​Sakarya Milli İrade Platformu: Eşcinsellik insanlığa karşı işlenmiş suç sayılmalı

​Sakarya Milli İrade Platformu: Eşcinsellik insanlığa karşı işlenmiş suç sayılmalı
​Sakarya 'da 70 STK’nın üyesi olduğu Sakarya Milli İrade Platformu, "İnsanlığın, neslin devamının en büyük tehdidi olan eşcinsellik insanlığa karşı işlemmiş suç sayılmalı ve failleri acilen tedavi edilmelidir." dedi.

Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş’ın irad ettiği hutbede eşcinselliğin Allah tarafından lanetlendiğini söylemesi üzerine bazı kesimlerce linçe tabi tutulmasının ardından İslami kuruluşlar başta olmak üzere birçok kesimden Erbaş’a destekler gelmeye devam ediyor.

Aralarında Peygamber Sevdalıları Sakarya Temsilciliği ve İDEV’in de bulunduğu 70 STK’dan oluşan Sakarya Milli İrade Platformu, Diyanet İşleri Başkanına destek çıkarak suç duyurusunda bulunanların söz konusu fiilleri normalleştirmek istediklerine dikkat çekerek buna zemin hazırlayan İstanbul Sözleşmesi’nin iptal edilmesi gerektiğine vurgu yapıldı.

"Milletin inanç ve değerleri hiçe sayılmıştır"

Söz konusu hutbe sonrasında önce sözde insan hakları örgütü İHD, peşinden başta Ankara Barosu olmak üzere bir kısım barolar tarafından halkımızın inanç ve değerlerine karşı kin ve nefret dolu açıklamalarda bulunulduğuna dikkat çekilen açıklamada, yayınladıkları bildirilerde, hutbenin muhtevası ile hiç ilgisi olmayan bir biçimde, bu milletin değerlerine, dinine, inancına hakaret ettikleri kaydedildi.

“Eşcinsellik insanlığa karşı işlenmiş suç sayılmalı ve acilen tedavi edilmeli”

Açıklamada; “Halkın inançlarını hiçe sayılarak Anayasa suçu işlemişlerdir.  Üstelik dini değerlerimize dogma diyecek kadar da haddi aşan bir dil kullanarak İslam’a olan düşmanlıklarını açıkça ortaya koymuşlardır. Oysa sivil toplum kuruluşları, mensubu olduğu toplumu madden ve manen ileriye taşımak, değerlerine saygılı olmakla mükelleftir.  İnsanlığın, neslin devamının en büyük tehdidi olan sapkın, sapık eşcinsel fiiller, insanlığa karşı işlemmiş suç sayılmalı, failleri acilen tedavi edilmelidir.” denildi.

Bu sapkınlığa maruz kalan insanlara insanca muamele edip etmemenin farklı bir olay olduğu, bu kötü alışkanlıkları meşrulaştırmak, görünür kılmak ise, ayrı bir olay olduğu ifade edilen açıklamada,  Ankara, İstanbul, İzmir Baro temsilcilerinin ve İHD temsilcilerinin yaptıkları tam da bu sapkınlığı, sapıklığı meşrulaştırma çabasında oldukları hatırlatıldı.

“Bu guruplar cesaretlerini İstanbul Sözleşmesi’nden alıyorlar”

Açıklamanın devamında şu ifadelere yer verildi: “İHD ve bir kısım baro yöneticilerinin, bu sapkınlığı görünür koşmaktan da öte saldırgan tutumla meşrulaştırma çabalarının cesaretlerini İstanbul Sözleşmesi’nden aldıklarını görüyoruz. Sorunun kökten halledilmesi, yüzde 99’u Müslüman olan bu ülkede toplumun değerlerine, İslam'a aykırılık teşkil eden, bağdaşmayan ve örtüşmeyen hususları nedeniyle İstanbul Sözleşmesi'ne taraf devlet olmaktan çekilmekle mümkündür. Ayrıca Ankara Barosu Yönetiminin bu milletin bin yıllık değerlerine, inancına, yaptığı dogma nitelemesi ile aşağılamasını bir kez daha, şiddetle kınadığımızı ifade ediyoruz. Halkımızın değerlerinin, İslam'ın ve Müslümanların yanındayız. (İLKHA)

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.