sunduğunu ifade eden Aygan, "Beraat Gecesi ise bu sürecin müjdecisidir, çünkü Mü'minler kendilerini Ramazan ayına hazırlamaktadırlar." dedi.

"Mü'minler o gece Ramazan'ın kutlu iklimine kendini hazırlayacak "

Beraat gecesinin Ramazan'ın müjdecisi olduğunu ifade eden Fadıl Aygan, "Şaban ayının 15'inci gecesi Resulullah Aleyhisselatu Vesselam bu gece mübarek bir af, mağfiret, Allah'ın rahmetinin bol olduğu bir ay olduğunu belirtmiştir. Esasında mü'min, o gece Ramazan'ın kutlu iklimine kendisini hazırlayacak, Rabbinden mağfiret isteyecek, hayatını yeniden İslam'ın o yüce değerlerine uygun bir şekilde yaşamak için bir gayret, kararlılık gösterecek. Beraat gecesi böyle bir gecedir. Cenab-ı Hakk'ın o yüce mağfiretinin, geniş affının bizim üzerimize tecelli ettiği bir aydır." şeklinde ifade etti.

Peki, bu zaman dilimleri bir mümin için ne ifade ediyor?

Prof. Dr. Fadıl Aygan

"Mübarek gecelerin içinde özel bir yere sahip olan Beraat gecesinin diğer gecelerden farkı nedir?" diye soran Prof. Dr. Aygan, şu açıklamalarda bulundu:

"Bir Mü'minin bu görevleri aslında her gün yapması gerekiyor. Ramazan'da yapılması gereken ahlaki ilkeleri, ibadetleri, inancı bulunmaktadır. Peki, bu zaman dilimleri bir mümin için ne ifade ediyor? Esasında bu kutlu iklim, müminin hayat akışı içerisinde kaybettiği birtakım değerleri yeniden bulması için bir vesile ve bir araçtır. Bunu araç edinen bir mümin, kendisini yeniden İslam'ın o yüce ilkelerine ve ahlakına adapte etmeye çalışacaktır. Belki birtakım hatalar yapıyordur. Hatasız insan olmaz elbette ki. Böylece o samimi tövbe dediğimiz hatalardan, günahlardan arınarak yeni bir hayata başlamasına bir vesile olacaktır ki Ramazan böyledir. Ramazan, arınma, mağfiret, yeniden bir dönüş, bir ihya ayıdır. Beraat gecesi de bunun müjdecisidir. Biz kendimizi Ramazan ayına hazırlıyoruz." diye konuştu

"Bu mübarek gece ve iklimlerde birinci amacımız bir nefis muhasebesi yapmak olmalı"

Beraat Gecesi'nin arınma ve ruhumuzu yeniden şarj ederek İslam'ın yüce ahlakına yönelme ve Cenab-ı Hakk'ın mağfiretine sığınma amacıyla bir vesile olduğunu vurgulayan Aygan, "Bu mübarek gece ve iklimlerde birinci amacımız bir nefis muhasebesi yapmak olmalıdır. Biz insanlar için bu dünya hayatı bitecek ve yüce alemlerin Rabbinin önünde hesaba çekileceğiz. O zaman biz kendimizi burada hesaba çekelim ki ahiretteki hesabımız kolay olsun. Dolayısıyla bu geceler bir nefis muhasebesidir. İkinci amacımız ise dua. Dua bir ibadettir, Allah ile yakınlaşmaktır, bir araya gelmektir. Ama biz şu an çok zor durumlar yaşıyoruz. İnsan, önce kendine dua edecek, affını talep edecek, Allah'a yönelecek. Ancak insan sadece kendi nefsinden ibaret değil ki; mü'min duyarlı bir insandır. Etrafına, şehrine, mahallesine ve bütün Müslümanlara karşı duyarlılık gösteren bir insandır." hatırlatmasında bulundu

"Müslümanların yaşadığı bu acziyetin kalkması için Allah'a dua etmeliyiz"

Gazze'deki acı gerçeklere de dikkat çeken Aygan, on binlerce kadın ve çocuğun şehit edilmesinin insanlık adına büyük bir utanç olduğunu belirtti.
Bu zor zamanlarda duaların önemine vurgu yaparak, Müslümanların çaresizliği ve zulmü kaldırması için Allah'a yönelmeleri gerektiğini ifade eden Aygan, "İşte görüyoruz, Gazze'de 7 Ekim'den bu yana on binlerce kadın ve çocuk şehit edildi. Çok büyük acılar yaşıyoruz. Aslında, bugün yediğimiz yemekten, içtiğimiz çaydan Müslümanlar olarak utanır hale geldik; en azından utanmalıyız. O zaman dua da edeceğiz. Ne kadar fiili dua edebiliyoruz? Onun için elimizden geleni yapmalıyız, ama kavli dua da Allah'tan af dilemeliyiz. Bu zilleti, Müslümanların yaşadığı bu acziyeti üzerimizden kaldırması için Allah'a dua etmeliyiz. Hakikaten çok zor durumlar yaşanıyor. Milyonlarca insan açlıkla karşı karşıya ve en temel ihtiyaçlarını karşılayamaz haldeler. Cenab-ı Hakk, bu kutlu iklim vesilesiyle zilleti üzerimizden kaldırsın, günahlarımızı bağışlasın, bütün müminlere yardım etsin, özellikle de Gazze'deki mü'min kardeşlerimize yardım etsin; engin kudreti ve rahmetiyle tecelli etsin." temennisinde bulundu. (İLKHA)

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.