Putin barış için İstanbul’u işaret etti: İstanbul müzakereleri sürecini canlandırmaya hazırız

‘Anlaşıyorduk, Ukrayna metni çöpe attı’ diyerek Dolmabahçe taslağına işaret eden Putin, gelecekteki müzakerelere İstanbul’daki toplantının temel olabileceğini ifade etti.

Vilnius’ta sona eren NATO zirvesinin ardından Ukrayna savaşına dair ilk kapsamlı açıklamasını yapan Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin,  savaşın daha ilk haftaları olan 29 Mart 2022’de İstanbul’da yapılan toplantı ile aslında krizin geride kalabileceğini ima ederek, “NATO’nun Ukrayna’ya vaat ettiği güvenlik garantileri konusu zaten İstanbul müzakerelerinde vardı. Bu açıdan bizim için sıradışı bir şey yok. Biz Rusya olarak, Ukrayna’nın güvenlik garantileri talep etmesini yadırgamıyoruz. Elbette her ülke kendi güvenliğini sağlama ve bunu en iyi nasıl yapacağını seçme hakkına sahip. Ancak bu yapılırken, bir diğer ülkenin güvenliğini ihlal edilmemeli” dedi.

Moskova’nın Türkiye arabuluculuğundaki İstanbul müzakereleri sürecini canlandırmaya hazır olduğunu belirten Putin, “Orada belirlenen ana çerçeve üzerinde, kaldığımız yerden devam etmeyi kabul ediyoruz. Rusya ve Ukrayna tarafından üzerinde uzlaşılan taslak anlaşma o dönem Ukrayna tarafından çöpe atıldı. Oradaki her şeyle hemfikir olalım ya da olmayalım, hâlâ metnin kabul edilebilir olduğunu düşünüyoruz” dedi.

Moskova’nın, Mart 2022 tarihli metni hâlâ gelecekteki barış anlaşması için kabul edilebilir taslak olarak gördüğünü belirten Putin, metnin Ukrayna’nın güvenliğini sağlamak için detaylı bir plan ortaya koyduğuna da dikkat çekti. 

Putin'in açıklamalarından öne çıkanlar;

- Ukrayna, Dolmabahçe’deki görüşmede Rusya’ya, askeri ittifaklara katılmayacağı ve tarafsız statüsünü koruyacağı güvencesini verdi.

- Buna karşılık, garantör ülkelerin dahil olduğu aşamalı bir güvenlik yapısı teklif etti. Garantörler arasında Türkiye’nin de adı geçti.

- Ukrayna’da yabancı ülkelere ait askeri üsler bulunmamasını kabul eden Kiev, Moskova’dan AB üyeliğine itiraz etmemesini istedi.

- Taslağa göre taraflar, 2014’te ilhak edilen Kırım ve Donbas’ın durumunu ateşkes sonrası, yıllara yayılan bir süreçte ele alacaktı. (İLKHA)